KÜRSÜLERİMİZ BUNDAN SONRA AĞLAMAYACAK

Konferansa din hizmeti sunan personeli yerine getirdikleri bu ulvi hizmetten dolayı tebrik ederek başlayan Müftü Çınar: “ Yerine getirmekte olduğunuz bu hizmet ulvi bir hizmettir. Sizler bir taraftan insanlarımıza dini konularda rehberlik ederken diğer taraftan gönül dünyalarını aydınlatıcı çalışmalar yapmaktasınız. Ancak yürütmekte olduğunuz bu hizmet beraberinde bazı sorumlulukları da getirmektedir. Din görevlisi bu uhdesine almış olduğu bu görevi memur zihniyeti ile değil sorumluluk bilinci içinde ihmal etmeden yerine getirmelidir. “ dedi.
Din görevlilerinin etkin bir hizmet sunabilmeleri için kendilerini ve bilgilerini devamlı yenilemeleri gerektiğini söyleyen Çınar: “ Din görevlisi kendini günün şartlarına uygun olarak hem kültürel ve entellektüel anlamda hem de mesleki anlamda yenilemesi ve geliştirmesi gerekir. Mesleki anlamda özellikle din görevlisi Kur’ân’a yoğunlaşmalıdır. Bir taraftan okumasını güzelleştirmeli diğer taraftan kur’ân’da ki kıssaları iyi anlamalı, adeta onlarla kardeş olmalıdır. Bunun için din görevlileri kendi aralarında ilim halkaları kurmaları ve ilim tahsil etmeleri gerekir.” dedi. Din görevlilerin mesleki gelişimine katkı sağlamak amacıyla yakın zamanda Erzurum’da merkezi ezan ve vaaz sistemini de kaldırdıklarını söyleyen Müftü ÇINAR: “ Bundan böyle kürsülerimiz ağlamayacaktır. Her bir görevlimiz kürsüde konuşabilecek, vaaz edebilecek. Böylece bir taraftan görevlimiz kendini geliştirirken diğer taraftan da cemaatini eğitecek. Bu durum camilerimizin medreseye dönüşmesini sağlayacak. “dedi. Sadece Kur’ân okumakla hocalık olmayacağını da söyleyen Müftü Çınar: “ Hocalık ilimle olur. İlminiz ve ufkunuz nispetinde hoca olursunuz ve değer bulursunuz.” dedi.