Bana böyle gel!

Türk Ocakları Şubesi, şehrin kültürüne ufuk turları attırmaya devam ediyor, iyi ki de ediyor!

Herkes için de öyle midir bilmem ama, oldum olası katıldığım çok toplantı sıkıcı gelir bana.

Hele hele uzun boylu ise o toplantı, bir fırsatını bulur, kaçmayı planlarım.

Buna, sahadayken iştirak ettiğim yüzlerce basın veya bilgilendirme toplantısı da dahil!

Gereksiz cümle kurumları karşısında pilim biter, hatip sanki bana işkence edercesine, uzatır da uzatır.

Ama bir toplantı var ki sıkıcılıktan uzak, illa ki içine çeker.

Koşa kışa gidersin, ilk duyduğunda, hele de davet geldiğinde.

O toplantı kesinlikle ve kesinlikle Türk Ocakları Erzurum Şubesi’nin toplantılarıdır.

Bir defa esasta konu önemlidir ve ona göre de konuşmacı eftaldır.

En son, İl Halk Kütüphanesine ismi verilen Erzurumlu İsmail Saib Sencer’in konu edildiği ve ERVAK Başkanı Erdal Güzel ağabeyin konuşmacı olarak katıldığı o toplantı..

Yine çok sayıda ak saçlıları, şehrin sözde değil, özde kanaat önderlerini, davası ve kavgası olan Erzurumluları biraraya getiren o toplantı..

***

Herşeyden önce Türk Ocakları’nın beni çeken en önemli özelliği bugüne kadar gerçekleştirdiği duruşu, şehrin kültürel ufkuna turlar yapan eğilimi.

Siyasetten uzak olması, Türk milletinin duygu ve düşüncelerine hiçbir ön yargı olmadan yaklaşması, bu uğurda varolan prensiplerinden taviz vermemesi.

En çok da bende derin saygınlık uyandıran yapısıyla bu düşünce kuruluşunun başkanlığını yapan kişinin duruşu.

Avukat Nizam Işık, bu başarının mimarıdır bana göre.

Adı hiçbir zaman siyaset veya herhangi bir spekülasyonla anılmaması, hem kendisini hem de temsil ettiği kurumu yüceltiyor.

90’lı yıllardan beri istikrarlı bir şekilde yıl içinde sayısız toplantı yaparak heybemize çok şeyler atan ve büyük bir hizmet sunan Nizam Işık’ı kutluyor, yönetimine bin teşekkür ediyorum.

Siz bu filmi bitirmeyin, biz sıkılmadan izlemeye devam edeceğiz.

Bu benim son kararımdır!

---

TUTTUĞUM BABA SÖZLER: Ayakta ölmek, dizüstü yaşamaktan daha onurludur! (Roosevelt)

DUVARIN DİLİ : Gölgene lafım yok. O da seni adam sanıp peşinden geliyor!