Vedat REFAYELİ
Öncelikle belki mevzudan haberdar olmayanlar vardır diye hatırlatmakta yarar görüyorum. TRT Türk Halk Müziği sanatçısı Nurullah Akçayır’ın Erzurum’da çekilen Yare Söyle proğramında bir türkü sözü değiştirilerek söylendi. Söyleyen de proğrama konuk edilen Erzurum’da ki bir fasıl heyetinin korosu. Hareketli bir türkü olan Hele Dadaş Hoş musan türküsünün son bölümünde ayakların yan basir, yoksa sen serhoş musan sözleri var. Canlı olarak yayınlanan proğramda bu türkü söylenirken koro seyirciyi de şaşırtan ilginç bir şey yaptı, ayakların yan basir, yoksa sen serhoş musan sözleri yerine ayakların yan basir, yoksa sen oruç musan diye seslendirdi parçayı. Tam bir köprü altı cam cam, seni öpsün amcam durumu olmuş yani! Bunun üzerine de kıyamet koptu ve olay TRT’nin sansürüne kadar geldi. Bu gelişme üzerine CHP İzmir Milletvekili Tuncay Özkan, twitter hesabından olayı çarpıttı, gereksiz bir polemiğe vesile oldu. Canım çıka TRT! (Böyle bir hoyratlığı yapmaz, ondan diyorum) Bu sebeple de kasıtlı olarak bazı ulusal gazete ve televizyonların, gerçekten sanki TRT böyle bir ‘sansür’ uygulamış diye haksız bir karalaması ile karşı karşıya kalındı. ‘İşgüzarlık’ da diyebileceğimiz lüzumsuz bir söz değişimi bir anda ülkenin gündemi oldu adeta..
***
Kamuya malolmuş, hele de TRT repertuarlarına girmiş şarkı veya türkü sözlerinin değiştirilmesi hoş değil. Bu bir defa onu derleyene, yazana, besteleyene hakarettir bu . Baktım, Hürriyet’te Ahmet Hakan bile bu konuda bir şeyler söylemiş, yapılanı hata diye nitelemiş. Bu konuda düşüncelerini paylaşan Milli Eğitim eski İl Müdürü Fevzi Budak, türkü, deyim ve atasözleri gibi ‘folklorik halk verimlerinin kodlarıyla oynamanın’ ve ‘genetiklerini bozmanın’ doğru olmadığını belirtmiştir ki, yerden göğe kadar da haklıdır. Buna bir iş kazası diyelim. Böyle bir iş kazasının Erzurum’da, hele de Nurullah Akçayır gibi sevdiğimiz bir hemşehri sanatçımızın proğramında yaşanması talihsizlik olmuştur, bu iki kere ikinin dört olduğu kadar gerçektir. Neyse ki Allah’tan o hatadan dolayı fasıl heyetinin başkanı olan Yaşar Aytan özür dilemiş ve ‘’Bu hatanın hiçbir kişi ve kurumla alakası yoktur, bu hata tamamen şahsıma aittir’’ demiş, koroyu da kendisinin yönlendirdiğini söylemiş, hatasını kabul etmiş. Dün rastladım. Facebook hesabından özür dileyen Yaşar Aytan haklı olarak öküzün altında buzağı aranmamasını istemiş, meselenin kapanması gerektiğini belirtmiş, iyi de yapmış. Ne varki , aynı mahalli sanatçı açıklamasında yine bir yanlışa düşmüş, yapılan o yanlışlığa ‘mini hata’ demiş. Mini filan değil, bu basbayağı fahiş bir hata! Bu tür hataların bir daha tekrarlanmaması dileğiyle, hem o kardeşimize ve hem de Nurullah Akçayır ve fasıl heyetimize geçmiş olsun diyorum.