Anadolu’nun fethi sırasında Türk akıncılarının su içerken arkalarından vurularak şehit oldukları ve Allah tarafından Balık haline dönüştürüldüğüne inanılan bir göl… Bir açık hava müzesi olan Erzurum’da efsanelere konu olan balıklı gölün gizemi bilim tarafından çözülemiyor. Gölün çevresindeki kayalıkta ise dilek taşları bulunuyor. Yapıştırılan taş durursa dilek gerçekleşir, düşerse dilek olmaz. Ve bu gölün bulunduğu köyde romatizma hastalığı olan tek bir kişi bile yok..!
Erzurum’un merkez üç ilçesinden birisi olan Aziziye’nin (Ilıca) Söğütlü mahallesinde bulunan esrarengiz göl, kent merkezine 20, Aziziye ilçesine 5 kilometre mesafede. Yarımşar saat aralıklarla bu göle belediye otobüsleri (B-5) çalışıyor. Özel araçla 15 dakikalık mesafede bulunan esrarengiz gölde bulunan balıkların sırtları kızarık şekilde. Bu göldeki balıkları tutmak kesinlikle yasak. Ve ölen balıklar özel bir mezarlığa defnediliyor.
Bilim insanlarının cevap veremediği gölün olağanüstü bir başka özelliği ise suyunun kaynağının olmaması..! Suyu temizlenmek için göl boşaltılsa bile su kendiliğinden yükselmeye başlıyor. Hava ne kadar soğuk olursa olsun gizemli bu göl donmuyor. Buna karşın çevresindeki akarsular donuyor. Ve suyun sıcaklığı hiçbir zaman 18 derecenin altına düşmüyor. Suyun aktığı 4 kilometrelik yolda da hiçbir su donmuyor..!
Söğütlü balıklı göldeki yaralı balıklarla ilgili onlarca efsane var. 1974 yılında yapılan Kıbrıs barış harekatı sırasında gölde balık kalmadığı, harekatın bitmesiyle balıkların ortaya çıktığı ve hepsinin yaralı olduğu anlatılan efsanelerden sadece birisi. Bir başkasında ise, bir adam tuttuğu balıkları kızartmaya başladığında, kızaran balıklar tavadan kaybolur. Adam gördükleri karşısında hayrete düşer. Korkudan göle kadar gider. Balıkların sırtları kızarmış şekilde yüzdüğünü görür. O günden sonra bu balıklar kutsal sayılır ve hiç kimse bu gölden balık tutmaz.
Gizemi, olağanüstü özellikleri, yaralı balıkları ve efsaneleriyle balıklı göl Söğütlü de. Söğütlü Ilıca’da. Ilıca ise Erzurum’da…
Karar sizlerin…