DOĞUTÜRK
2017-04-13 12:22:25

CUMHURBAŞKANLIĞI SİSTEMİ VE ANAYASAYA DAİR -2-

Zeynep POLAT

z-y-n-p-25@hotmail.com 13 Nisan 2017, 12:22

Söyledik, yine söylüyoruz !!!

16 Nisan halk oylaması, AK Parti'nin, seçim uygulaması değildir...

16 Nisan halk oylaması, Recep Tayyip ERDOĞAN'ı başkan yapmak uğruna düzenlenmiş bir uygulama da değildir...

Cumhurbaşkanlığı sisteminin, tercih edilmesinin öncelikli nedeni, mevcut yapının sistem krizi doğurmasıdır.

Türkiye, darbe anayasaları sonucu oluşturulmuş vesayetçi bir yönetim sistemine sahiptir.

1961 Anayasası ile kurumsallaşmaya başlayan bu süreç, 1982 Anayasası ile bürokratik oligarşiye dönüşmüştür.

Bu anayasayla oluşturulan vesayet kurumları, demokratik iradeyi, anti-demokratik yöntemlerle baskı altına alan mekanizmalar oluşturmuştur.

Vesayet kurumlarının baskı ve kontrolü altında, işlerliğini sürdüren parlamenter sistemin genel özelliği, istikrarsız hükümetler, askeri müdahaleler ile ekonomik ve mali krizlerdir.

Parlamenter sistemin, gelişen Türkiye’nin ihtiyaçlarına ve çağın gereklerine ayak uyduramadığı açıkça ortadadır.

Yeni anayasa arayışlarının söz konusu olduğu bu dönemde, sürekli istikrarsızlık ve kriz üreten parlamenter sistemin değişmesi noktasında, Cumhurbaşkanlığı sisteminin varlığı önemli bir fırsattır.

Aslında, 1982 Anayasası oluşturulurken güçlü bir Cumhurbaşkanlığı makamının hazırlanmasıyla, başkanlık sistemine doğru giden ilk adım atılmıştır.

2014 yılında Cumhurbaşkanının ilk kez halk tarafından seçilmesiyle de ikinci önemli adım atılmıştır.

Cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesiyle, halka hesap veren ve buradan aldığı meşruiyet ile yetkilerini kullanan bir Cumhurbaşkanlığı makamı ortaya çıkmıştır.

Cumhurbaşkanlığı sisteminde, meclisin tansiyonuna bağlı hükümetlerin, bürokrasiye egemen olmakta zorlandığı parlamenter sistemin aksine, karar alma mekanizmaları çok daha hızlı ve verimli çalışır.

Etkin bir yönetimle birlikte hızlı ve kolay karar alabilmek, ülkenin çok daha güçlü bir şekilde kalkınması sağlar.

Cumhurbaşkanlığı sistemi,tek başlı güçlü bir yürütme ile, 1982 Anayasası’nın yasamayı zayıflatan ve siyaset üzerinde vesayet oluşturan hükümet sistemini demokratikleştirecek, istikrarlı ve etkin bir yönetim sağlayacaktır.

Yeni hükümet sistemi, Türkiye Cumhuriyeti’nin demokratik, laik ve hukuk devleti olma niteliklerini güçlendirecektir.

Ekonomik gelişme de, siyasi istikrarla doğru orantılıdır...

İdari boşluk veya siyasi istikrarsızlık yatırımcılar için belirsizlik demektir...

Ülkemiz başarısız koalisyonlar sebebiyle sık tekrarlanan seçimlerle defaatle hükümetsiz kalmış ve istikrarsızlığa mahkum bırakılmıştır.

Cumhurbaşkanlığı sisteminde, hükümet kuramamak veya koalisyon gibi durumlar yaşanmamaktadır.

Cumhurbaşkanlığı sisteminin amacı, demokrasi ve hukuk devleti ilkesini yenilemek ve güçlendirmektir.

1961 ve 1982 anayasaları ile milli irade üzerinde baskı kuran ve siyasette, demokrasi dışı müdahalelerin odağı olan bürokratik vesayet yapılarının son zerrelerini ortadan kaldırmaktır.

Millet iradesini, vesayet kurumlarının baskısından kurtararak, demokrasi ve hukuk devletini hayata geçirmenin önündeki engelleri kaldırmak, Türkiye’yi hakkı olan muasır medeniyetler seviyesine çıkaracaktır.

Cumhurbaşkanlığı sistemine gerekliliğin en önemli nedeni ise, FETÖ gibi ihanet çetelerinin bu devletin içinde yeniden yapılanmaması için mevcut sistemde, FETÖ'nün, PKK'nın, ya da onların uluslararası destekçilerinin finanse edeceği partilerin, bir gün hükümet ortağı olma ihtimalini sonsuza kadar, ortadan kaldırmasıdır.

16 Nisan, devletin gerçek sahibinin millet olduğu, yeni ve güçlü Türkiye'nin kapılarının sonsuza kadar açılacağı tarihi gündür...

Bu tarihi günde, Erzurum'a yakışan ise, EVET mührünü, güvenle vurmaktır...

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.