2004 yılından beri bende bir tutku olarak gelişen "tabyalar" sevgisi 93 harbinin olduğu bu yere gönülden bağlamıştı.
Afganistan'da Şehit Düşen Rahmetli Faruk Albayımla zaman zaman bir araya gelmiş, 350 metreden su çıkarılıp alana dikilen ağaçların sulanma işini, bozulan dalgıç motorunun tamir edilmesini sağlamış, ERVAK adına alanda yaz kış demeden çalışmıştım.
Alan yakılınca şehit mezarları ortaya çıktı:
2011 yılında alan kimliği bilinmeyen kişilerce yakılmış binlerce fidan yanıp kül olmuştu.
Alanı kaplayan otlar tutuşmuş yangın bütün çam fidanlarını yakmış alan bütün çıplaklığıyla ortaya çıkmış, sinesinde sakladığı şehit mezarları görünür olmuştu.
Ağustos 2012 tarihinde alanda gezerken birden gün yüzüne çıkan, unutulan mezarlar önümde belirmişti.
Mezarları görmesine gördüm ama kimselerde söylemedim. 9 Kasım 2012 tarihinde DHA'nın kıymetli muhabiri Kerim Burucu ve Pusula gazetesinden Cengiz Duruları alıp saat 14.00 da tabyalara gittik.
Gazeteci kardeşlerime bir taraftan 9 Kasım Aziziye destanını anlatırken bir taraftan unutulan Mehmetlerin mezarlarını gösterip fotoğraflatmıştım. Unutulan bir tarihi hatırlatmıştım.
DHA ajansı konuyu haber yapıp servis edince ulusal basın ve internet basınında yüzlerce sitede aynı anda yayınlandı. Fakat Erzurum'dan ses çıkmadı.
Erzurum Valisine Tabyalarda Bilgi Verdim:
Ardan zaman geçti. 13 Temmuz 2013 tarihinde Erzurum'a yeni gelen valimiz Dr. Ahmet Altıparmak, kıymetli eşleri ve çocuklarına bir cumartesi yağmurlu bir havada tabyaları anlatmış ve unutulmuş asker kabirlerini göstermiş ve sayın valimizin ve eşinin göz yaşlarını görmüştüm.
Valim aynı gün "Aziziye tabyalarında Rus ve Ermeni mezalimini öğrenmek isteyenler Zeynel hocamı dinlesinler" şeklinde bir tivit atmış ve tabyaların kaderi de belli olmuştu.
Tabyalarda İlk İftar:
Ramazan ayında tabyalarda valilikçe iftar yemeği verilmiş konuyla ilgili bir konuşmada ben yapmıştım. Fakat ne olduysa ondan sonra oldu. Beni üzen bir sürü dedikodu arkamdan yapıldı.
Derken Okulların açılmasında ilk dersler tabyalarda verilmiş bu iki etkinliğe Valimizin tarihe olan sevdası sebep olmuştu.
9 Kasım Platformu:
Ekim ayının başında valilikten aldığım bir telefon üzerine valilik salonuna gitmiş Erzurum sivil toplum temsilciler ve Valimiz Başkanlığında toplanarak "9 Kasım Platformu oluşturulmuş" tarihte iki kez gerçekleştirilen ve 9 Kasım 2013 tarihin de üçüncüsü yapılacak etkinliğe karar verilmişti.
Beklenen ilgi o kadar fazla olmuştu ki binlerce Dadaş sabah ezanlarıyla birlikte önce camileri doldurmuş akabinde Karskapı şehitliğinde toplanılmış ve vakarla tabyalara yürünmüştü.
87 yaşında bastonuyla o yolu yürüyerek gelen yaşlı dedelerimizi, iki aylık kundaktaki çocuğunu kucaklayıp gelen genç gelinlerimizi, torunlarının elinden tutup gelen dedelerimizi görmüş ve gözlerinden dökülen yaşları seyretmiştim.
Müthiş bir manzaraydı. Hayalim gerçek olmuştu. "Batıda Çanakkale, doğuda Aziziye" sloganım hayata geçmişti. Yazılı ve görsel basın konuyu ülke gündemine taşımış bir hayalim gerçek olmuştu.
İşte bu yıl 137 yıl sonra dördüncüsünü yapacağımız Aziziye Tabyalarına "Ecdada Saygı yürüyüşüne" geçen yıldan daha çok üstelik yurdun her tarafından gelecek katılımcılarla birlikte yapılacağının haberleri bizleri ziyadesiyle memnun etti.
Evet ülkemizin zor bir süreçten geçtiği şu günlerde bende; "Bayrağını Al Azizye Tabyalarına Koş" çağrısını yineliyorum.
9 Kasım Sabahı Tabyalarda buluşmak üzere......
erzurum adına dadaşlar dadına şehit torunları adına size müteşekkirim ..her ne kadar genç yaşta olsanız da ellerinizden öpüyorum ..