Artvin karayolu üzerinde yer alan, 1987'de ilçe olan ve 'Erzurum'un sebze ve meyve ambarı' olarak nitelendirilen Uzundere'ye Hidroelektrik Santralı (HES) yapılacağı haberleri ilçede tepkiyle karşılandı. Tortum Şelalesi, Tortum Gölü, Öşvank Manastırı ve Yedi Göller'i bünyesinde bulunduran Uzundere, bölgenin en olaysız ilçelerinden. İlçe, Uluslararası Cittaslow İcra Kurulu tarafından mart ayında 'sakin şehir' seçilmişti.
Tortum Çayı üzerine HES yapılma kararını eleştiren Uzundere Belediye Başkanı Halis Özsoy, şunları söyledi:
ÇED SÜRECİ BAŞLADI
"Uzundere bir cennet, huzurun adı. HES, 12 kilometre boyunca bu nehrin hem yatağını değiştirecek hem de suyun önemli bir kısmını alacak. Tüm zeminlerde mücadelemizi sürdürdük. Hatta bu proje ile ilgili 'ÇED, gerekli değildir' kararı verildi. Türk yargısı böyle bir kararın olmayacağını ispat etti ve Danıştay da bunu onayladı. Fakat şimdi çevresel etki değerlendirme süreci (ÇED) yeniden başladı.
Tortum Barajı, Uzundere Balıklıköyü'nden hemen sonra şelaleye dönüşüyor. Bölge ekolojik öneminin yanı sıra bir su sporları merkezi haline geldi.
SAKİN KENTLİĞİ KALMAZ
HES yapılması, Bakanlar Kurulu kararı ile ilçenin turizmi merkezi ilan edilmesini hiçe sayıyor. Gelirini turizminden sağlayan insanlar, ciddi zarara uğrayacak. Tortum Nehri ulusal parkur alanı. Burada yelken, kano, rafting gibi su sporları yapılıyor. Göçmen kuşların da rotası. HES, ekolojik faciaya neden olacaktır. Halk olarak bu nehir üzerinde HES yapılmasına şiddetle karşıyız. HES yapılırsa Dünya Sakin Kentler Birliği tarafından sakin kent ilan edilen Uzundere'nin sakin kentliği kalmaz. Yörenin ekosistemi bozulduğu için organik tarımsal üretimden elde edeceğimiz gelir yok olacak. Daha doğrusu hem bizim hem de ilçenin geleceği kararır. Dünyanın en hızlı akan sularından biri olan ve adını Türk boylarından alan Tortum Nehrinde kimi zaman 672 metre küp su akıyor."
ONLAR DA TEHLİKEDE
Erzurum'un İspir, Pazaryolu, Oltu, Olur, Şenkaya, Tortum, Narman, Uzundere ile Bayburt ve Arvin'in yer aldığı Çoruh Vadisi Türkiye'nin en önemli havzalarından birisi. Çoğu noktasında mikroklima özelliğine sahip havzada Türkiye'nin en iyi fasulyesi, kırmızı benekli alabalığı ve organik ürünler yetişiyor. Dut pekmezi yapılıyor. Önemli bir konuma sahip olan Çoruh Vadisi de tarih, doğa ve spor meraklıları için bulunmaz bir mekan. Türkiye'nin kuzeydoğusunda yer alan Çoruh Vadisi, boyutları ve tasarımları ile şaşırtıcı, 9. yüzyıl ile 11. yüzyıl ilk çeyreği arasında inşa edilmiş Ortaçağ Gürcü kiliseleri ile dikkat çekiyor. Dünyanın en hızlı akan nehirlerinden biri olan Çoruh Nehri, rafting ve nehir kanosu için ideal bir parkur oluşturuyor. Çoruh Nehri'ne paralel uzanan Kaçkar Dağları da trekking yapanlar için eşine az rastlanır yürüyüş olanakları sunuyor. Çoruh Vadisi ise endemik bitki türleri, kuş ve kelebekleri ile doğaseverlerin gözdesi.
Kaynak: Hürriyet