Ülkemizin ve Milletimizin son yıllardaki en öncelikli gündemi şüphesiz İstiklaline ve İstikbaline iradesi üzerinden yapılan harici ve dahili ihanet sarmalı iken,
Sosyal ve ekonomik travmaya dönüşebilecek yansımaları ile yeni dünya düzenini sağlamaya çalışanların turuva atı mahiyetindeki virüs salgını da millet gündeminde önceliğini almış ve biz siyasetçilerden öncelikli beklentisi Adalet, Ekonomi ve Demokrasi öncelikli Reformların olduğu bir gerçektir.
Yakın dünya siyasi tarihinde cereyan eden, savaşlar, darbeler, ihtilal ve olaylarında ötesine geçip,kitlesel tahribatları ve bedelleri ile ; Asıl darbeyi virüs turuva atı bütün dünyaya ve insanlığa yapıp can ve geçim derdi ile tüminsanlığı evine bir nevi hapsetmişken;
Dost acı söyler ama, özellikle Demokrasi, Ekonomi ve Adalet anlamında reformlar yapmayı murad edinen ve olağanüstü şartlarda ülkenin ve milletin istiklalini, istikbalini ikame etmeye çalışan yöneticilerimize seslenmek istiyorum.
Rahmetli Aliya İzzet Begoviçin bizlere tarihi vasiyeti olan;" ONLAR BİZİM DÜŞMANLARIMIZ.! ÖĞRETMENLERİMİZ DEĞİL.! UNUTMAYINIZ Kİ.! SAVAŞ ÖLÜNCE DEĞİL.! DÜŞMANA BENZEYİNCE KAYBEDİLİR.!” nasihatını unutmayalım lütfen.
Sizlerin dahili ve harici olaylara, baskılara, ihanetlere rağmen kaşıkla topladığınızı kepçe ile dağıtan, emeklerinizi, samimiyetlerinizi, fedakarlık ve özverilerinizi hunharca harcayanlar, süistimal edenler, şahsi ve siyasi emellerine kuban edenler,
Sizlere yalakalık ve askerlikte sınır ve hudut tanımayıp, ama aslında uygulamaları ve yaşantıları ile sizleri telin edenler, mücadelenizi baltalayanlar, millet tarafından haklı davanızın ve mücadelenizin anlaşılmasının, algılanmasının önüne set çekenler,
Sizler adına hüküm koyup, sizin adınıza adaletsizliği, ekonomik ve sosyal dengesizliği, demokrasi dışı tutum ve davranışı sizlere mal edip, kendi ikbal ve koltuklarını korumaya çalışanlara özellikle dikkat ediniz,
Yerel seçimler öncesinde yapılan politika ve strateji hataları bu günlerde tekerrür etmeye başlamış olup, sunni gündem ve yayınlar ile hedef tahtasına koyulmaya çalışılan siyasi figürlere koyulan tepkiler, tavırlar onları büyütmenin dışında hiçbir şeye fayda sağlamadığı gibi, haklı davamızın ve mücadelemizin asli mecrasından ve menbasından uzaklaştırmaktadır, manipülasyon ve ajitasyonla görevli figüranlara dikkat edilmelidir.
Yerinizde olsam bu tür suni gündemlere dair sizlere akıl hocalığı , tv ve gazetelerde sizler adına ahkam kesen akıl tutulması içerisindeki kişileri bir daha gözden geçiririm , milletin öncelikli gündemlerine ve çözüm yollarına odaklanıp bu tür art niyetli sunni gündemlere takılıp kalmayınız.! bu yöntemlerle sonuca ulaşmak mümkün değildir.
Hala sunni ve ilkesel olmayan gündemler ile mevcut durumdan siyasi paye çıkarmak millet nezdinde pirim yapmamaktadır özellikle heveslilerine duyurmak isterim.!
Yaradılanı yaradandan ötürü hoş ve mazur görmek bizim , demokrasi açısından en tesirli inanç temelimiz olup, İnsanları eyleme ve toplumsal bedele dönüşmemiş düşünce, zihniyet ve aidiyet koşullarından dolayı, potansiyel suçlu görmek, onlara yönelik ön yargılı tecrid ve müeyyide uygulamak ne İnsanidir.! Ne de İslamidir.! Bu minvalde demokrasi ve hukuk dışı uygulama ve yargılamalara süratle son verilmelidir.
Özellikle geçmişte devlet ricalinin destek ve teveccühü ile işleyişinde ve güçlenişinde katkı sağladığı ve sonrasında terörize boyutları ön plana çıkmış unsurlara alet ve kullanılmalarına, doğrudan ve dolaylı yoldan sebep olunduğu insanların devlet”ten ve milletten tecrid ve sorgulamalarının, yargılamalarının kıldan ince kılıçtan keskin adalet terazisinde ve adalet kararları birliğine göre yapılması ve uygulanması toplumsal bir beklenti olduğu gibi, ard niyetli siyasi iklimlerin suistimal ve istismar ederek güçlenmesini ve filizlenmesinin de engellenmesi olacaktır ki bu minvalde dikkate alınmalıdır.
