Kudüs, Haçlılar tarafından, 15 Temmuz 1099 tarihinde işgal edildi.
15 Temmuz'un sene-i devriyesinde, Mescid-i Aksa'ya saldırılar yeniden başladı.
Bu tarih, tesadüfi bir tarih değildi.
İslam'ın yok olmasını misyon edinen, NATO, AB ve FETÖ, 15 Temmuz hayal kırıklığıyla, 50 yıllık emeklerinin yok olup gitmesi endişesini taşırken bahanelerle Mescid-i Aksa'yı kana buladı.
Mescid-i Aksa'da ilk kez Cuma namazı kılınmadı.
Mekke ve Medine'den sonra, üçüncü haremimiz, Müslümanların en kutsal mekanı Mescid-i Aksa'yı bağrında barındıran, Birinci Dünya Savaşı'na kadar Müslümanların elinde güvende olan Kudüs, yarım asırdır İsrail işgali altında.
İlk kıblemiz diye dillere pelesenk olan Kudüs, surlarla çevrildi.
Şehri çevreleyen yollar barikatlarla donatıldı, giriş çıkışlar kontrol altına alındı.
Müslümanlar kendi memleketlerine, x-ray cihazları eşliğinde giriş çıkış yaptı.
Bu engeller, zaman zaman kaldırılsa da, tekrar uygulanmayacağına dair bir garanti yok.
Kudüs, Yahudiler açısından, Hz.Davut'un Kudüs'ü fethedip İsrail Krallığı'nın merkezi yapması ile önem kazanan bir şehirdir.
Süleyman Aleyhisselam'ın, heykelini bularak dünyayı yönetebileceklerine inanan Yahudiler, 1967 yılından beri Mescid i Aksa'nın altını kazıyor.
Bu şekilde, Mescid-i Aksa'nın altını oyarak çökmesini sağlamayı hedefliyor.
Açılan tüneller boyunca hiçbir kolon olmadığı, tünellerin bir tır girebilecek genişlikte olduğu, tünellerde kütüphane,karakol ve kiliselerin bulunduğu ise edinilen diğer bilgiler arasında.
İsrail'in tek amacı, ısrarla Tapınak Tepesi dediği yerde Süleyman Mabedi'ni inşa etmek için, Mescid-i Aksa'yı yıkmak.
Kudüs!
Mucizevi İsra ve Miraç'ın yaşandığı, Peygamber Efendimizin Mescid-i Aksa'da peygamberlere namaz kıldırdığı kutsal şehir.
Kudüs!
400 yıl Osmanlı egemenliğinde kalan, Osmanlı İslam kültürünü yansıtan binlerce muhteşem tarihi eserin bulunduğu şehir.
İslam'ın aynası niteliğinde olan bu eserlerin yok olması demek, Kudüs'ün İslam yüzünün yok olması demek.
Kudüs'teki, Müslüman kardeşlerimiz her geçen gün, İsrail tarafından Yahudileştirilmeye çalışılmakta, yoksullukla terbiye edilmekte ve her birinin evleri,iş yerleri,arazileri,Siyonistler tarafından işgal edilmektedir.
Kudüslü Müslümanlar, Siyonistlerin, evleri için teklif ettiği milyarları kabul etmeyip, canlarını feda etme uğruna Mescid-i Aksa'yı korumaktadır.
Kudüs artık, yargısız infazların, katliamların yapıldığı, insan haklarının çiğnendiği zulmün adıdır.
Mescid i Aksa, tüm müslüman aleminin onurudur.
Mescid-i Aksa, Müslüman akidesinin bir parçasıdır.
Kudüs ve Mescid-i Aksa meselesi, islam meselesidir.
Selahaddin Eyyubi'nin Kudüs'ü kurtarmadan önce, tüm İslam alemini bir araya getirerek, Haçlıları mağlup etmesi aslında izlenmesi gereken yol haritasını göstermektedir.
Siyonistlere, anlaşmalarla, protestolarla, kınamalarla ''Dur'' demek mümkün değildir.
Bunun için Müslüman ülkelerin, kanat önderlerinin, yöneticilerin bir araya gelerek, fiili eylem ve planlarla, Siyonist rejimi durduracak projelerini ortaya koymaları gerekir.
Kurulan bu birlik neticesinde, İsrail'in gerçek yüzü ortaya konulmalı, İsraille ilişkiler sıfıra indirilmelidir.
Güçlü bir İslam ordusu kurulmadan, Siyonistleri dize getirmek mümkün değildir.
Mescidi-i Aksa, Müslümanlara Allah'ın emanetidir.
Ve gerçek bir müslüman,''Allah'ın Emaneti'' sözünün karşılığını verebilendir...
Bu şuurla...
