Çaykur Rizespor evinde çok baskılı oynayan bir takım.
Onun içinde Cuma akşamı oynanan maçın oldukça zorlu geçeceğini tahmin ediyorduk.
Her iki takımın da şiddetle puana ihtiyacı vardı çünkü…
***
Ama Erzurumspor’un puana ihtiyacı çok daha fazlaydı.
Takımın başına geçtiği günden beri Mavi-beyazlılara pozitif futbol oynatan Teknik Patron Mesut Bakkal’ın Rize’de nasıl bir performans göstereceği de merak konusuydu doğrusu…
Maçın orta hakemi Cüneyt Çakır’ın ilk düdüğü ile birlikte gördük ki, Dadaş dersine iyi çalışmış.
Mesut Hoca’da Çaykur Rize’yi iyi çözmüş.
Kıran kırana geçen maçın hem ilk yarısında hem de ikinci yarısında Dadaşlar Daha etkili oldu.
Atmacayı uçurtmadı, Çift Başlı Kartallar…
Didi Stadı’nda Dadaş şov vardı.
Aatif Chahechouhe orkestra şefi gibi arkadaşlarını saha içinde yönlendiriyordu.
Mesut Hoca’nın gelişi ile birlikte adeta küllerinden doğan Adolphe Teikeu, Manuel Da Costa ile süper bir partner oldular.
Ne havadan ne de yerden Çaykur Rize’nin gol ayaklarına geçit vermediler.
Tabi kalede Jakub Szumski’nin güven vermesi, Murat Uçar ile Leo Schwechlen’in hem defansa hem hücuma katkıları, Erzurumspor savunmasını dört dörtlük kıldı.
***
Belki devre arasında Erzurumspor hakikaten nokta transferleri yaptı, ama bana göre Adolphe Teikeu da yeni transfer sayılır.
Hem de en büyük transfer…
Her geçen gün hayran kalıyorum Teikeu’nun hem performansına hem de profesyonelliğine…
***
Petrus ve Omolo oyunda kaldıkları süre içinde bayağı güzel işlere imza attılar.
Ama oyuna sonradan giren Rahman Buğra Çağıran’a da ayrı bir parantez açmak lazım.
Aatif Chahechouhe, Leo ile duvar pası yaptıktan sonra Rize savunmasını bayılttı adeta, 68’de eski takımına karşı attı golünü Faslı yıldız…
Kaptan Aatif’in golünden üç dakika sonra oyuna giren Rahman Buğra Çağıran 40 yıllık Erzurumsporlu gibi oynadı. Ayağına aldığı topları olumlu kullandı.
Takımını hücuma kalkmasında çok büyük bir rol oynadı.
Evet kanatlarda Cenk Ahmet ve Arvydas Novikovas da mükemmeldi.
İyi iş çıkardılar.
Oyuna sonradan giren Emrah’ın Oltan’ın attığı golde katkısı büyüktü. Osman Çelik de maça dahil olduktan sonra iyi oynadı.
Dedik ya! Cuma akşamı Erzurumspor’da bir tane kötü oyuncu ya da vasatın altında kalan bir isim yoktu.
Taa ki, gol için yırtınan ve kaçırdığı mutlak golden sonra da adeta donup kalan Ricardo Gomes’e varıncaya kadar…
Üzülme Rico…
Yeter ki, pozisyona gir, mücadele et bak sonunda gol değil goller atacaksın.
Yeter ki, o mücadeleni ve inancını kaybetme…
Sen gol kaçırdın diye biz seni kaybetmeyiz.
Yeter ki, sen kaçırdığın gollerden sonra kendini kaybetme…
Uzun haftalarda sana da El Kabir’e de Oltan’a da çok ihtiyacı var bu takımın ve Mesut Hoca’nın…
***
Evet! Murat Uçar’ın Dani Alves, Leo’nun Roberto Carlos gibi oynadığı gece de Aatif futbol resitali yaptı.
Leo ile yaptığı duvar pasında topu filelere gönderen Faslı, aslında ilk yarıda biraz egoist davranmasa Dadaş daha ilk yarıda soyunma odasına 2-0 giderdi.
Eee, bu kadar kusuru da es geçelim.
Aatif bir gol attı. Oltan’ın golünde Teikeu’dan gelen topu kontrol edişi Emrah’ı kaçırışı tam bir usta işiydi.
O ustalığı da gayet başarılı bir şekilde yaptı Aatif…
Evet, Aatif orkestra şefi gibiydi.
Attı, attırdı.
Oynadı, oynattı.
Helal sana Kaptan…
Bir insan bu kadar mı? kısa sürede aidiyet duygusunu hisseder giydiği formanın…
Formanın hakkını verdiğin için tebrikler kaptan…
Tebrikler takımına çağ atlatan Mesut Bakkal…
Eee, bu maçın bu kadar coşkulu ve güzel geçmesine bir katkı sunan isimde Cüneyt Çakır oldu.
Kritik 90 dakikayı harika yönetti Cüneyt Hoca…
Boşuna dünyanın elit hakemleri arasına girmemiş, Cüneyt Hoca…
***
Eee, bir teşekkürü de Ömer Düzgün ve transfer komitesindeki arkadaşları hak ediyor.
Biz de ‘Düzgün’ transferden ötürü teşekkür ediyoruz.
