Hey gidi günler hey!.. Ömür dediğin nedir ki; kısa sürede gelip geçiyor. TRT Radyo -1’den Süper Lig takımlarının maçlarını dinlerdik. Gerçi zaman buldukça nostalji için radyodan maç dinlemeye devam edenlerden biri olduğumu belirteyim. Ne günlerdi Gaziantep’ten,. İzmir’e, İzmir’den Trabzon’a, Samsun’dan Bolu’ya, Ankara’dan İstanbul’a ya da Adana’dan Bursa’ya TRT Ana Kumanda Masasındaki Spiker statyumlardaki meslektaşlarına bağlantı yapardı ve statyumların büyülü atmosferini TRT spikerleri bizlere yansıtırdı. Ana Kumanda masasındaki isimde genelde Barbaros Talı olurdu. Can kulağı ile maçları dinlerdik. Tabi, derbi maçlarını da TRT-1 televizyonu naklen yayınlarken, aynı zamanda da doksan dakika radyo yayını olurdu.
Kulaklarımız radoyun hoperlörüne mıktanıs gibi yapışırdı. Maçların yayın saatlerinde hayat biz futbol severler için dururdu adeta…Yerimizden kıpırdamadan oturduğumuz yerden İstanbul Ali Samiyen Stadı’ndaki, İnönü Stadı’ndaki, Avni Aker’de ki, ya da eski adıyla Fenerbahçe Stadı(Şükrü Saraçoğlu)’ndaki maçı değim yerinde ise tribündeki gibi yaşardık. İlker Yasin, Orhan Ayhan, Levent Özçelik, Tansu Polatkan, Ercan Taner, Murat Ünlü, Öztürk Pekin, Necati Karakaya, Doğan Yıldız ya da daha sonra TRT ailesine katılan Zafer Akyol, Yalçın Çetin, Erdoğan Arıkan, Birol Rençber, Alper Bakırcıgil biz futbol severlere Samsun’dan Bursa’ya, İstanbul’dan Ankara’ya, Adana’dan, Trabzon’a, Rize’den Eskişehir’e, Zonguldak’tan Bolu’ya ya da İzmir’den Malatya’ya bir çok değişik ildeki statyumların havasını radyo başında bizlere hissettirirlerdi. Sanki o anda o statlarda bizlerde o maçları canlı izliyorduk. Akşam TRT’de spor programlarını dört gözle beklerdik ki, maçların özetlerini izleyelim. İzlerdik ve de o statyumlardaki kalabalığı coşkuyu görürdük. Tribünlerde iğne atsan yere düşmezdi, öğlesine bir kalabalık vardı tribünlerde… Hatta insanlar Galatasaray-Fenerbahçe maçlarında stada girebilmek için geceden statyumun önüne giderek kuyruğa girerdi. İşte böyleydi Türkiye’deki futbol coşkusu…
Sonrasında hükümetlerin politikaları değişti. Muteşem çim zemine sahip ve modern görünüme sahip stadyumlar kazandırılmaya başlandı ülkemizde… Bugün AK Parti Hükümeti Avrupai görünümdeki statyumları da kazandırmaya devam ediyor. Bir çok kulübün alt yapı tesisleri bile artık Avrupa’yı sollamış…
Tüm bunlar futbolun gelişmesi ve büyümesi için… Çünkü futbol artık ülkemizde de çok büyük bir pasta… Televizyon gelirleri, sponsorlar ve forma satışlarından elde edilen milyonlar liralar.. Tüm bunlar birer ger çek ama orda da öğle de bir gerçek var ki, artık bunu kimse göz ardı etmiyor. Statlar güzel ama tribünler boş… Önceleri Passolig uygulanmasından kaynaklandığı söylendi. Bizlerde zaman zaman bu köşeden bunu dile getirdik. Ancak gördük ki, bunun passoligle, massoligle bir alakası yok… Çünkü insanlar artık Ziraat Türkiye Kupası’nda üç-beş liraya kıyıp Fener’i, Cimbom’u, Kartal’ı ya da Fırtına’yı izlemiyor.
Oysa basketbolda bir Fenerbahçe-Galatasaray, ya da Beşiktaş-Banvit maçını 10 bin seyirci izliyor. İşte insanlar bu tabloyu gördükten sonra oturup bir kez daha düşünmeli. Futbol yöneticileri statyumlara taraftar çekmenin planlarını yapmalı. Yoksa boş tribünler önünde Wesley Sneijder şow yapmış, Demba Ba süper gol atmış, Diego Ribas müthiş birr pas atmış, ya da Oscar Cardozo nefis bir gol atmış ne çıkar…
İyi düşünün beyler!.. futbol seyircisi artık basketbol maçlarına kayıyor bunu bilesiniz… Çünkü futbolda bir derbi maçta bile tribünler dolmuyorsa burada sorunu başka yerlerde aramak, bunu çözümünü de bizler değil futbolu yönetenler ya da yön verenler bulacak.
Yoksa Türkiye’de futbol bitiyor. Birkaç yıl sonra statlara para vererek giren insanlar yerine, sizler o insanlara para verip, bir de yalvarırsınız gelin maçlarımızı izleyin diye…
Evet!...görünen oki; şu anda Türkiye’de basketbol futbolu sollamış durumda, basketbol salonları doluyor. Tabi parkede kulüp takımlarımızın THY EURO Lig ve 12 Dev Adamın’da uluslararası arenada elde ettiği başarılar basketbol sporunun cazibesini artırdı ve bu spora gençlerin ilgi göstermesine neden oldu. Basketbol da artık Ünilig’de bile hatırı sayılır seyirci tribünleri dolduruyor. Bizde kendimize şu soruyu soruyoruz, acaba Türkiye’de basketbol futbolu solluyor mu?... Kalın sağlıcakla…