DOĞUTÜRK
2014-10-16 08:47:19

TARİH BİLMEDEN ORTADOĞUYU ANLAYAMAZSINIZ-1

Abdurrahman ZEYNAL

a.zeynal@hotmail.com 16 Ekim 2014, 08:47

Dünya tarihi, Sümerler, Babilliler, Elamlılar, Keldanililer, Asuriler, İranlılar, Araplar, Selçuklular ve Osmanlılar bilinmeden yazılamaz. Yazılmadan anlaşılamaz. Yazılı tarih Mezopotamya ve Nil deltası olmadan açıklanamaz.
Hammurabi kanunları, Sümer yazıları, Nuh Tufanı, Gılgamış destanı olmadan ve ilgili efsaneler dinlenmeden olmaz.
İbrahim Aleyhisselam, Isak, İsmail, Hud, Şit, Musa ve İsa Peygamberler bilinmeden dünya tarihi anlaşılamaz. Peygamberler ve onların ümmetleri arasında o kadar acı ve keder dolu olay yaşanmış ki, toplumların atomlarına kadar sirayet etmiştir.
Peygamberi testere ile kesen, buzağı yapıp tapan, peygamberi çarmıha geren,peygamberini taşlayan, sürgün eden insanlar hep bu coğrafyadan çıktılar.
Yahudilerin Babil esaret günlerinde ortaya attıkları kurtarıcı veya mehdilik inancıda Ninova çıkışlıdır. Öyle bir çıkış olmuş ki binlerce yıldan beri artık Ortadoğu coğrafyasından çıkıp dünyaya yayılmış olan bu kurtarıcı inancı Hıristiyan dünyasında sahte Mesihlerin, Yahudi Sebatayların dünyasında Armegedon savaşının çıkışına temellik etmiş, Müslüman dünyada Mehdilik akidesine sebep olmuş veya 13. imamın gelişi beklenmiştir.
Sodom ve Gomera bu coğrafyada yer almış, Roma 70 yılında azgınlık yapan Yahudileri sürmüş Süleyman mabedini yıkmıştı.
Dünya karanlıklar içinde boğulurken son kurtarıcı, son peygamber bu topraklardan çıkıp tüm insanlığı kurtaracak ilahi vahiyleri Cebrail A.S) vasıtasıyla Allah'tan alıp insanlığa tebliğ etmesiyle dünya yeni bir döneme giriyordu.
Kavmiyetçilik, kan davaları, tefecilik, soygunculuk, kız çocuklarının diri diri gömülmesi son buluyordu. Fakat o kutlu nebinin vefatından 20-30 yıl sonra siyasi nedenlerle Cemal ve Sıffın savaşlarında on binlerce sahabe biri birini öldürürken, Haccac bin Zalim zamanında müessif olaylar yaşanırken yine acıların merkezi Ortadoğu coğrafyasıydı.
Emevi- Abbasi kavgaları devamında 200 yıl devam eden haçlı savaşları hep Kudüs eksenli, Şam merkezli Anadolu geçişli oluyordu.
Büyük Selçuklular, derken Moğollar ve Osmanlı- Timur Kavgaları bu coğrafyada meydana geliyordu.
Osmanlı devleti gerek orta doğuda gerek balkanlarda tesis ettiği o muhteşem mekanizma sayesinde 300- 400 yıl bu coğrafya en rahat, en mesut dönemini yaşattı. Sudan yaylalarından Volga boylarına, Tebriz'den Viyana'ya kapılarına kadar bölge insanları onlarca yıl rahat yaşadı.
Ancak her şeyde olduğu gibi Osmanlıda dünyadaki gelişmelere ayak uyduramadı. Eğitimi çağ dışıydı. Sanayisi yoktu. Okuma yazma oranı ise ülke genelinde % 3'leri geçemiyordu. Azınlıklar okurken Müslüman ahali okuldan, medreseden uzaktı. İlkel şartlarda tarımla iştigal ediyor, batıda ortaya çıkan sanayi devriminden ise bi haberdi.
Tüm bu gelişmeler olurken Fransız ihtilalinin tetiklediği kavmiyetçi anlayışlar önce Balkan milletlerini etkisi altına almış, azınlıkların ve misyonerlerin açtıkları okullar vasıtasıyla bölge insanları önce dil ile sonra rüyalar ile ve en sonunda silahlar ile Osmanlıya kafa tutup batılıların yardımıyla kopmuşlardı.
Araplar, bu gelişmelerden İngiliz ajanı Lavrens, Binbaşı Noel, Ajan Margeret gibilerinin tahrik ve kandırmalarıyla Osmanlıya kafa tutup İngilizlerle bir olup Mehmetçiğin kanını döküyorlardı. Nerede? Ortadoğu coğrafyasında.
Bütün bu olaylar sosyal, psikolojik, ideolojik, kültürel, askeri, ekonomik ve ahlaki yönlerden incelenmeden son yaşanan olayları anlayamaz, anlamlandıramaz daha da ötesi çözüm üretemezsiniz.
Not: Yazı devam edecek.

Yorumlar (1)

Mustafa ERTEK 10 Yıl Önce

erzurum kilidi mülkü islamın. alvarlı efenin bu güzel ifadesini azıcık geniş tutarsanız; ön asya kapı önüdür dünyanın. ama ne yazık ki kapının önünde huzuru bozanlar hep oldu. ne yazık ki hane halkı veya kapı halkı ya da mahalle halkı huzur bozanları ayıklamada çok mahir olamadı.ayıklamak dileğiyle. selam.

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.