TÜRK OCAKLARI’NDAN DOĞU TÜRKİSTAN AÇIKLAMASI

Türk Ocakları Erzurum Şubesi Başkanı Nizam Işık, 5 Temmuz Urumçi olayları ve Doğu Türkistan’daki gelişmeler hakkında basın açıklaması yaptı. 
Türk Ocakları Erzurum Şubesi’nde yapılan basın açıklamasında konuşan Başkan Nizam Işık, “Eski çağlardan beri, Türk medeniyetinin en büyük merkezlerinden biri olan ve pek çok alim ve devlet adamı yetiştiren Doğu Türkistan bugün kan ağlamaktadır. 1949 Yılından beri Çin’in işgali altında, asimilasyonun her metodu ile yok edilmeye çalışılan Doğu Türkistan’daki soydaşlarımız şu mübarek ramazan günlerinde dayanılmaz Çin zulmüyle baş başadır.” Dedi.
“Doğu Türkistan’daki Müslüman Türk varlığını yok etme politikaları güden kızıl Çin, 5 Temmuz 2009’da Ururmçi’de bir protesto yürüyüşü sırasında polis saldırısıyla çoğunluğu Uygur 500’ den fazla kişiyi öldürmüş, binlerce kişiyi yaralamıştır. Olayların akabinde 4000 kişi gözaltına alınmış, bunların çoğundan bir daha haber alınamamıştır” diyen Işık açıklamasını şöyle sürdürdü; “Doğu Türkistan’da Urumçi katliamı gibi pek çok olay sık sık yaşanmaktadır. Dini ve milli kimlikleri yok edilmeye çalışılan Uygur Türkleri büyük baskı altındadır. Kızıl Çin Uygurlara oruç tutmayı, toplu ibadet etmeyi, Kur’an-ı Kerim bulundurmayı yasaklamıştır. Son büyük kanlı eylem 22 Haziran 2015’te gerçekleşmiş, 28 Uygur Türkü katledilmiştir.
Başta Türkiye Cumhuriyeti olmak üzere bütün Türk devletlerinin ve İslam âleminin ilgisizliği yüzünden, bugün Türk dünyasının en doğusundan acı feryatlar yükselmekte; Doğu Türkistan’da minareler ezansız kalmaktadır; Kaşgarlı Mahmud’un ruhu muazzep, Osman Batur’un hatırası küskün, Urumçi yalnızdır.
Dünyanın neresinde bir Türk varsa onunla ilgilenmeyi görev sayan Türk Ocakları, 5 Temmuz Urumçi katliamında, son günlerdeki saldırılarda ve dünden bugüne Çin işgalinde hayatlarını kaybetmiş bütün Uygur Türklerini rahmetle anarken yaşanan bu acı ve insanlık dışı muameleleri şiddetle kınamaktadır.
Türk Ocakları olarak, Çin devletini Doğu Türkistan’daki saldırılara son vermeye, Uygur toplumunun haklarını tanımaya, Türkiye Cumhuriyetini Çin’le ilişkilerinde Doğu Türkistan meselesini hassasiyetle dikkate almaya, Uygur toplumunun önderlerinin Türkiye’ye rahatça girebilmesini temin etmeye, Türk basınını bu mili meseleye daha çok yer vermeye, Doğu Türkistan’da ortaya çıkabilecek aşırıcı, selefi, radikal hareketlerin Uygur toplumuna ve Doğu Türkistan davasına zarar vermemesi için her kesimi dikkatli olmaya ve büyük Türk milletini her meşru zeminde Doğu Türkistan davasına sahip çıkmaya ve her türlü eylemde bulunmaya davet ediyoruz.”