Dünyada Türklerin, Türkiye’de de Ülkücülerin kaderi ortaktır aslında, dahili ve harici düşmanları çok olup, hedef tahtasına koyuldu mu, bir birine hasım olanlar bile, Türkler ve Ülkücüler karşısında dost olur.
Bir kaç gün önce bazı siyasi ve medya mensuplarına yapılan menfur ve meçhul saldırıyı fırsat bilip, organize ülkücü düşmanlığı yine nüksettiğini, izliyoruz, dinliyoruz, okuyoruz.
Ülkücü hareketin kutsallarına hakareti, aşağılamayı, bölmeyi ve kuşatmayı, siyaset ve yazarlık zannedenleri velhasıl Doluyu tarlaya çağıranları bir tarafa bırakıp,
Yaşadıkları menfur ve meçhul saldırıyı fırsat bilip, binlerce yıllık Türk Devlet ve Millet geleneğinin günümüzde ki tek ve yegane siyasi ve fikri temsilcisi Ülkücü hareketi yerden yere vurmalar almış başını giderken..
Kimine göre, kaba-saba haydut, kimine göre eli silahlı mafyacı kimine gore faşist, kimine görede terörist nitelendirmeleri, senfoni orkestrasının çığırtkanlığına dönüşmüş giderken,
Bir insan evladı çıkıp da demiyor ki, Ülkücüler iyi ki varsınız.!
Ülkücü Hareketle ve Ülkücüler ile zerre ilişkilendirilmeyecek bu kavramlar ile bizi özdeşleştirmek, gerek dahili gerek harici ırki ve fikri devşirmelerin ortak meşrebi olup,
Ülkücü hareketi asli mecrasından ve menbasından uzaklaştırmak isteyenlerin Hollywood yapımı proje ve filmlerinden ibarettir.
Bıden’in gelişi şerefine Türkiye’yi kaotik bir kargaşa zemininde müdahale kıvamına getirmek üzere kurgulanan senaryoların farkındayız. Bıden’i tebrik sırasına girip kucağında zemin ve mevki bulmaya çalışanların,
Önce Hollywod yapımı senaryolarına, Ülkücü Hareketin kutsallarına eleştiriden öte hakaretamiz ifadeler ile Ülkücü hareketin kutsallarına ve liderine saldıran sanal alem ve klavye delikanlılığından bozma erkekliğin yüz karası dönme ve devşirme siyasetçi ve kalemşörlere figuranlık misyonu yükleyip, doluyu tarlaya çağırmalarıda perdenin ikinci seansıdır.
Seneryonunda, tezgahında farkındayız..Lakin siz ülkücüler üzerinden asalak gibi geçinip yaşamını ve konumunu idame ettirenler galiba siz Ülkücülerin hala farkında değilsiniz…
Hele hele siyaseten karnını doyurmak için handan hana yolculuğa çıkıp, MHP, hanında, bir süre ikamet edip, nasiplendikten sonra, haydut fırsatçılığı, ganimet avcılığı ruhiyesi ile değerlerimizi, ülküdaşlarımızı davamızdan koparmaya, çalmaya, bölmeye çalışan ve üstlenmiş olduğu uluslararası figüranlık gereği ülkücü hareketin önünü kesen soyguncu , yol kesiciler sanırım hala Ülkücülüğün ve Ülkücülerin farkında değiller.
Hele hele Ülkemizi ve Milletimizi arkadan hançerleyen terörize örgütlere ve liderlere hoş görü ve özgürlük vurgusu ile yaklaşıp,
Ülkeyi bölünmenin ve kuşatılmanın eşiğine getirenlere insan hakları ve demokrasi havariliği ile kuçak açıp, ihaneti ve bölücülüğü meşrulaştırmaya çalışanların bu cennet mekanda nefes alabilmelerine şükretmeleri gerekirken,
Türk Devletinin ve Milletinin bağışıklık sistemi ülkücüleri alçakça ve hunharca asli menbası ve mecrasından öte kavramlar ile özdeşleştirenlere özellikle hatırlatmak isteriz ki ;
Ülkücülük nedir bilir misin..? Kendisini hakir ve hor görenlerin, aşağılayanların dillerine kement, vicdanlarına kapak, zihniyetlerine pıranga olanların adıdır .!
Ülkücülük.! Uhud meydanında ganimet derdine düşmeyip, Okçular Tepesini asla terk etmeyen samimiyet ve sadakatin adıdır.!
