100. YILDA ORADAYDIK

Cumhuriyet yüz yaşına girdiği gün Ankara’da, Anıtkabirde, Atanın Kabri başında Fatiha okuyanlardandık.

Erzurum Kalkınma Vakfı Sulatan Sekisi toplantılarını bu yıl Cumhuriyetin yüzüncü yılı münasebetiyle Ankara’da yapmaya karar verdik.

Altı Kadın Profesörden oluşan konuşmacı ekibi önce Erzurum’da Kongre Merkezinde dinleyicilerle buluşarak Erzurum’un Eğitim, Sanayi, Tarım Ve Hayvancılık, Sağlık ve şehrin tarihsel önemini anlattı.

27 Ekim 20023 tarihinde bir otobüs Dadaş Ankara’ya doğru yola çıktık. 28 Ekim günü Çankaya Belediyesinin tahsis ettiği Ahmet Taner Kışlalı Konferans salonunda yüzlerce dinleyicinin katıldığı görkemli bir o kadar güzel insanın bir araya geldiği paneli gerçekleştirdik.

Yıllardır bir birini görmeyen dostların kucaklaşarak hasret gidermeleri görülmeye değerdi. Toplantı sonunda dağılmayan ayaküstü sohbetlerini sürdürürken Dadaşlar ağır ağır evlerine giderken bizlerde konaklayacağımız Tarım ve Orman Bakanlığı konuk evine gitmeye karar verdik.

Akşam çay faslında yapılan sohbetin tadına doyum olmadı. Çaylar yudumlanırken sohbet koyulaştı ve vaktin nasıl geçtiğini anlayamadık.

29 Ekim 2023. Artık vakit tamam Aracımızla Tandoğan’a kadar gidip otobüsten indik ve insan seli arasında Dadaşların okuduğu İstiklal Marşı çevredekilerin iştirak etmesiyle görsel bir şölene dönüştü.

İnsanlar sel olmuş, en güzel elbiselerini giymiş Anıtkabir’e akıyordu. Artık yürümek imkânsızlaşmış gurubu dağıtmamak için olağan üstü çaba göstermişti. Tam bu esnada solo Türkün gösterisi başladı. Tek kelimeyle muhteşemdi.

Önde Dadaş Bar ekibi peşine bizler aslanlı yola ulaştığımızda insan selinin muhteşemliği insanı imrendiriyor ve Cumhuriyetin geleceğiyle ilgili tüm olumsuzlukları siliyor ve Cumhuriyetin oturduğu, tutulduğu, içselleştirildiği ve sağlam temellerinin giderek büyüdüğünü gösteriyordu. Özellikle katılımcıların gençlerden oluşması ayrı bir güzellikti.

Saatler süren yolculuğumuz Anıtmezarın önüne geldiğimizde birden gözümün önünden yüz yıllık serüven, Kahraman Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları geldi. Fatiha’mı okuyup ayrılırken Ruhunuz şad mekânınız cennet olsun cümleleri dilimden dökülüyordu.

1911 Libya Savaşı, 1912 Balkan Savaşı Birinci Dünya Savaşı, Kurtuluş Savaşı, Genç Cumhuriyetin yokluklar içinde kurulması, Osmanlı borçlarının ödenmesi, Limanların, Demiryollarının millileştirilmesi, Sümerbank’ın kurulması, Kâğıt sanayinin kurulması, Aşı Fabrikalarının kurulması, Uçak fabrikalarının kurulması, Demir yolunun Erzurum’a getirilmesi, Hatay’ın Anavatana katılması, II. Dünya Savaşında bir insanımızın burnunun kanatılmadan kurtarılması, Üniversitelerin açılması, Doktor, Mühendis ve diğer mesleklerde ülkenin ihtiyacı olan insanların yetiştirilmesi hep bu yüz yıl içinde gerçekleştirildi.

Yolu olmayan köye yol yapıldı. Okulu olmayan köye okul yapıldı. Doktoru olmayan ilçeye doktorlar gönderildi. 20 Milyon genç okullarda okumayı hak ederken Cumhuriyet hepsine kucak açtı. Dosta güven düşman korku saldı.

Cumhuriyet kimsesizlerin kimsesi oldu. İslamköylü Süleyman’ı, Umurbeyli Bayar’ı, Malatyalı İnönü ve Özal’ı, Kayserili Abdullah’ı, Rizeli Erdoğan’ı Cumhurbaşkanı yaptı.

Kadınları toplumsal hayatta yarışır hale getirdi. Hak, hukuk ve adalet kavramını toplumsal hafızaya yerleştirdi. Yetimlere, gariplere kol kanat gerdi.

Sanayi tesisleriyle, barajlarla, ülkede üretimin gelişmesine öncülük etti. Yani bugünler kolay gelmedik. Kul toplumdan vatandaş, yurttaş olmaya yükseldik. “Etrak-ı bi idark” olmaktan Türk Milleti seviyesine hep Cumhuriyetle geldik.

Cumhuriyetin 100. Yılında Erzurum Kalkınma Vakfı olarak iki panel, bir Yüzüncü Yıl Gazetesi bir de Orta Öğrenim öğrencilerine dağıtılmak üzere bir hikâye kitabıyla katkı sunmaya çalıştık. Bu konuda emeği geçen başkanımız Erdal Güzel’e, yönetim kuruluna ve bizleri yalnız bırakmayan tüm dostlara canı gönülden teşekkür ederiz.

Bir kez daha “Yaşasın Cumhuriyet” diyorum.