Erzurum'da Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) üyesi olduğu iddia edilen eski zabıt katibi ilk duruşmada 5 yıl 10 ay hapse çarptırıldı, aynı suçlamalarla başka bir davada yargılanan eşi ise tahliye edildi.
Erzurum 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuklu yargılanan eski zabıt katibi Mehmet Delibaş ile avukatları Sezai Erdoğan ve Bahadır Erdoğan katıldı.
Delibaş, mahkeme heyetince, kimlik tespitinin yapılması ve iddianamenin okunması sonrası savunma yaptı.
Öğrenciliği döneminde Ardahan'da 2 yıl bu yapının evinde kaldığını ifade eden Delibaş, şunları aktardı:
"Okul bittikten sonra iş sıkıntım oldu. Cemaatteki kişilerin yönlendirilmesiyle Akmer Dershanesinde idari büro personeli olarak işçi statüsünde yaklaşık 2 yıl çalıştım. 2009 yılında ise infaz koruma memuru sınavına girdim fakat kaybettim, 2010'da zabıt katipliği sınavına girdim başarılı olmama rağmen kazanamadım. Hatta bunun cemaatin işi olduğunu düşünüyorum. Bölge sorumlusu olarak bildiğim S.G. bana 'biz söylemeden sınava girdin şefkat tokatı yedin' demişti. 2011'de hem sözleşmeli hem de kadrolu sınavını kazanıp zabıt katipliğine başladım."
Evleninceye kadar iki zabıt katibi ile yaklaşık 8 ay ev arkadaşlığı yaptığını dile getiren Delibaş, daha sonra lojmana çıktığını söyledi.
Lojmanda kalması nedeniyle sohbet programlarından haberdar edilebilmesi için Ahmet Altuntaş'ın telefonuna "ByLock" programı indirdiğini savunan Delibaş, şunları kaydetti:
"Her şeyi tüm açıklığıyla anlattım. Ben istihbarat toplayıp üstlerine aktaran ve '5A' tabir edilen herhangi bir özelliğe sahip değilim. Altuntaş aslen adliye yapılanmasından sorumlu kişidir. Suçlamaları anlattığım şekilde kabul ediyorum, bu kişilerin gerçek yüzünü bilmiyorum, bilseydim hiçbir zaman aralarına girmezdim. Mart 2015'ten sonra bu kişilerle tüm ilişkilerimi kestim. ByLock programını eşimin cep telefonuna ben indirdim, hiç kullanmadan aynı gün sildim. Eşim Tuğba Delibaş'ın internet paketini kullanarak kendi telefonuma yüklü 'ByLock' üzerinden Altuntaş ile görüştüm."
Avukat Sezai Erdoğan, müvekkilinin ifadelerini açık yüreklilikle verdiğini belirterek, "Müvekkilimin ismini verdiği kişiler hakkında da dava açılmıştır. Müvekkilimin etkin pişmanlık kapsamında yargılanmasını talep ediyorum." dedi.
Delibaş son sözünün sorulması üzerine "Tüm bildiklerimi samimiyetimle anlattım. Kasıtlı olarak davranmadım, verdiğim isimlerinin çoğu hakkında kamu davası açılmıştır." cevabını verdi.
Kararını açıklayan mahkeme heyeti, Delibaş'a "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan önce 7 yıl hapis cezası verdi. Bu cezası daha sonra etkin pişmanlık hükümleri kapsamında 4 yıl 8 aya indirip ardından Terörle Mücadele Kanunu kapsamında yeniden 7 yıla çıkarılan heyet, takdir yetkisini de kullanarak yeniden indirip yaptığı sanığa sonuç olarak 5 yıl 10 ay hapis verilmesini kararlaştırdı.
Zabıt katibi eşe tahliye
Erzurum 2. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen bir başka davada ise Mehmet Delibaş'ın kendisi gibi eski zabıt katibi olan ve tutuklu yargılanan işe Tuğba Delibaş'ın yargılanmasına başlandı.
Tuğba Delibaş, avukatları Sezai Erdoğan ve Bahadır Erdoğan'ın da hazır bulunduğu duruşmada yaptığı savunmada, "ByLock" kullanıcısı olduğu iddiasıyla tutuklandığını anımsattı.
Programı telefonuna eşinin yüklediğini kendisinin örgüt ile de ilişkisinin olmadığını öne sürerek, şunları kaydetti:
"Eşimin üniversiteden sonra 7 ay bu yapıya ait dershanede çalıştığını biliyorum. Eşim benim internet paketimi kullanırdı. Sakin hayat yaşayan sıradan insanlarız. 3,5 yaşında çocuğum var, onun dışında bir meşguliyetimiz yok. 15 Temmuz bir darbe girişimidir, hain bir teşebbüstür. Çok üzüldük. Bu darbe girişiminin arkasında FETÖ/PDY ve Fetullah Gülen olduğunu düşünüyorum. Fetullah Gülen suçsuz olsa gelip yargılanmak isterdi."
Mahkeme heyetince bu davada tanık olarak dinlenilen Tuğba Delibaş'ın eşi Mehmet Delibaş, eşinin telefonuna ByLock programını kendisinin yüklediğini yineledi.
Delibaş, eşinin suçsuz olduğunu ifade ederek, "Eşimin ByLock'tan haberi bile yok. Eşim programı görse tanımaz. Eşimin bu yapıyla doğrudan ya da dolaylı bir ilişkisi yoktur. Eğer olsaydı benim hakkımda ifade veren Ahmet Altuntaş eşimin de adını verirdi." dedi.
Son sözü sorulan Tuğba Delibaş, "11 aydır tutuklu olduğum için ailevi sıkıntılar yaşıyoruz. Çocuğumu emanet edebileceğim kimse yok. Akrabalarım dönüşümlü olarak çocuğumla ilgileniyor, eşim de tutuklu. Tahliyemi talep ediyorum." ifadelerini kullandı.
Mahkeme heyeti de Tuğba Delibaş'a yurt dışı çıkış yasağı konulmasına karar vererek, adli kontrol şartıyla tahliyesini kararlaştırdı.
Duruşma, eksikliklerin giderilmesi için ertelendi.