Seçim akabinde her kesimden sosyal ve sanal alemde siyasi değerlendirmeler tarafların algı düzeyleri ve enformasyonları çerçevesinde hala daha devam ediyor.!
Herkes kendini mazur gösterecek İnce matematik hesaplarla başarıyı içselleştiriyor
ihanet odağı tarafın başarısı üzerinden diğerlerini başarısızlık ve ihanetle nitelendiriyor.!
İktidarı ve muhalefeti ile kendi lehlerine devam ettire bilecekleri veya kazanabilecekleri uygun siyasi atmosferi değerlendirememenin içsel sorgulamasından ziyade başarılıyız iddiasında birbiri ardına yarışa giriyor.!
Toplumun üst aklı ve vicdanı ile dalga geçer gibi başarısızlığı millete veya birbirlerine havale etme garabeti ile birileri hala daha çırpınıyor.!
İslami ve ırki hassasiyetlerin, süistimal ve istismar eşliğinde taasubiyetle şahsi ve siyasi menfaate dönüştürülme adına ülkenin ve milletin milli ve manevi menfaat ve değerlerinin heba edildiği bir seçim süreçi izleniyor.
Ve nihayetinde seçim satı mahalinde kozlar paylaşılıp herkesimin ders alması gereken bir sonuçla yüzleşiliyordu.!
Siyasiler Aritmetik zeka jimnastiği ile başarılı oluşlarını züğürt tesellisi formunda dile getirirken, siyasi taraftarlar ise çuvaldızı bir başkasına batırabilmenin hezeyanı ve heyecanı ile dostluklara, arkadaşlıklara, kardeşliğe zarar verecek boyutta birbirlerine hakeret ve ihanet yaftası saldırıyor, suçluyor,
Eleştiri ve sorgulamanın dozu küfre, hakarete varacak boyutta seviye düşürülüp, içi boş sloganlar ve semboller eşliğinde ahlak, inanç ve değerler , şahsiyetler alenen her yaştan ve cinsten insanın gözü önünde ayaklar altına alınıyor.!
Süreç şahsi tatmin ve körler sağırlar misali kendi kısır çevrelerine rüşt ıspatlama kısır döngüsü ile asli mecrasından maalesef ki uzaklaştırılıyor.!
Gönül verdiğiniz siyasi hareketlerin idarecileri ülke şartları çerçevesinde uzlaşma kültürünü ortaya koyarak bir araya gelebilecekleri bir zeminde bizler bir birimizden kopacak, ötekileşecek, aykırılaşacak bir kine, öfkeye, kavga ve kaosa sürecin figuranları olarak birbirimizi sürüklüyoruz.!
Sizleri bu tartışmalara sürükleyen seçim sonuçlarının aslında sebep ve sonuç ilişkisi ile anahtar kelimeleri olarak :
-Mütedeyin Müslüman Kürtlerin “Nankörlüğünün”,
-Düşmanımın düşmanı benim dostumdur felsefesi ile yaşamını tanzim eden paralel yapının “İhanetinin”,
-Paralel mücadele ile geçiştirilmeye çalışılsa da millet vicdanında ve dimağında aklanmamış olarak kalan “ Yolsuzlukların”,
-Kamu ve özelde hakkı ve haddi aşmış “İsrafın”,
- Bürokraside liyakat ve ehliyetin aksine “keyfiyet ve yandaşlığın”
-Siyasi iktidar alternatifsizliğin vermiş olduğu “Şımarıklık ve rehavetin,
- Milletin “mahkumiyet ve mecburiyetinin“ iktidar ve muhalefet algısına belirleyici olduğu ve sonuçlarına sirayet ettiği bir seçim akabinde
Demokratik teammüller ve yöntemlerle kazanılmış bir başarı olmasa da, üzerinde, kanın, gözyaşının, yetim ahlarının uhrevi ve dünyevi veballeri sırtlarında olacak ve asla da ihya olamayacakları bu seçimin tek galibi maalesef ki HDP dir.
Tabiki, her türlü iktidara alternatif olabilecek sosyal, siyasal ve ekonomik zeminin müsait olmasına rağmen, İktidara alternatif olmayı hedef koyamayıp iktidarı düşürebilmeyi başarı olarak görenler ile.!
Siyasi alternatifsizliğin, ekonomik hırs, şevhet ve israfın, adalet ve kalkınmada çifte standardın, yolsuzlukların, bürokraside liyakatsızlığın ve ehliyetsizliğin vermiş olduğu vebal ve rehavetle, bu milletin kendilerine mahkum ve mecbur oldukları kanısının yol açtığı şımarıklıkla bütün illerde oy ve güven kaybını birinci parti oldukları tesellisi ile başarılı görenleri bağlamamaktadır.
