Ah nerede vah nerede Bir bilen olsa ah nerede!

Bilenler bilir. Genelde ben futbolcudan yanayımdır. Nihayetinde ekmek parası için o oyunun içindedir. Özellikle maç değerlendirmeleri yaparken de kırmamaya özen gösteririm. Çok yaşamışımdır. Çünkü hele de genç ise o oyuncular yapıcı da olsa eleştirileri dikkate alır, morallerini bozar, küser, koparlar.

Bugün BB Erzurumspor’da da elbette ki oynadığı oyundan hoşnut olmadığımız, eleştiri yapacağımız oyuncular var. Mesela üzerinde konuşmamız gerektiğini hissettiğim, eleştiriler yapacağımız ilk başta bir oyuncu var. Adı Munsy! Erzurum’un son haftalarda gol için umut bağladığı o adam! Transferi yapılan her oyuncu gibi o da büyük umutlarla Erzurum’a geldi.

Teknik Direktör Mehmet Altıparmak da doğal olarak son 3 maçta onu direkt oynattı. Ama şu ana kadar henüz 1 golü bile yok. Bildiğim kadarıyla bu oyuncu Türkiye liglerini tanımıyor. İlk defa ülkemizde top koşturuyor. Uyum sorunu olabilir. Şu ana kadar henüz skora ve oyuna çok etkili olamamasını bu uyum sorununa bağlamak istiyoruz. Ancak görünen göz de kılavuz istemiyor. Bu Munsy belli ki bizi bu sezon bayağı bir yoracak. Ve bu Munsy’ye belli ki bir iki maç daha katlanacağız. İyi niyetinden, hırsından asla bir şüphem yok. Elinden geleni yapmak istiyor. Sadece istemekle olmuyor bu işler, yapmak da gerekiyor! Ama şekil a da görüldüğü üzere gelecek için de bir umut ışığı vermiyor, veremiyor. Sivas ile milli maç arasından sonra yapılacak karşılaşma Munsy için son şans olabilir. Gerçi o maç bir çokları için de son şans olabilir! Gerçi gol için umut bağladığımız oyunculardan Thy de Munsy gibi. Adeta al birini vur ötekine! O’nun da henüz ne golü ne de iyi bir maçı yok. Ocak ayına kadar da transfer yapılamayacağına göre artık Altıparmak bu iki oyuncudan hiç değilse bir golcü çıkarsın! Bunu yapmasını isteyecek ve bekleyeceğiz. Yoksa bu takımda Lokman Gör’den Egemen’den, Scuk’tan başka da gol atacak oyuncu istiyor ve bekliyoruz.

Bu arada yeni transfer, hakkında Afrika’nın en iyi 10 numarası denilen Tshabalala’dan ben oyuna girdiği o süre içinde çok bir şey anlamadım. Ama o kadar üzerinde durduğumuza değsin isterim. Bu arada benim de özellikle taktik idmanlarında beğendiğim ve bir an önce onbirde oynamasını isteyeceğim genç Osman’ın Başakşehir maçının sonlarına doğru oyuna sokulmasını ben riskli buldum. Tamam, şut atar, üçüncü bölgede hücum zenginliğini oluşturur, skor yaparız diye oyuna alınıyor ama aksi de olur. Bu tür maçlarda Osman’ın bir hatasından dolayı yenilecek bir gol o oyuncunun da o sahada sonu olur ki buna da kimsenin hakkı olmamalı. Osman’ın bence şu an için oynayacağı maç ve anlar var ve o anlar da bu anlar değil. Bu arada, Osman’ın değişikliğinin yapıldığı dakikalarda Başakşehir’in de sahaya sürdüğü ismin Mossoro olduğuna dikkatinizi çekmek isterim!

NOT 1: Nobre olsaydı bundan daha kötüsü olmazdı demek geliyor içimden ama artık bir faydası olmayacağı için daha demiyorum!

NOT 2: Bana görekötü bir fikstüre sahip Erzurum’un ilk 4 haftada kazandığı o 1 puan çok önemli, önemsememek doğru olmaz. Mavi-beyazlılar için asıl lig şimdi, Sivas maçıyla başlıyor!

--

TUTTUĞUM BABA SÖZLER:

Sanki tüm hayatım boyunca yanlış melodiyle dans etmiş gibiyim (Nietzsche)

DUVARIN DİLİ :

Matematikte de olur bazen. Değer verirsin yanlış çıkar!