Millet vicdanına ve dimağına ilmik ilmik işlenmiş inanç ve ideal sembolü tarihe şamil bir destandır Ülkücülük.!
Türk tarihinin her kritik dönemecinde İlah-i kudretin tecellisi ile zuhur eden bir Takdir-i İlahidir Ülkücülük.!
Galu beladaki akdine sadık kalıp, ruhunu ve canını ALLAH için ALLAH’a adayan riya ve istismardan uzak tevekkülün adıdır Ülkücülük.!
Yaşadığı coğrafyanın her kritik karanlığına güneş gibi doğup yardan, candan, maldan, makamdan vazgeçebilen serdengeçtilerin Tarih-i Tekerrürüdür.! Ülkücülük.!
Bu tarihi tekerrüre atfen günümüzde ki ülkesi ve millet ile son Türk Devletinin Uhut Savaşı vari dahili ve harici ihanet odaklarınca kuşatılmasına, ele geçirilmesine karşı, Makam derdine düşmeyen, evlat endişesi ile benden sonra tufan demeyen, ganimet telaşı ile mevziyi terketmeyen, galibiyet sarhoşluğu ile millet ve devleti ateşe sürüklemeyen,
Velhasıl Uhut’taki okçular tepesini devletinin ve milletinin bekası adına asla terketmeyen okçulardır Ülkücülük.!
Kimi makam derdindeyken, kimi koltuk kapmaca oynarken, kimi vatanın ve milletinin kaynaklarını hunharca paylaşıp, yetim malını yemeye fetva ararken, kimi vatanını ve milletinin mahkumiyet ve mecburiyetin kıskacında kucaktan kucağa sürükleyip yüzkaralığı devlet adamlığı farzederken
Riya ve istismardan uzak herdem ALLAH diyen, herdem Vatan, Devlet, Bayrak ve Millet diyen menfaatin ötesindeki hesapsızların yüreğidir Ülkücülük.!
Yüksek Ahlaklı, Yüksek Şahsiyetli İmanlı ve İdealist dava adamlarının yetişmesine vesile olan“Yazalım Gel Seni Tarihe Desem Sığmazsın” ve sığmayacak bir Mücadelenin adıdır. ÜLKÜCÜLÜK..!
Bedirde Arslanlaşan..! Uhutta Hamzalaşan..! Hz Ali ye özenip İlim deryasında Kılıçlaşan..! Hz Ebubekirin sadakatini arzulayıp..! Hz Osmanın edebine bürünmeye çalışıp..! Efendimizin Ahlakı ile Yıldızlaşan..! Ahir zaman Kardeşleridir..! ÜLKÜCÜLÜK..!
Türk Cihan Hakimiyeti Mefküresini; İlim ve Fenne, Hoşgörü ve Adaletle, Edep ve Haya ile, Ahlak ve Faziletle, İnanç ve Cesaretle, Hakim kılan Dede Korkutların, Abdul Kerim Saltuk Buğra Hanların, Sultan Alparslanların, Dede Korkut ve Edebalinin..! Ertuğrul Gaziden başlayıp İstanbul surlarında Ulubatlı Hasanla sancaklaşıp..! Sultan Vahdettinle yanlızlaşan..! Alparslan Türkeşle Tekerrüre dönüşüp..! Binlerce Ülkücünün Şehadeti ile taçlanan Tarihin Tecellisidir..! ÜLKÜCÜLÜK
Ülkücülük; İslam ahlak ve fazileti ile yücelmiş, Türklük gurur ve şuuruyla bilinçlenmiş, bir eli ilimde, fende, teknikte, bir eli Kuran’da sünnette ve kılıcında, bir ayağı mazisinde, tarihinde, bir ayağı istiklal ve istikbalde olabilen, okuyan, araştıran, neye niçin inanması gerektiğini sorgulayan inançlı ve idealist bir neslin sosyal, siyasal, kültürel, iktisadi ve pedagojik bir ifadesi olabilenlerin, Ülkesini ve Milletini, her nevi şahsi ve siyasi menfaatine rağmen muhafaza ve müdafaa eden, samimiyet, feragat, sadakat ve liyakatın ta kendisidir ÜLKÜCÜLÜK.!
Selam saygı dua...
Keşke yazılardaki ülkücülerle piyasadaki ülkücüler aynı olsa... Ama malesef tam tersi... Demekki sözde değil özde ülkücü laızm. Bıyık sarkıtmakla değil ilim öğrenmekle ülkücü olunabileceğini keşke şu ocaktakilere öğretebilseydin sayın ahmet bey