İslamiyet’ten önce Mekke ve çevresinde halkın kullandığı bir kelimedir Şeytan. Şeytan kelimesinin Habeş’çe ve İbranice ’den Arapça ’ya geçtiğini ileri süren dilciler olduğu kadar Arapça olduğunu söyleyenler de var.
Şeytan, gizli, habis bir kuvvet ve ruhu ifade eden bir kelimedir. Cins isim olarak kibirli, asi olan cin ve insan manasınadır. Kök manasıyla şeytan, birine muhalefet etmek, toprağa girmek, iple bağlanmak ve uzak olmak anlamında kullanılmaktadır. Tanrı’nın rahmetinden uzak kalması dolayısıyla yaratılmış bir varlığa cennetten kovulmuş bir meleğe isim olarak şeytan adı verildi. İnsani kötülüğün bir simgesi olarak da insana şeytan sıfatı verildi. Şeytan gibi insan dendi.
Şeytan, gizli, habis bir kuvvet ve ruhu ifade eden bir kelimedir. Cins isim olarak kibirli, asi olan cin ve insan manasınadır. Kök manasıyla şeytan, birine muhalefet etmek, toprağa girmek, iple bağlanmak ve uzak olmak anlamında kullanılmaktadır. Tanrı’nın rahmetinden uzak kalması dolayısıyla yaratılmış bir varlığa cennetten kovulmuş bir meleğe isim olarak şeytan adı verildi. İnsani kötülüğün bir simgesi olarak da insana şeytan sıfatı verildi. Şeytan gibi insan dendi.
Sıfat olarak şeytanın başına “racim” (taşlanmış, kovulmuş) kelimesi eklenince taşlanmış şeytanın kötülüklerinden Tanrı’ya sığınma istendi. (Euzübillahimineşşeytanirracim bismillahirrahmanirrahim.)
Hz. İbrahim Mina’da şeytanı taşladı. Hz. İbrahim’in şeytanı taşlama âdeti Mekke halkınca bilinen bir adetti. Şeytan taşlama âdeti bizde hac ibadetinin bir parçası olarak yer aldı.
Yine şeytan kelimesi “yanmak, helak olmak” manasında da kullanılır. Şeytanın ateşten yaratıldığı düşüncesi bu anlayışa dayanmaktadır.
Şeytan, kötülüğün sembolü addedildiği için, şeytan gibi hareket etmek, şeytan gibi olmak ve kötü şeylerin şeytana benzetilmesi anlayışı yaygınlık kazandı. Şeytan Yahudilikte, Hristiyanlıkta ve İslamiyette kötülüğün bilinen simgesi oldu.
Şeytanın diğer bir adı da İblis’tir. Kuran’da Hz. Âdem ve eşinin cennetten kovulmasında İblis önemli rol oynar.
Şeytana caan, ifrit de denmektedir. Yezidilerde şeytanın adı Tavus melektir. Ona ibadet edilir ve kutsanır. Hallac da yalnızca Tanrı’ya tapılması gerektiğine inanan ve bunu dillendiren İblis’i haklı bulur.
Şeytan taşlanacak kötülüklerin sembolüdür. Yaygın adette budur.
Bu anlayışa örnek; Taife giden Hz. Muhammed, oradaki kabileleri İslam’a çağırınca, kabileler Peygamberimizin bu şerefli davetini reddetmiş onu kötülüğün kaynağı gördükleri için taşlamışlardı. Taşlanan, insanın insana kul ve köle olmasına karşı çıkan Allah’ın dini İslam’dı ve onun şerefli peygamberiydi.
İslam tarihinde Haccac’ın İslam’ın en kutsal mekânı olan Kâbe’yi mancınıkla taşlaması, Mekke’yi yerle bir etmesi ve Müslümanları katletmesi de taşlamaya diğer bir örnektir.
Bugün şeytanı taşlama geleneği bütün canlılığıyla İslam dünyasında sürmektedir. Taif’te peygamberimizi taşlayanlar gibi diğer İslam ülkelerinde ve ülkemizde de kutsallar bırakın yetişkinleri çocukların eline taş verilerek taşlanmaktadır. Devletin polisi, askeri, öğretmeni, tüccarı, doktoru velhasıl insanın onuru, şerefi, malı, canı, inançları ve bağımsızlığımızın sembolü bayrağımız taşlanmaktadır.
Çocukların yüreklerine kin ve düşmanlık aşılayarak ellerine taş veren aileler, siyasi sorumlular, sivil toplum örgütleri ve basın bunu bir daha düşünmelidirler.
Hac ibadetinde şeytan kötülüğün sembolü olduğu için sembolik olarak taşlanmaktadır. Taşlanan kötülüktür. Üzülerek ifade etmeliyim ki, ülkemizde ve İslam dünyasında Müslümanın Müslümanı taşlaması gitmemek üzere alışkanlık haline getirildi. Keşke hiç kimse dini, inancı ve siyasi anlayışından dolayı taşlanmasa!
Hz. Muhammed’in “Ben şeytanımı Müslümanlaştırdım.” sözüne kulak verilerek ben de şeytanımı zararsız hale getirdim denmesi gerekirken, herkes herkesi şeytanlaştırarak taşlamaktadır.
Peki, kutsal değerleri taşlamaya alıştırılan bu insanlar taşlayacak değerleri yıkınca taşlarını kime çevirecekler!
İslam ülkelerinde yaşanan terör olayları Haccac’ın ve taiflilerin zihniyetinin bütün canlılığıyla yaşadığını göstermektedir.
İslam dünyası şeytanı, kötülüğü, adaletsizliği taşlamıyor, Taifliler gibi Hz. Muhammed’i, Haccac gibi de Kâbe’yi taşlıyor.
Daha açık ifadeyle İran, her ne kadar en büyük şeytan olarak Birleşik Krallığı yani İngiltere’yi ve Amerika Birleşik Devletleri’ni ilan etse de taşını Müslümanlara atmaktadır. Filistinli taşını Filistinlilere atmaktadır. 10 yıl süren Irak ve İran savaşı, bugün yaşanan Irak ve Suriye iç savaşı, terörün içinde olan ülkemiz, Afganistan, Pakistan, Sudan, Libya, Mısır, Nijer gibi sayılarını çoğaltacağımızı ülkeler buna canlı örnektir.
Gelin hepimiz nefsimizi ve onu kötülüğe sevk etmek isteyen şeytanımızı taşlayalım.