DOĞUTÜRK
2015-08-10 10:23:58

Bence her takımın başında bir Mircea Lucescu gerekli

Nurullah PALA

palanuro@hotmail.com 10 Ağustos 2015, 10:23

Türk Futbolu malum süreçten sonra yani 3 Temmuz şike sürecini atlatmanın ardından küçükte olsa bir kıpırdama özelliği gösterdi. Geçtiğimiz sezon UEFA Avrupa Ligi’nde Slaven Biliçli Beşiktaş, Çeyrek Finali görürken Trabzonspor ise epey bir mesafe kat etmişti. Yani ülke futboluna hatırı sayılır puanlar kazandırdı her iki kulübümüzde… 2015 yılında yurt içinde almadık kupa bırakmayan Galatasaray’ın Devler Ligi’nde ‘0’ çekmesi geçtiğimiz sezonun en acı ve dikkat çekici yanıydı.
Fenerhabçe’nin Avrupa Yasağı’nın kalkması ile birlikte Kulüp Başkanı Aziz Yıldırım’ın iştahı kabardı. Sonrasında transfer bombalarını patlatmaya başladı. Sonra Beşiktaş da modaya uydu, bombalar bir kere ardı ardına patlıyordu. Bir nebze olsun Trabzonspor, Galatasaray ve Antalyaspor’da transfer sezonunda çok hareketli günler ve saatler yaşandı.
Özellikle şike sürecinde aldığı Avrupa Kupalarına katılmama cezasının hırslandırdığı Fenerbahçe, Beşiktaş ile birlikte Türkiye’nin transfer döneminde başı çeken kulübü oldu. Avrupa’da başarıyı isteyen ve gözünü hırs bürüyen Aziz Yıldırım, Temmuz ve Ağustos’un kavurucu sıcağında, flaş transferleri ile kasırga estirdi. Görkemli imza törenleri, meşalelerle gece yarılarında havalimanlarında futbolcu karşılamalar falan, derken UEFA Avrupa Şampiyonlar Ligi 3. Ön Eleme maçları gelip çattı. Mircea Lucescu’nun çalıştırdığı Shakhtar Donetsk ile eşleşti. Fenerbahçe yeni kurulmuş bir ekip olmasına rağmen, ilk maçta evinde gol yemeden rakibi ile 0-0 berabere kalarak Ukrayna’ya eşit şartlarda gitti. Çünkü Shakhtar’da geçtiğimiz sezondan bir çok as futbolcusunu kaybetmişti. Ama en azından Türk takımlarının da peşinden koştuğu hocası Lecuscu’yu elinden kaçırmamıştı. Şhakhtar Donetsk’in en büyük avantajı bence Lucescu’ydu. Türkiye’de Galatasaray ve Beşiktaş’ı şampiyon yapan Rumen hoca, tam 12 yıldır Ukrayna temsilcisinin başında ve ona ardık Ukraynalılar bir Arsene Wenger ile Sir Alex Ferguson benzetmeleri yapılmaya başlandı. İşte o Lucescu’nun takımı Fenerbahçe’yi rahat bir şekilde geçip devler ligine adını yazdırdı. Fenerbahçe’nin flaş transferlerinin yer aldığı kadro oturmuş olsaydı, sonuç değişir miydi? Bilemem ama bir gerçek var ki, Fenerbahçe’nin devler ligi macerası başlamadan bitti. En azından şimdi önünde bir tane daha Avrupa hedefi var. O da UEFA Avrupa Ligi… Eğer Sarı-lacivertliler, Play-Off maçlarını geçerse UEFA Avrupa Ligi’nde gruplara kalacak. Eğer sürpriz olmazsa Fenerbahçe Yunan temsilcisi Atromitos’u geçip, kupa-2’de şansını arayacak.
Evet, bir sürpriz olmazsa dedik, hemen Trabzonspor aklımıza geldi. Fırtına maalesef bu sezon Avrupa’da esemedi. Fırtına Avrupa yolculuğunda erken havlu attı. Hem de adı sanı duyulmamış ve ismini dahil bir çok kişinin telaffuz etmekte güçlük çektiği bir ekibine mağlup olarak Avrupa macerasını sonlandırdı. Düşünün ki, artık günümüzde 1. Amatör Küme Futbol Takımının bütçesinden daha az bir bütçeye sahip Makedon Temsilcisi Rabotnicki, bir zamanlar Liverpool’u, İnter’i, Olympic Lyon’u dize getirerek deviren Fırtına, topu topu 350 bin Euro’luk bir takıma elenerek, Avrupa defterini bu sezonluk kapattı. Evet evet yanlış duymadınız ya da yanlış anlamadınız Rabotnicki takımının yıllık toplam transfer maliyeti 350 bin Euro… Bizim ülkemizde milyonluk kramponları bırakın, amatör kümede bile artık Rabotnicki takımında top koşturan futbolculardan daha çok para kazanan amatör futbolcu var.
Ben şahsen Trabzonspor’un adını sanı duyulmamış bir takıma elenmesinin şokunu ve üzüntüsünü üzerimden atamazken, rakip takımın teknik patronu Igor Angelevski’nin maç sonrası TRT’den Barış Yurduseven’in sorusuna samimiyetle cevap vererek, bütçelerinin 350 bin Euro olmasını açıklaması ile iyice şok oldum. Türkiye’de kulüp yöneticileri transfer döneminde milyonları har vurup harman savururken, elin 350 bin Euroluk takımı Rabotnicki’nin koskoca Trabzonspor’u elemesi zoruma gitti.
Evet!...Futbolda sürprizler var, sürpriz sonuçlara açık bir spor dalı olduğu için de milyonları peşinden sürüklemeyi başaran bir spor, ancak bu kadar sürprizlere de yer vermemek gerekir bazen…Yani düşünün ki, Avrupa kupalarında belki de alıp alamayacağı ilk ve tek galibiyeti Rabotnicki, Avrupa’da daha önce Fırtınalar estiren Trabzon’dan alıyor, var mı? daha bundan acı bir olay…
Evet!... Başakşehirspor’un da elenmesi ile şu anda Avrupa Arenası’nda üç Türk takımı kaldı. Galatasaray, Devler Ligi’nde mücadele edecek, Fenerbahçe ile Beşiktaş UEFA Avrupa Ligi’nde… Üç takımımız, Avrupa Kupaları’nda Mart ayını görür mü? Bilemeyiz, ama ortada bir gerçek var ki, çok para harcamak her zaman başarı getirmiyor. O paraları bilinçli değerlendirmek de lazım. İşte Lucescu, akılcı transferleri ile 12 yıldır Ukrayna’da çalışıyor.
Dünya’nın en iyi taktisyenlerinden biri olarak gösterilen Rumen hoca, belli ki, 70’inden sonra da Türk takımlarının gündeminde olmaya devam edecek. Çünkü Türkiye’de Fatih Terim, Mustafa Denizli, Şenol Güneş ve Hamza Hamzaoğlu’nu çıkarsak, her takımın başına bir Mircea Lucescu gerekli.
Kalın sağlıcakla…
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.