Erzurumspor, Trabzon’dan kupada beş yedi ya! Klavye kahramanları hemen mesaiye başladılar.
Kurt puslu havayı sever ya!, anında sisli havada başladılar pusu kurmaya…
***
Sanki Erzurumspor’un başı yok!
Sanki Erzurumspor’un başkanı ya da yönetim kurulu yok.
Herkes bir anda oldu, başkan yönetici, gazeteci, başladılar birini çarmıha germeye.
Birilerini darağacına götürdüler.
Birilerinin altına idam sehpasını koydular.
Hatta o idam sehpasına bir tekme vurarak, idam bile ettiler, Erzurumspor’da sevmediklerini, istemediklerini ve nefes bile almalarına tahammül edemediklerini…
***
Evet!…Bende çok üzüldüm, her ne kadar bizim için araç olan ZTK’da Trabzonspor’dan 5 gol yediğimiz için…
Kahroldum!…
Ama çok cılızda olsa teselli kaynağım 5 golden ikisini kendi kalemize atmış olmamız oldu.
***
Ya! Bir dakika beyler! Ne oluyoruz.
Süper Ligin lideri Sivasspor, daha geçtiğimiz günlerde Gaziantep FK’dan 5 gol yemedi mi?
Hatta Gaziantep FK’nın bir o kadar net fırsattan da yararlanamadığını izlemedik mi? Ekranlardan…
O, spor otoritelerinin yere göğe sığdıramadıkları Sivasspor hiçbir varlık gösteremedi Gaziantep karşısında…
Bir bakın ki, Sivaslılar takımlarını yerden yere vurdular mı?
Ya futbolda böyle şeyler oluyor.
Bu tür yenilgilere ‘iş kazası’ demek lazım…
***
Evet! Bende bir Erzurumlu olarak yediğimiz beş golü içime sindiremedim.
Üzüntüden uyku tutmadı gözümü…
Ama senin 5 gol yediğin takım Trabzonspor’da Süper Ligin en golcü takımlarından biri değil mi?
Hem ligde hem de kupada şampiyonluğun en büyük favorilerinden birisi olarak gösterilmiyor mu?
***
Eee, o zaman niye bu kadar acımasız davranıyoruz, kendi kulübümüze…
Hani, taraftarların bir sloganı var ya; “İyi günde de kötü günde de seninleyiz” diye…
İşte bu sloganı ne çabuk unutuyoruz ya, soruyorum sizlere…
***
Evet, 5-0’lık hezimette benim de içim acıdı.
Bende eleştiriyorum.
Erkan Hoca’ya “Hocam Beşiktaş maçındaki onbiri niçin bozdun” diye eleştirilerimi yöneltiyorum.
Ama bizim için lig daha önemli beyler…
Evet! Takımın ruhsuz futbolundan ben de utanç duydum.
Ama Pazar günü Keçiören’le zorlu bir lig maçımız var, onun için bu topçuları yerin dibine sokmaya da kimsenin hakkı yok.
***
Tabi ki, onları bu psikolojik ortamdan kurtaracak olan isim de Erkan Hoca…
Ama biz Erkan hocayı da yerden yere vuruyoruz.
***
Adamın yerine her gün bir başka teknik adamı gündeme getiriyoruz.
Oysa! Erzurumlular olarak biliniz ki, kendi kendimize zarar veriyoruz. Bu hareketlerimizle.
Niye mi?
Ya soruyorum ligde şampiyonluğa oynayan bir takım her canı sıkıldığında hoca değişikliğine gider mi?
Ya! bakın benim açımdan bu hayatta, Erzurumspor özelinde ömür boyu kredisi bitmeyecek bir hoca vardır, o da Sadi Tekelioğlu’dur.
Onun dışında kimse benim babamın oğlu değildir.
Ben birileri gibi Kahramanlığa soyunmuyorum.
Şu an öyle bir şey yok da, yarın ola ki, bu hoca gönderilse, o zaman işte o kişiler çıkıp diyecekler ki, “Biz demiştik…”
***
Ya beyler! Biz bu filmi daha önce gördük.
Onun için bugün Hüseyin Üneş yönetimi de sütten ağzı yandığı için yoğurdu üfleyerek yemek zorunda…
Ya bakın; geçen sene Erzurumspor Şifo Mehmet’i gönderdi.
O boşlukta yaşanan puan kayıpları nedeniyle Süper Ligden düştü Erzurumspor…
Yani o gün Erzurumspor Alanya ve Kasımpaşa maçlarını kaybetmemiş olsaydı bugün Süper Ligde devam ediyorduk, beyler…
Onun için buradan yönetime sesleniyorum.
Dere geçerken at değiştirilmez.
Biz öncelikle şu Keçiören maçını kayıpsız atlatmanın planlarını yapalım.
Gerisi Allah Kerim…
Siz klavye kahramanlarına da sesleniyorum.
Bekara karı boşamak kolay…