Gerek kurtuluştan, kuruluşa, gerekse kuruluştan günümüze kadar Cumhuriyet tarihimizin dününe ve yakın siyasal tarihine mührünü vurmuş sağdan ve soldan siyasal anlayışların, ülkemize ve milletimize katma değerlerinin, bedellerinin veballerinin, yoğunlukla tartışıldığı son günlerde,
Ve bu tartışmanın sağdan ve soldan taraflarının düne ve bu güne ait maliyetleri hesaplanmadan, bedelleri alınmadan, bunlara alternatif panzehirlerini de kendi zehri şekerlerinden üretmeye çalışan zihniyetin paravan kalemşörlerinin, yayınşörlerinin, siyasilerinin,
Yeni ve kendi zehirlerine panzehir nitelikli kendi alternatiflerini siyasal yeni liderler ve partiler türeterek ülkemizi ve milletimizi kendilerinin dışında alternatifsizliğe mahkum ve mecbur etmeye çalıştığı son yıllarda ve günlerde.!
Ne yüce dinimiz İslamı ne de son Türk Devletinin kurtuluşunun ve kuruluşunun mimarı Atatürk’ü ve onun düşüncelerini istismar ve süistimal ettik.
Ne şahsi, siyasi ve dünyevi menfaatimiz için, bu değerlerin arkasına sığındık, kullandık, ne ihanetimizi, menfaatimizi, hırsızlığımızı, yolsuzluğumuzu, basiretsizliğimizi bu değerler gölgesinde meşrulaştırdık. Ne de bu değerler ile kamufle ettik.
Milleti ve Devleti İstiklal ve İstikbalde mutlu, müreffeh ve bağımsız kılacak, inanç ve değerleri ictimai hayatımıza hakim kılıp hep baş ve gönül tacı ettik.
Türkiye Cumhuriyetinin siyasal tarihi içerisinde, kuruluştan günümüze, ne siyasal kemalizmin ve laisizmin ne siyasal islamın, ne manda ve himayenin kızıl ve yeşil emperyalist rengine ne de biyolojik ve materyalizmin faşizmin kan ve ırk şekline büründük
Ne bu emperyalizmin kan emici zihniyetlerinin müptelası, figüranı olduk, ne de zehir ve panzehir niteliğinde sembolize ettikleri değerleri çatıştırarak Cumhuriyet’in siyasal tarihine kara leke olarak geçecek iktidar mücadelelerinin payendesi olup, ne de Türk İslam alemine vebal ve bedel olduk.
Cumhuriyet tarihinin yaklaşık 80 yıllık kısmına, bu değerleri sembolize etme adına, milleti ötekileştiren, ayrıştıran, birbirine suçlu potansiyeline dönüştürüp, çatıştıranların yanında ne sağcı olduk, ne de solcu olduk.
Komünizme, Kapitalizme, Faşizme ve her türlü emperyalizme karşı Müslüman Türk Milletinin ve Devletinin savunucusu olduk.! Özgürlüğü olduk.! Bölünmez bütünlüğü, birlik ve beraberliği için, Bayrak olduk.! Şehit olduk.! Zindan ve mezar olduk.!
Herdem ALLAH dedik amma ne kimsenin gözlerine soktuk ne de kulaklarına üfledik.!
Herdem Vatan dedik amma kanımızla toprağını suladığımız vatandan hiçbir şey beklemedik.!
Herdem Devlet dedik hesapsız, fütursuz sevgi ve sadakatle ne devleti parselledik, ne devleti kuşattık, ne de devletin malı deniz diyip nemalandık.!
Herdem Millet dedik, ne milleti böldük, ne sömürdük, ne soyduk ne de milletimizi arkadan hançerledik.!
Belki Cumhurbaşkanı olamadık.! Belki Meclis Başkanı, Başbakan, belki namı değer zengini, iş adamı, tüccarı, medya patronu da olamadık.!
Herdem Bayrak olduk.! Herdem Ezan olduk.! Hem bayrakta al olup hem ezanda seda olduk ne indirdik, ne de dindirdik.!
Devlete ve Millete, ne bela olduk, ne vebal olduk, ne de yük olduk.! Hamdolsun Cenab-ı Hakka galu belada vermiş olduğumuz söz üzre dünyaya geldik, yaşadık, vurulduk, düştük, kalktık, asıldık, zindanlara atıldık, ağladık, kahrolduk amma velakin
Millet eve Devlete sevgi ve sadakatte ne eksildik, ne yorulduk, ne de yıkıldık. Takdiri yüce ALLAH’tan tercihi Türk Milletinden sabır ve metanetle bekledik.
Ve işte bu gün liderinin emrinde ve izinde Türk Milletinin hizmetinde, artık söz millette sıra da Ülkücü Harekette takdir ve tercihlerini bekliyoruz.
Ve 2023 tam bağımsız lider ülke Türkiye’yi yönlendirip ve yönetecek Ülkücü Türk Milliyetçilerinin iktidarına Ülkücülerin liyakat, ehliyet, birbirine samimiyet ve sadakatte hazır ve bunlara tek zehir nitelikte alternatif olabilmeyi başarması ülkemiz ve milletimizin istiklal ve istikbali için elzemdir.
Selam saygı dua…