Şu kadar günde şu kadar şehit!
Hayatın üzerine bir sayaç koyar ve ölümlerin çetelesini tutarsanız, sayılar çok çarpıcı gelir.
İşe sayılar üzerinden bakmaya başladınız mı da, meselenin rengi değişmiş olur.
Artık siz kaybınıza üzülmüyor, ölümlerin kalabalığından ürküyorsunuzdur.
30 yılı aşkın zamandır bu ülkenin çocukları, matematiğe konu olan ölümlerle çekip gidiyor aramızdan.
Biz, üzülüyoruz sadece!
Derin acımızı dillendirmek, öçlerinin alınacağına dair yeminler etmek, onlara uzanan ellerin mutlaka kırılacağını söylemek acımızı hafifletiyor mu?
Acıyla bunca yıllık yoldaşlığımız neticesinde anladık ki, Yetmiyor!
Annelerin gözyaşlarına çare etmeyen sözler olarak kalmamalı, bir kararlılık ifadesi olarak hayatta net karşılıkları olmalı bu sözlerin!
Toplumun bunca acıdan sonra gerçekçi davranması gerekirken aklı bir tarafa bırakıp hislerine sığınmasını anlamak mümkün ama sonuç getirici değil maalesef.
Çocuğunuzu öldüreni parça parça edilirken görmek arzusu, belki acınızı dindirmeye yarar ancak yeni acıların başımızdan defolmasına yaramaz.
Üstelik bu alçakların istediği kaos ortamına hizmet eder.
Bir ülkenin başına gelebilecek en büyük felaket, ırkçılığın tırmanmasıdır.
Mezhepçiliğin kardeşlik hukukunu yerle bir etmesidir.
Siz, bizden olanlar ve olmayanlar diye komşularınızı ayırmaya başladığınızda, iş çoktan şirazeden çıkmış oluyor.
Üstelik Müslüman olduğunuzu söyleyerek yapıyorsanız bunu daha da feci.
Beşiktaş’ın acısı dinmeden Kayseri’de evlatlarımıza uzanan hain ellere karşı paramparça olmak değil Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın devletin başı sıfatıyla çağırdığı Milli Seferberliğe destek vermek zamanıdır.
Çünkü biz hep birlikte bir milletiz.
Ve ne mutlu ki bize dünyadaki mazlumların ümidi olmak gibi şerefli bir vazife nasip olmuş.
Hükümetinden muhalefetine, zengininden fakirine, Türk’ünden Kürt’üne neye karar verecek ve neyi destekleyeceksen bu şuur altında kararlarımızı vermeliyiz.
Yarın çok geç, hemen bugün Milli Seferberlik çağrısının gönüllü neferleri olmalıyız!
Değilse bu acıların yerleri ya da şekiller değişse de yine mazlumları vurmaya devam edecek.
Katliam isteyenlerin, ırkçılığı körükleyenlerin, bizi insanlıktan uzaklaştıranların kanlı kahkahaları altında, anaların masum gözyaşları kaybolup gidecek!
Biz Milletiz diyorsak buna göre davranmalı ve kimliklerine bakmadan bütün hainlerin karşısında net bir duruş sergilemeliyiz.