Futbolun ne kadar enteresan bir spor dalı olduğunu Cumartesi günü bir kez daha gördük. Futbol nankördür, bazen çok iyi oynarsın ama kazanamazsın. Bazen de kötü oynarsın, şansında yanında olur maçı kazanır, üç puanı alıp koyarsın cebine… Kazanırsan her şey güzeldir. Dört bir yanın toz pembe olur. Taraftar alkışlar, yönetici sırtını sıvazlar. Bu dünyanın her yerinde böyledir.
Hiç kimse sahada neler yapıldığına bakmaz, skor tabelasına galibiyet rakamı yazıyorsa, taraftarın keyfine diyecek yok.
Evet!... Cumartesi günü Büyükşehir Belediye Erzurumspor, Van Büyükşehir Belediyespor’u konuk etti. Evinde bugüne kadar kazanamayan Mavi-beyazlılar, Van’a patladı. Dört gollü bir galibiyet alarak taraftarını mutlu etti. Bu galibiyet öyle anlamlıydı ki, taraftarla barış sağlanırken, bundan sonraki haftalar içinde birlik beraberliği perçinledi. Artık taraftar ilerisine daha umutlu bakarken, futbolcuların özgüveni yerine geldi. Kazım Karabekir Stadı’nda maç kazanamama fobisi kırıldı. Futbolcular olumsuz psikolojiden kurtuldu. Teknik Direktör Taşkın Güngör de, taraftar nezdinde güven tazeledi.
Düşünün ki, Ayvalıkgücü maçında benim hatırladığım 10’a yakın B.B Erzurumspor’un net gol pozisyonu vardı. İlk hafta maçı olması nedeniyle de, karşılaşma büyük bir heyecana sahne oldu. Tribünlerde 8 bin dolayında taraftarın olması da maçın ayrı bir rengiydi. Heyecanı yüksek müsabakada Erzurum ekibi farklı kazanması gereken maçı şanssız bir golle kaybetti. Taraftarı olay çıkardı, seyircisiz oynama cezası geldi, Erzurumspor’a…Müthiş bir futbol, yenilen şanssız bir golle mağlubiyetle sonuçlandı.
Ama Cumartesi günü Mavi-beyazlılar işi şansa bırakmadı. Bir an önce galibiyet golünü bulup, kendisini rahatlatmak istiyordu. Buna rağmen Taşkın Güngör’ün saha kenarından oyuncularını dikkatli olması için sık sık uyarması da dikkatlerden kaçmadı. Taşkın hoca, skor ve oyun üstünlüğünü ele aldığı dakikalarda şansız bir golü kalesinde görüp, yine ‘Eyvah’ dememek için tedbiri elden bırakmadı. Orta sahayı müsabaka boyunca kalabalık tuttu. Hazırlık maçlarındaki performansının dışında Emre Yüksektepe’yi ilk kez bu kadar hareketli ve üretken gördüm. İyi oynarken talihsiz bir sakatlık geçirip oyundan çıktı. Sefer Sever’e tam hayıf biçtiğim dakikalarda öylesine kritik bir gol attı ki, üçüncü golle rakibin gardı tamamen düştü. Sefer maç boyunca sahada kaçak dövüşçüler gibi bir görüntü sergiledi. Ancak topu her aldığında da olumlu işlere imza attı. Deniz Sert bir asist bir de gol atarak özgüven kazandı, gol orucunu bozdu. Yasin Yener de bir asist bir golle görevini en iyi yapanlar arasında yer aldı. Sağda Cebrail, solda Doğa ile B.B Erzurumspor, Van spor önünde sorun yaşamadı. İbrahim, diğer maçlarına göre defansta iyi oynadı. Kaptan Fatih’in zaten kalitesi tartışılmaz. Kaleci Anıl’a pek fazla iş düşmedi. Onun için Anıl’la ilgili düşüncelerimiz bundan sonra göstereceği performansa kaldı. Orhun Öztürk’ü ise geldiği günden beri ilk kez bu kadar beğendim. Hareketli ve kendine güvenen hareketleri ile göz doldurdu. Oyuna sonradan giren tecrübeli yıldız Mikail Üzümcü, jenerikli bir frikik golüyle alkış aldı. Aykut Çakay ve Yılmaz da, iyi giden bir günde farklı galibiyet anında kısa sürede olsa sahada olmanın gururunu yaşadı.
Konuk Van Büyükşehir Belediyespor için düşüncelerim, bir kere burada daha önce gelen takımlardan eksileri yok, hatta fazlası var. Bir kere fizikli futbolcuların çokluğu kırmızı-siyahlı takımın şansı. Teknik Patron Tarık Daşgün’ün ekibi bakmayın Erzurum’dan dört yediğine, bir çok takımın canını yakar. Özellikle iç sahada Van Büyükşehir Belediyespor’un kolay kolay puan kaybetmeyeceği fikri bende hasıl oldu. Tabi bunda Van taraftarının rolü nasıl olur, onu da bekleyip, takip etmekten başka şansımız yok. Fert olara da Van’ın iyi futbolcuları var, bunu Cumartesi günü çıplak gözle gördük ve izledik. Mesela sakatlanıp oyundan çıkan Emrah Tacir, Murat Berge ve Galatasaray patentli Anıl Dilaver gibi…
Cumartesi günkü maçta B.B Erzurumspor farklı galip geldi. 4-0’lık galibiyette taraftar büyük rol oynadı. Soğuk havaya rağmen, sayıları az ama yürekleri büyük olan taraftar topluluğu vardı, tribünde… Dadaşlar Grubu’nun şefliğinde iyi bir orkestra çıktı, sahneye… Bine yakın taraftar doksan dakika susmadı. Ve futbolcuları destekledi. Maç öncesi, devre arası ve müsabaka bitiminde takıma ve B.B Erzurumspor’a bağlılığını gösterdi. Kişilerle işleri olmayan taraftarın tek gayesi mavi-beyazlı renklerdi. Taraftar Cumartesi günü başarılı bir sınav verdi. Kırmadan dökmeden ve sabırlı bir şekilde takımı destekleyince de muhteşem bir galibiyet çıktı ortaya… Dadaşlar grubunu özverisinden dolayı tebrik ederken, bundan sonra tribünlerin dolmasını temenni ediyorum. Sonuçta Cumartesi günü bir yandan maçı izlerken, diğer yandan da gözümü hiç tribünlerden ayırmadım. Benim için galibiyet bahane taraftar şahaneydi. Kalın sağlıcakla…