Vedat REFAYELİ
Ömrün dokunulmaz külüdür hatıralar.
G.Saray’ın dünyaca ünlü solbeki Nagatomo’nun sözleşmesi sona erdiği için ülkesi Japonya’ya giderken hüngür hüngür ağlaması beni yine eskilere götürdü.
1988-1989 futbol sezonunda Erzurumspor’u Coşkun Demirbakan çalıştırıyordu.
Kulüp Başkanı da Belediye Başkanı Necati Güllülü’ydü.
Fenerbahçe’nin bu eski futbolcusu Erzurum’da kaldığı süre içerisinde takım arzu edilen saha sonuçlarını alamıyordu.
Nihayetinde iç sahada oynanan bir maçta beraberlik çıkınca yönetim de Coşkun Demirbakan’ın görevine son vermişti.
Kulüp tesislerinden ayrılmak üzereyken görüştüğüm Coşkun hocanın, duygusal bir veda mesajı verirken birden gözlerinden yaş aktı.
Evet, evet.
Demirbakan karşımda bir çocuk gibi hüngür hüngür ağlıyordu.
Kuşkusuz ben de kişilik olarak çok seviyordum Demirbakan’ı, ister istemez ben de bu durumdan etkilendim.
Gözyaşlarımı ben de saklayamamış, artık karşılıklı ağlaşıyor haldeydik.
Bugün küme düşmesi garantilenen Adanaspor’u çalıştıran Eskişehirli Coşkun Demirbakan’ı, keşfettiğim bu duygusal tarafından ötürü ne yalan söyleyeyim, daha çok sevdim.
Birara telefonla görüşürdük ama uzun zaman oldu, bir daha görüşemedik.
Bu vesile ile hocama hem bir selam vereyim, hem de geçmiş olsun dileğinde bulunayım istedim..