Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde düzenlenen 35. İl Müftüleri Toplantısı’nda konuştu. Erdoğan konuşmasında, "Bizim hocalarımız inisiyatif almadığı zaman meydan FETÖ elebaşı gibi şarlatanlara, hurafeci cahillere, televizyonlarda sazlı danslı program yapan soytarılara kalıyor" dedi.
Erdoğan'ın konuşmasından satır başları şöyle;
İmamlarımızın cunta heveslilerine aldırmadan milletimizi kıyama çağırması darbenin önemli dönüm noktalarındandır. Darbe gecesi her biri bir Sütçü İmam'a dönüşen din görevlilerinden Allah razı olsun. Biz 15 Temmuz destanı ile iftihar etsek de rabbim bu milleti bir daha böyle bir destan yazmak zorunda bırakmasın.
FETÖ SEBEP DEĞİL, SONUÇTUR!
FETÖ konusundaki özeleştirimizi açık yüreklilikle yapabilmeliyiz. Nasıl olur da böyle şaibeli örgüt mütedeyyin insanların baskı gördüğü zaman gelişebilmiştir? FETÖ bir sebep değil, arızi bir sistemin sonucudur. FETÖ, 1970'lerin ortalarında bünyeye girmiş, 40 yıl boyunca da bünyede gelişmiş habis bir urdur. Nasıl olur da böyle bir örgüt dünyanın 160 ülkesinde nüfus alanı edinebildi? Bu sorulara verilecek samimi, cesur cevapların geleceğimiz adına çok önemli olduğuna inanıyorum. 28 Şubat döneminde imam hatiplerin kapısına kilit vurulması FETÖ'ye arayıp da bulamadığı fırsatları vermiştir. Örgütün serpilip büyümesi asla tesadüf değildir. Bu zat kendisinin peşine takılanlara imam hatiplere gitmelerine izin vermemişti. Çünkü hesap başkaydı.
ŞUNU DA SÖYLEYEYİM: BİZ DE GEÇ KALDIK
FETÖ ile gerçek anlamda mücadele sadece bizim dönemimizde yapılmıştır. Ama şunu da söyleyeyim; Biz de geç kaldık. Bu geç kalışın bedelini de maalesef ödedik. Örgüt en önemli finans ve insan kaynağı olan dershanelerin kapatılmasına cevabı 17-25 Aralık'ta verdi. 2012'den itibaren ülkemizin ne tür saldırılara uğradığını sizler de biliyorsunuz. 17-25 Aralık'tan sonra yürüttüğümüz mücadele olmasaydı 15 Temmuz'un sonuçları daha farklı olurdu.
KÜÇÜK CİHATTAN BÜYÜK CİHATA GEÇTİĞİMİZ DÖNEMDEYİZ
Doğru bildiğimiz, ülkemiz ve milletimizin hayrına olduğuna inandığımız kararları uygulayacağız. Yaşadıklarımızdan ders çıkaracağız. FETÖ'nün can damarlarını kestik, kesiyoruz. Kaçanları yurt dışından getirdik, getiriyoruz. Ama tehlikeyi atlatamadık. Tüm çabalarımıza rağmen FETÖ tehlikenin atlatıldığını söyleyemeiz. Küçük cihattan büyük cihata geçtiğimiz bir dönemdeyiz.Dinimizi istismar eden, evlatlarımızın istikbalini çalan, ümmet coğrafyasında fitne çıkaran bu örgütlerin 1.7 milyar kişilik İslam aleminde yeri yoktur. Sahih İslam anlayışının yayılması için çaba harcamalıyız. Ülkemizin dört bir yanında 140 bin civarında dini görevlimizin olduğunu düşündüğümüzde, böyle büyük bir ordunun herhalde yapamayacağı iş yoktur. Bütün hafızalara sizlerin girmesi gerekiyor.
ÇOK SERT KONUŞTU: HURAFECİ, CAHİL, SOYTARI
Sizler ki milletimizin en çok inandığı, güvendiği kişilersiniz. Halkımız kapısını en çok mahallenin imamına açar. Bir de hanım hocalarımızla bu çalışmaları çok daha fazla yapmalıyız. Yoğun bir çalışmayı bizim gerçekleştirmemiz lazım. Bizim hocalarımız instiyatif almadığı zaman hurafeci cahillere, televizyonlarda sazlı danslı program yapan soytarılara kalıyor.Dinle diyanetle bağlantıları olmayan şahıslar ortalıkta İslam'la ilgili ahkam kesiyor. Atalarımız, doğru yerinden kalkana kadar yalan dünyayı dolaşırmış diyor. Günümüzde yalanın, iftiranın ve fitnenin hızı artmıştır. Bir taraftan kürsülerden bir taraftan da yeni medya araçlarında faydalanmalıyız. İçinde bulunduğumuz dönemde diyanet camiamızın görevi daha da ağırlaşmıştır.
CAMİLERİMİZ SÜREKLİ AÇIK OLMALI
Camilerimizi sosyal ve beşeri hayatın tekrar merkezine oturtacak uygulamalarda bulunmalıyız. Gençlerimizin, çocuklarımızın ve hanım kızlarımızın daha fazla istifade ettiği yerler haline getirmeliyiz. Camilerimizi salt namaz kılıp sonra herkesin dağıldığı mekanlar haline getirmemeliyiz. Camilerimiz sürekli açık olmalı. İlim, irşad ve tebliğ faaliyetlerinde ilhamımızı alacağımız kaynak bellidir.