Erzurum'da, 8 yaşındayken annesinin dikkati sayesinde erken dönemde Tip 1 diyabet teşhisi konulan Betül Akgün, diyabete hem güler yüzüyle meydan okuyor hem de 8 yıldır çalıştığı hastanede diyabetlilere moral veriyor.
Erzurumlu Betül Akgün, 8 yaşındayken sık sık idrara çıkma şikayetini annesinin fark etmesi sonucu kendisine Tip 1 diyabet hastalığı teşhisinin konulduğunu söyledi.
Diyabeti hiçbir zaman bir hastalık gibi görmediğini anlatan Akgün, "Diğer insanlara oranla daha güzel yaşadığımı düşünüyorum. Çok şükür kilo problemimiz yok. Diyabet hayat şartlarımızı biraz düşürdü ama önemli olan bununla mücadele etmek." diye konuştu.
"DİYABETLE ÖMÜR BOYU ARKADAŞIZ"
Mutlu olmak için birçok sebep bulunduğunu söyleyen Akgün, şunları kaydetti:
"Hayatın kötü yönlerini, olumsuzluklarını görmüyorum. Diyabet hastalığıyla arkadaş gibiyiz, ömür boyu bu arkadaşlık hiç bitmeyecek. Hayata küsmemek gerekiyor. 8 yaşında bu hastalık başıma geldi, daha erken yaşta gelseydi daha kötü olurdu. Yemek istediğiniz her şeyi yiyemiyorsunuz dolayısıyla bu duruma aileniz de üzülebiliyor ama bu sıkıntılar aşılmayacak şeyler değil, zamanla alışıyoruz."
Akgün, yaklaşık 8 yıldır Erzurum Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesinde (BEAH) hemşirelik yaptığını belirterek, bu süreçte kendisi gibi diyabetli hastalara sürekli moral verdiğini anlattı.
Hastanenin Endokrin Polikliniğinde çalıştığını kaydeden Akgün, "Diyabeti kabullenmeyen hastalarımız çok fazla. Endokrin bölümünde çalıştığım için bu tip hastalar ile her gün karşılaşıyoruz. Hayata hiç iyi bakmıyorlar ama onları üzgün görünce kendimden örnekler veriyor, yaşantımı anlatıp moral veriyorum. Zaman zaman da doktorlar hasta muayene ederken beni gördüklerinde hastalara örnek olarak gösteriyor, sonra hastalar 'Biz de senin gibi olalım' diyorlar." ifadelerini kullandı.
"BİZLER SEÇİLMİŞ İNSANLARIZ"
Hemşire Akgün, bu tarz hastalığa yakalananların hiçbir zaman üzülmeyip hayata daha sıkı sarılmaları gerektiğini vurgulayarak, şöyle devam etti:
"Diyabet bizim için sağlıklı yaşam tarzı. Bizler ayrıcalıklı ve seçilmiş insanlarız. Diyetimize, sporumuza insülinimize ve sporumuza her şeye daha çok dikkat ediyoruz. Mutlu olmak varken üzülmek mantıklı gelmiyor bana. Lütfen bu tarz hastalar hiç üzülmesin, mutlu ve mesut şekilde hayatlarına devam etsin. Yaşadığınız günün, aldığınız nefesin kıymetini bilin. Diyabet beni hayata bağladı."
Hastalığın bilincine vardığında üzülmediğini dile getiren Akgün, "Bu hastalığı öğrendiğimde 'Tam benlik' dedim çünkü sağlıklı ve düzenli yaşamak zorundasınız normal insanlardan daha fazla dikkat etmeniz gerekiyor. Tabii bu durum herkesin hoşuna gitmez ama benim gitti." ifadelerini kullandı.