Adaletin suçun şahsiliği ilkeleri ışığında tecelli edip, kullanılma, aldatılma, suistimal ve istismar edilmelerinden dolayı terör örgütleri ile iltisakı ve ilişkisi bağı kurulanların, eyleme ve ülkemiz ve milletimizi için bir bedele dönüşmemiş olanların yargılanmalarına, tutuklanmalarına, tecrid edilmelerine süratle son verilmeli dahili ve harici istismar ve süistimal fırsatçılarının bataklığı kurutulmalıdır.
Ülkemizin, İdlip’ten Karabağ’a, Akdeniz’den Karadeniz’e, Avrupa’dan Asya’ya kadar geniş bir coğrafyada İstiklal ve İstikbal mücadelesi verirken, Bu mücadelenin arkasında Millet birlikteliği ve desteği hayati öneme sahip olup, bu hassas dönemde birlik ve beraberlik dilinin, hoşgörüsünün ön plana çıkarılması elzemdir.
Son yıllarda olağan üstü şartlarda idare edilmeye çalışan milletimiz, pandeminin ağır sosyal ve ekonomik tahribatları ile, Sosyal ve Ekonomik denge maalesef bozulmuştur, milletin asli önceliği gündemi de budur.
İşverenler ve iş görenler arasında, yönetenler ve yönetilenler arasında, sosyal ve ekonomik dengesizlik, kazanç ve ücretlerde ki uçurum oranında ki farklılık, yöneticilerin birden fazla görev ve sorumluluklar üzerinden kaynaklanan, statü, sorumluluk ve kazanç dengesizliği, yapılandırılarak acı reçeteye öncelikli tabi tutulmalı ve dengesizlik giderilmelidir.
Şeffaflık, Hesap verebilirlik, Denetlenebilirlik, Devlet ve Millet işbirliği ile, resmi görevli ve vatandaşlardan müteşekkil oluşturulacak kurumlar tarafından takip ve yürütülmesi gerekliliktir.
Aslında her nevi maddi ve manevi sorunlarımızın kaynağı Eğitim meselemiz olup, öncelikli ve ivedi reformlar arasına, Tamamen yerli ve milli insan felsefemiz doğrultusunda yeniden yapılandırmamız ve köklü reformlar ile sistemize etmemiz gereken Milli Eğitim Sistemimiz A dan Z ye reform edilmelidir.
Kamu Denetçiliği, Tüketici Denetçiliği, Üretici Denetciliği, Yargı Denetçiliği velhasıl bütün kamu ve özel kuruluşları denetleyecek, Devletten ve siyaseten, bağımsız, liyakatın, ehliyetin ve adaletin temsilcisi kişilerden müteşekkil denetleme birimlerinin bütün kurumlar uhdesinde, devlet ve millet görevlilerinden oluşturulması ve işlevselleştirilmesi elzemdir.
Sosyal yardımlaşma ve Dayanışmayı, Zenginden- Fakire, Kazanandan- Kazanamayana, Üretenden-Tüketene, Tok'dan-Aç'a yönelik bir sistematiğe bağlanması, yüksek kazanç sahiplerinin vergi yükü artırılarak düşük kazanç sahiplerinden hiç vergi alınmaması Sosyal Adaletli Devlet olabilmenin gereğidir.
Doların, rezerv para niteliğinden çıkarıp, döviz üzerinden anlaşılan yatırımlar TL'ye çevrilmeli, bankalardaki hesaplar üzerinden, döviz spekülatörlerinin manüpilasyonları ile ekonomik dengelere darbe yapan dahili ve harici hainler, teşhis ve millete teşhir edilmeli, terör suçundan yargılanmalarının hukuki zemin yasalaştırılmalıdır.
Kamu kurum ve kuruluşlarının harcamaları süratle daha disiplinli denetime tabi tutulup, gereksiz, zamansız yatırımlar ve israf süratle ortadan kaldırılmalıdır. Özellikle üretim ekonomisi ülkenin her sathına ve insanına eşit ve adil koşullar ile teşvik ve destekler aktarılmalı, sübvanse edilmelidir.
Sosyal, Ekonomik ve Adalet reformları ile Devletimizin ve Milletimizin ali menfaatleri adına her zaman içebileceğimiz acı reçeteyi, özelliklere, emeklilere, asgari ücretlilere ve yine açlık sınırında kazancı olan kesimlere içirmeden, yüksek kazanç sahibi olanlara yansıtılması, yüksek gelir ve maaş alanların maaşları yeniden düzenlenip düşük maaş alanlar ile aradaki uçurum giderilmelidir.
Sürekli vatandaşın içinde, milletin temiz vicdanının sesini dinlemeye, analiz etmeye çalışan ve sizlerle dava, mücadele ve kader birlikteliğini yaşayan ve sizlere yalakalık ve uşaklık etmekten, sizleri aldatmaktan, kandırmaktan, süistimal ve istismar etmekten ALLAH'a sığınan bir evladınız, kardeşiniz olarak, teşhis ve tavsiyelerimizin dikkate alınması dileklerimle...
CUMANIZ MÜBAREK OLSUN..!
Selam saygı dua…