Aylarca, haftalarca, günlerce bekledik Euro 2016 Avrupa Futbol Şampiyonasını… Sonuçta o büyülü dünyada meşin yuvarlak dönmeye başladı Fransa’da…
Bir aylık futbol serüveni geçtiğimiz Pazar günü bitti. Kimilerine göre çok kötü bir turnuva oldu, kimilerine göre vasattı. Ama bazı maçların nefesleri kestiği de ortadaydı.
Tüm bu tartışmaların arasında bir aylık futbol ayı Portekiz’in kupayı kaldırması ile son buldu.
Türkiye olarak Selçuk İnan’ın mucizevi golüyle gittiğimiz Fransa 2016’da, İtalyan Conte’nin çelmesi ile şampiyonaya erken veda ettik.
Tabi, turnuvadan elenmemizin ardından sempati duyduğumuz takımların kupayı kaldırması hep içimizden geçti.
Ama bir de mantık vardı, o mantıkta Almanya, ya da İspanya’nın kupayı kaldıracağını bize işaret ediyordu. Olmadı önce İspanya gitti, Fransa’dan, İtalya saf dışı bıraktı İspanya’yı…
Almanya şampiyon olur dedik, onun da valizini eline ev sahibi Fransa verip gönderdi.
Birileri Belçika’yı, Hırvatistan’ı favori gösterdi. Neyse ki, 51. Maç sonunda Avrupa’nın en büyüğü ortaya çıktı, PORTEKİZ…
Kendimi bildim bileli, Portekiz Milli takımı, ya da kulüpleri hep sempatimi kazanmıştır. Porto, Benfica, Sportig Lizbon, sevdiğim kulüpler arasında yer alır.
Bir kere dünya üzerinde en çok sevdiğim futbol yıldızlarından biri olan eski orta saha oyuncusu Rui Costa gelir. Futbol yeteneğine hayranımdır, Sezar Manuel RuiCosta’nın… LuisFigo, NunoGomez, Paulo Sosa, FernandoCouta, PauloBento, Pauleta, Montinho, Deco, RicardoQueresma, LuisNani, Cristiano Ronaldo, beğendiğim PORTEKİZLİLER…
Yukarıda belirttiğim bir çok yıldızın formasını giydiği Portekiz, 2004 yılında kendi evinde Yunanistan’a finalde kaybedip, Avrupa Şampiyonluğunu kaybetmişti, hem de tüm yıldızları ile tek kale oynadığı bir maçta.
İşte o gün kaybeden Portekiz, önceki gece belki çok iyi oynamadı, ama kazanan taraf oldu.
Tüm dünya futbol otoriteleri gibi benim de mantığım Fransa’nın maçı kazanıp, kupayı kendi evinde müzesine götüreceğini ön görüyordu.
İlla ki Cristiano Ronaldo’nun 24. dakikada oyundan çıkması, dünya üzerindeki tüm futbol severlerin, Fransa’nın maçı kazanacağı tezini güçlendirdi.
Bir de ev sahibi ekip olmanın avantajı, baskılı oynaması Fransa’nın iştahını daha da kabartıyordu.
Horoz, evinde horozlanırken, karşısında RuiPatricio duvarını buldu.
Kalesinde panterleşen Patricio, Fransız Horozu’na gol şansı tanımadı, hem de 120 dakika boyunca…
Griezmann, OlivierJiroud, MoussaSissoko ve diğerlerin vurduğu her şut, eridi Parricio’nun ellerinde…
Sonunda Eder’in bazukası şampiyonluk getirdi, Portekiz’e…
2004 yılında yıldızlar topluluğu ile şampiyon olamayan Portekiz, 2016 yılında mütevazı kadrosu ile şaşırttı, tüm dünyanı ve Avrupa şampiyonu oldu.
RuiPatricio, Pepe, JoseFonte, Guerreiro, CedricSoares, JoaoMario, William Carvalho, RenatoSanches, Nani, AdrienSilva, Cristiano Ronaldo, RicardoQuerasma, AntonyLopes, Eduardo, BrunoAlves, RicardoCarvalho, Eliseu, JoaoMoutinho, Vierinha, DaniloPereira, AndreGomes, Eder, Rafa Silva’lı Portekiz, adını tarihe altın harflerle yazdırdı.
Paris’in göbeğinde Stade de France’de Teknik Direktör FernandoSantos’un Portekiz’i, “Avrupa’nın en büyük horozu biziz” diye haykırdı tüm dünyaya…
Mantık çürüten Portekiz, hem sahanın hem gönüllerin şampiyonu oldu.
Ne diyelim 80 milyonluk Türkiye olarak yüzde 99’umuzun Avrupa Şampiyonu olmasını istediği Portekiz şampiyon oldu.
Teşekkürler gönüllerin şampiyonu Portekiz. HerzlichenGlückwunschPortugal (Tebrikler Portekiz)….