Acı! Acıların tarife sığmayanı; evlat acısı!
12 şehit! On iki şehidi, birden on ikiye kadar sayarak söylemeyi deneyin önce! Sonra bugüne kadar beş bin mi, on bin mi şehidimiz oldu; bir de birden on bine kadar birer birer sayın; bakalım kaç saatinizi alacak?
Şehitlerimizin hepsi bir evlat; şehitlerimizin hepsi kardeş, şehitlerimizin hepsi eş veya babaydılar!
Soru sormak bizim ülkemizde sıkıntı yaratır oldum olası!
Niye şehit oluyorlar askerlerimiz? Ben anlamıyorum; biraz da belki salağım; bana anlatın lütfen, izah edin.
1983 de başladı bu terör belası. Bir tane devlet yöneticisi, bir tane genelkurmay başkanı istifa etmedi.
1983 yılında da aynıydı; şehit cenaze törenleri, şimdi de aynı. Evleri, mahalleleri bayraklarımızla süsleniyor, şehidin yakınlarına birkaç lira dünyalık ve sonra unutuluyor. İkamet ettikleri ev restore edilecek müjdesi veriliyor(!) İmam efendi bir de helallik istiyor; şehitten. Bari şu anlamsız enstantaneyi kaldırın. Şehit size hakkını niye helal etsin?
İntikamları alındı(!); bir gün önce niye haberiniz olmadı, devlet yöneticileri olarak; o geldikleri noktaları başlarına niye yıkmadınız? Küresel güçler mi izin vermiyorlar?
1983 yılından beri değişen tek kural; zengin olan, imkânı olan askere gitmiyor, parayla bedel ödüyor; fakir ise bedelini canıyla ödüyor.
Arkasından dini müzik, şehitliğin önemi, cennetteki şehitlerin durumları, devlet adamlarının konuşmaları vs. vs. vs.