Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 21 Mart ‘ta başlattığı ve kendilerinin de içerisinde imzalı mektubunun yer aldığı ‘Karaçam Tohumu’ bulunan zarflar nihayet sizler gibi bizlere de ulaştı.
Gerçi, PTT’nin bilinçsiz dağıtım elemanları bu zarfları bizim apartman girişinde bulunan kalorifer peteğinin üstüne tomarla bırakmış; Malum Erzurum’da hala akşam saatlerinde kaloriferler yandığı için umarım tohumlar sıcaktan zayi olmamıştır.
İster siyasi, ister Büyük Türkiye Sevdalılığı olsun kendi adıma, proje ve sunum dört dörtlük.
“Milletimizle Birlikte Daha Yeşil Türkiye” sloganı, T.C. Orman ve Su İşleri Bakanlığı’nın gönderisi ile soyad adresimize ulaşan mektupta, İSPİRLİ Ailesi’ne “Mutlu, huzurlu ve sağlıklı bir ömür” dileyen Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “En kalbi selamları” na kişisel olarak aynı duygularla sevgi saygılarımızı iletiyoruz.
Mektupta, 16 yılda her alanda 3,5 kat büyüyen Türkiye’nin 2023 vizyonuyla daha çok büyük hedeflere doğru kararlılıkla ilerlendiğine dikkat çekilerek, Orman ve Su İşleri Bakanlığı’nın yatırım ve çalışmalarının altına haklı gururla imza atılıyor.
Mektup içerisinde ayrıca, Bakanlığın son 15 yılda yaptığı çalışmaların ana hatlarıyla anlatıldığı 10 sayfalık, Erzurum’daki yatırımların görsellerle vurgulandığı broşürler yer alıyor.
Erzurum broşüründeki manşette, “Erzurum’un İçme Suyu Mes’elesini Kökten Çözdük” deniliyor.
Mektup içerisinde bulunan ana materyal “Karaçam Tohumu” nun konulduğu mini zarfın arka yüzünde “Tohumlarınızı küçük çocuklardan uzak tutunuz ve yutmayınız” uyarısıyla birlikte, tohumun çimlendirme toprakla buluşturma yöntemi anlatılıyor.
Deniliyor ki; “Tohumunuzu bir gün suda bekletiniz. Küçük bir saksıyı toprak ile doldurunuz. Tohumlarınızı toprak üzerine serpiniz ve 4 mm kalınlığında toprak ile örtünüz. Toprak nemini kaybettikçe sulama yaparak çimlenmesini sağlayınız. Fidanınızı bir yıl boyunca baktıktan sonra kurumsal veya orman arazisine dikebilirsiniz.”
Bu uygulamayı özellikle çocuklarımızla birlikte yapacağız.
Ancaak, inşaallah oluşturacağımız bu fidanları hangi kurumsal alana ya da orman arazisine dikeceğiz?
Orman müdürlüklerinin bu konuda bir çalışmaları var mı?
Bi dünya masrafla yurt dışından ithal ağaç getiren, imar çalışmalarında yeşil alan yerine karşı ya da bitişik binalara şakır şakır ruhsat veren, yıllardır ağaçlandırılmaya çalışılan Palandöken’nin burnunun dibine kadar yapılaşmaya izin veren belediyeler bu konuda ne gibi hazırlık içerisinde?
Erzurum’un şehir merkezinin adeta akciğeri olan üniversite arazisindeki ağaçlar, çamlar habire kesilip bakımsızlıktan kaderine terk edilmiş durumda iken, biz bu tohumları nereye dikeceğiz?
Şahsen ben, çimentoyla beton üretimi yapan bir tesisin hemen yanı başında yer alan Orman Müdürlüğü’nün fidanlığına bu fidanlarımı vermem!
Erzurum’un kuzey, güney, doğu ya da batı ilçelerindeki yerleşim alanlarında ağaç kültürü malum. Hem iklim hem de sosyo-kültürel anlamda hayli zengin olan kuzey ilçelerinde ne yazık ki kurulan HES’ler ile vadilerde kurutulan ve yok edilen ağaçların yerini doldurabilecek miyiz?
Son bir cümle, uzmanlar dahi iyi bilir ama Erzurum’a “kara çam tohumu” yerine karasal iklim ve soğuğa daha dayanıklı olan “sarı çam tohumu” gönderilemez miydi?
Her şeye rağmen, projeye cani gönülden destek veriyor ve tohumlarımı suyla buluşturuyorum…
Haydi Bismillah!