Farkına vardınız mı bilmiyorum, Türkiye'de sayılı Üniversitelerden birisi olarak kabul edilen Erzurum Atatürk Üniversitesi yeni eğitim ve öğretim yılına başladı başlamasına ama bu defa biraz sönük mü başladı ne?
Detaylara biraz fazlasıyla takılan birisi olarak ben, Prof.Dr.Hurşit Ertuğrul dönemi dahil sahadayken çok sayıda Üniversite'nin açılışına katıldım, haberini yaptım. Her yeni eğitim ve öğretim yılı başlaması nedeniyle düzenlenen törenlerde illa ki katılan protokol dikkatimi çekmiştir, onlar törenlerde renklilik oluşturmuştur. Gelen misafir davetlilerin konuşmaları da hep gazetelerde manşet olmuştur. Cumhurbaşkanı, Başbakan veya bir Bakan, illa ki o törenlerde yeralır, törene iştirak eden salondakilere yeni akademik yıl ile ilgili de konuşma yapar, kutlamada bulunurdu. Bildiğim kadarıyla da akademik yıl açılış törenleri için Üniversite yönetimi çok önceden hazırlık yapar, davetlerde bulunur, dört dörtlük bir organizasyon için büyük çaba sarfeder.
***
Ancak. Şehirle bir türlü entegre olamaması ile de sürekli eleştirilen bir kurum da olan Atatürk Üniversitesi'nde geçtiğimiz Çarşamba günü açılışı yapıldı ama en azından ben çok duymadım! Davet edilmedim o ayrı konu, çok da orada değilim ama asıl dikkatimi çeken bu törene protokolden ilginin olmamasıydı! Bir AVM açılışı kadar yeterince duyarlı davranılmamasıydı! Başta rektör Prof.Dr.Hikmet Koçak hocamız olmak üzere sakın ola idareciler bu dediğimde bir ard niyet aramayı aklından geçirmesin, kimse ile bir ala-verem olmadığını da bilmelidirler.
***
Ama ne yalan söyleyeyim, şehrinde yaşayan yurttaş olarak böylesine isminin başında o şehrin adın bulunan önemli bir Üniversite'nin 2014-205 yılı açılış töreninde bırak Cumhurbaşkanını, bırak Başbakan'ı, bırak Bakan'ı, bir milletvekilinin dahi olmaması benim gücüme gitti! Koskoca Atatürk Üniversitesi'nin açılışında bir tek mebusun dahi olmaması bence rektörümüz başta olmak üzere Üniversite yönetimi için de benim kadar bir burukluk oluşturmalı! Özellikle bu sabah gerek gazetelerde ve gerekse internet haber sitelerinde bu öğretim yılı açılış törenleriyle ilgili çıkan haberlere dikkatlice baktım. Devletin ajansı olan Anadolu Ajansı'nın bile konu ile ilgili haberini özenle inceledim. Bir milletvekilinin ne ismini ne de resmini gördüm. Vali Yardımcısı Abdurrahman İçyar'ın olduğunu duydum, gördüm de Vali Dr.Ahmet Altıparmak'ı bile orada bulamadım. Belli ki sayın Valimiz de bu önemli günde mutlaka bir gerekçe ile orada olamamış! Belki de Vali'nin de olmadığı ender bir Üniversite açılışı gerçekleşmiş, böylelikle bir ilk'e de imza atılmış! 
***
Geçtiğimiz aylar Buz Pateni Federasyonu'nun seçimi için gittiğim Ankara'da kaldığımız Enerji Otel ile TÜRK-İŞ'in binası arasında 30 metrelik mesafe ya var, ya yok. Yıllar önce gittiğimde kaç kez bulunmuşumdur o binada veya binanın önünde. Kasvetli, insanı etkileyen bir havası vardı o TÜRK-İŞ'in. Ama bu gidişimde baktım ki yok! Şevket Yılmaz'lı, Halil Tunç'lu, Bayram Meral'li, Uluç Gürkan'lı,  Şemsi Denizer'li o TÜRK-İŞ gitmiş, yerine başka bir TÜRK-İŞ gelmiş. Bu konudaki düşüncemi geçenlerde TÜRK-İŞ'in eski Erzurum temsilcisi yılların sendikacısı Hakkı Kasil ağabeye de söylemiştim. TÜRK-İŞ'in etkisizleştiğini, binasından bile bunu farkettiğimi belirtmiştim. Sıradanlaşmış bir kurum haline geldiğini işçi emeklisi biri olarak da söylediğim TÜRK-İŞ'in sıralaşmasını artık üyeleri kabul eder, etmez çok da beni ilgilendirmiyor, ama Atatürk Üniversitesi sıradan bir kurum değil elbette! Türkiye'de iz bırakmış, bugün TBMM'de bir çok bakan ve milletvekilinin dahi mezun olduğu okulun açlışı da kendisi gibi muhteşem olmalı, ona itina gösterilmeli! Belki bir fitne olarak da algılanabilecek bu detay da sayılabilecek eleştirim, kişileri itibarsızlaştırmak için değildir. Cumhuriyetin kurucusu ulu önder M.Kemal Atatürk'ün ismini taşıyan Üniversite'nin açılışı sadece müzik resitalleri ile filan değil, yüksek protokol katılımı ile de bir şölen ve şenlik havasında olmalıdır! Hadsizliğin bayağı bir prim yaptığı gğnümüzde haddimi aşmak istemem. Ben şahsen Üniversite'ye o açılışı çok yakıştıramdım. Bunda davet edenlerin mi, davet edilenlerin mi veya edilmeyenlerin mi payı var, onu da size bırakıyorum. Her kimin bu özensizlikte rolü varsa onları ayıpladığımı belirtiyor, en azından bir sonraki yıl yapılacak törenler için bu eleştirimin dikkate alınmasını arzu ettiğimi belirtmek isterim!
 
NOT:
Hem arkadaş hem de bir dost olan Şakir Çoban babasını kaybetti. Merhuma Allah'tan rahmet, Şakir kardeşimiz başta olmak üzere ailesine ve yakınlarına başsağlığı dilerim..
---
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.