Bölücü emellere ve zihniyete sahip bu partinin meclise girmesi üzerinden bir birlerine insafsızca suçlamalar, yapan, olmadık hakaretleri reva gören, en yakın dostluklara ve arkadaşlıklara bile seviye koyan arkadaşlara özellikle hatırlatmak isterim ki ;
Bu zevatlar ilk kez 1991 yılında günümüzdeki CHP nin varisi olduğu SHP ile ittifakla 18 milletvekili ile meclise ta o dönemde girmişler, ve günümüze kadar da muhtelif yıllarda yasaklı olmaları dışında yaklaşık 20 yıldır da çeşitli parti isimleri altında meclistedirler.!
% 10 barajını ilk kez aşarak meclise girmelerinin temeli ve sebepleri sadece günümüze ait olmayıp sebeplerini ise son yüzyılın ve yeni çağın sosyal, siyasal, demografik, kültürel ve ekonomik olay ve olguları çerçevesinde aranması ve sorgulanması gerekmektedir.!
Suçu ve suçluyu aramak gerekliyse Türkiye Cumhuriyetinin kuruluşundan günümüze kadar görev yapan iktidarı ve muhalefeti ile ve toplumun her kesimi ile bir vebal ve sorumluluğu söz konusu olup bu özeleştiri ve sorgulama süzgecinden de herkes kendisini sağlıklı olarak geçirmelidir.!
Velhasıl bu çorbada hepimizin payı var .! vesselam.!
Açılım politikalarını özellikle doğu ve güneydoğu Anadolu’da terör ve aşiret guruplarınca süistimal ve istismar edilen hak ve hukuklarının bir taraftan devletin ana şefkati karşılanması, rehabilite edilmesi sağlanırken,
Diğer taraftan devletin dosta güven düşmana korku salan bir baba otoritesi ve kontrolü ile mütedeyin müslüman kürtlere güven aşılayan, bölücü kürtlere ise korku salan bir mekanizmayı, dengeyi kuramayarak,
Bölgeyi ve bölgede yaşayan her kesimden insanları uluslararası bir proje olan PKK nın ve onun siyasi sözcülüğünü ve temsilciliğini yapan siyasi organizasyonlarının insafına, tehdidine, baskısına bırakarak bu çorbada payınız var.?
Aleni terrorize siyasi ve silahlı faaliyetlerde, söylemlerde, eylemlerde bulunanları siyasi ve bölgesel muhatap alarak, vermiş oldukları bölücü mücadelenin, kürtlere verilmiş haklarla özdeşleşerek meşruiyet kazanmalarında ve bütün bölge halkı nezrinde itibar kazanmalarına yol açacak bir pirim kazandırma ile bu çorbada payınız var.!
İnsan olmanın gereği olan sosyal ve içtimai yaşam koşullarının bölgeye ulaşmasını sağlamak üzere yapmış olduğunuz küçümsenemeyecek hizmet ve yatırımları bile silahlı ve siyasi terrorize grupların hakedilmiş bir zafer olarak hanelerine yazma şımarıklıklarına sebep olarak bu çorbada payınız var.!
Demokratik Açılım Politikasını, sadece kürtlerin sisteme entegre edebilmek endişesi ve siyasi rant kaygısı ile bölücü emelli siyasi ve silahlı temelli terrorize şahsiyetsizlere kürt halkı nezrinde itibar yükleyerek açılım politikasını siyaset üstü hayati bir mesele kıvamında milletin her kesiminin sorumluluk hissedeceği ve paylaşacağı bir Milli Mütekabat Projesine dönüştürememekle çorbada payınız var.!
Milliyetçiliği; beşeri labratuarlarda itina ile üretilmiş biyolojik kan ve soy ırkçılığı ile karıştırıp, asl olan milliyetçiliğin kültür milliyetçiliği olması gerekliliğinden uzaklaşıp,
Kendinden olmayanlara etnisiteye dayalı ırki bir üstünlük ve hakimranlık edası ile yaklaşan, inkar ve tecrit söylem ve politikaları ile yok sayıp, küçümseyip, hakir ve hor gören ve bu yolla nühans farklılıklarını süistimal ve istismar ile bir kimlik ve millet bilincine, şuuruna taşımaya çalışanların ekmeğine dolaylı yoldan da olsa yağ sürenlerin bu çorbada payı var.!
Türk milliyetçisi olarak her kesimden insanları bir üst kimlik sevecenliği, babacanlığı ile kucaklayamayan, birlik ve beraberliğinin, sosyal, siyasal, kültürel ve demografik, ekonomik ifadesi olamayan,
Bölge halkının haklı yada haksız problem ve çıkmazlarına askeri ve siyasi müdahalenin dışında,makul karşılık bulabilecek alternatif çözümler üretemeyen,
Demokratik açılım politikasına milli ve üniter hassasiyetlerle başından seviyeli kalıp, gerek akil adamlar keşmekeşliğine, gerek meclisteki kurulan komisyonlara mütedeyin, ilim ve din adamları ile, sosyolog ve entellektüelleri ile, kanaat önderi siyasi şahsiyetleri ile sürece dahil olmaya çalışıp,
Eğer söz konusu kürdün problemine çözüm üretmek ise kürt benim soy, kültür ve din kardeşim bu mesele bu milletin meselesi ise bende varım diyip bölücü emellere rahatlıkla ket vurabilecek, bu süreci asli mecrasından ve menbasından uzaklaşmasına engel olabilecek biz Türk Milliyetçilerinde dolaylı yoldanda olsa bu çorbada payı var.!
Evet ey Müslüman Kürt kardeşim;
Kardeş halklar arasında kin, kan ve öfke tohumunu ekmeye ve hadiseyi kan davasına dönüştürmeye çalışan PKK terör örgütüne karşı kayıtsız kalarak bu çorbada payınız var.!
Bölünmek istenenler olarak bölmek isteyenlere karşı en kararlı ve sert tavrı neden ortaya koyamayarak, bu kanın durması için haklarının ve hukuklarının aranması bahanesi ile ortak namus ve şerefimize göz diken namussuzlara karşı oylarınızla, sukutunuzla, tepkisizliğinizle teveccüh göstererek bu çorbada payınız var.!
Evlatlarınıza sahip çıkamayıp Kürtlükle ve Müslümanlıkla alakası olmayan bir avuç marksisit, Leninist, ateist, dönme devşirme PKK yöneticilerinin oyuncaklığına bırakarak bu çorbada payınız var.!
Ülkemizdeki gayri meşru ve ahlaki suç ve kazanç istatistiklerinde boy göstererek,
PKK nın yurt içi para aklama organizasyonlarına doğrudan veya dolaylı yoldan alet olarak güçlenmesini sağlamakla bu çorbada payınız var.!
Devletin her türlü sosyal ve ekonomik kaynaklarından sonuna kadar yararlanıp, ALLAH devlete zeval vermesin demeyi yüksek sesle onurla seslendirememenizle,
Sizin adınıza nice ocakları söndüren dağdaki köpeklere, sizin adınıza meclisde aşağılaşan, kravatlı teröristlere “yeter artık bizim ,sizin meseleniz gibi bir derdimiz yok” diyemiyerek bu çoprada payınız var.!
Bir birimizi cahil bırakan, evlatlarımızı kendi saplantı ve hurefe bilgilerle taasubiyete sürükleyen , belli bölgelerde görev yapmaktan kaçan, insanını hakir ve hor gören, küçümseyen, değerlerini aşağılayan, onları cehalete mahküm ve mecbur bırakıp, açlık ve yoklukla imtihanına sebep olup terör guruplarının sermayesi olmasına dolaylı yoldanda olsa sebep olarak bu çorbada Müslümanlar olarak hepimizin payı var.!
Birbirimizi yaratılıştan potansiyel suçlu görüp, geçmişte atalarının yapmış oldukları suçlarla özdeşleştirip aynı potada suçlu değerlendirip, birbirimize seviyeli kalan, ayrışan , ötekileşen, Mütedeyin Türkün de, Kürdün de, Alevinin, Sünnisinin de velhasıl bir İnancın ve Ağacın dalları olarak her kesin ve her kesimin bu çorbada payı var.!
Bölücülerin zafer naaraları ve şarlatanlıkları çerçevesinde tahrik ve tazyiklere kapılmadan mütedeyin her kesimin bu meseleyi ülke ve millet meselesi disiplini, hassasiyeti ve ehemmiyeti ile dikkate alıp,
Partiler üstü milli bir politika önemi ile bir taraftan devletin anne şefkatini, diğer taraftan devletin baba otoritesi ve disiplinini gerek bölgeye gerek halka gerekse tüm ülkeye ve dünyaya gösterebilecek sosyal, siyasal, kültürel, demografik, askeri ve ekonomik her türlü probleme yönelik önlemler kararlılık ve cesaretle alınması ve uygulamaya süratle geçilmesi,
Ülkesi ve millet ile Müslüman Türk Milletinin yükselişinin ve ilerleyişinin, birlik ve beraberliğinin tek ve öncelikli zaruriyetidir.! Vesselam.!
BİRLİKTE RAHMET AYRILIKTA AZAP VARDIR.! HZ MUHAMMED s.a.v
selam-saygı-dua