Dikkat ettiniz mi son yıllarda şehri ayağa kaldıran, insanları sokağa döken gelişmelere hiç tanık olamıyoruz. Neyseki, büyükşehir belediye Erzurumspor var da bu ihtiyacımızı kısmende olsa (!) bu şekilde gideriyoruz. Hakikaten de takım tarih yazıyor. 3 yılda 3 lig atlama başarısı göstererek, Erzurum insanını gururlandırıyor, heyecanlandırıyor, sokaklara döküyor. Emeği geçen herkes alkışı, teşekkürü hakediyor. İyi de diğer alanlarda bu tür başarılara neden şahitlik edemiyoruz?
Siyasi alanda tam manasıyla siyasilerin yüzünü hiçbir zaman kara çıkarmayan Erzurum, neden başarılara hasret kalıyor? Siyasetin amacı insanın olduğu her yerde hizmet demek değil midir? Elbet birşeyler yapılıyor ancak insanlar bu kentten halen daha göç ediyor, halen daha işsizler iş bulamıyor, halen daha insanlar bu şehirde yaşamaktan mutlu olmuyor, halen daha yatırımcılar bu kente yatırım yapmıyor. Ve hepsinden önemlisi Erzurum, ilerlemek bir yana her geçen gün küçülüyor, daralıyor, geriliyor.
Ülkenin et deposu olan kentte, kesilecek hayvan neredeyse yok. Şehrin en bilindik namı sınırları aşmış olan tadı, cağ kebabın eti bile başka illerden geliyor..! Bölgenin ticaret merkezi olan şehirde, ticaret sürekli patinaj halinde. Sanayi alanında, tarım alanında, turizm alanında yaprak kıpırdamıyor. Şehirde yeni iş alanları açılmıyor, açık olanlarda zoraki devam ediyor ve kepenk kapatmamak için direniyor. Şehirde, batmaz bitmez iş kolu olarak bilinen kahvehane sayısı her geçen gün artıyor, köyden kente göç sürekli artıyor. Köyler boşalırken, şehir işsizlerden geçilmiyor..!
Binlerce yıllık şanlı bir geçmişe sahip ticaret yolları üzerinde bir kavşak noktası olan şehir, kimseye cazip gelmediği gibi fırsatını bulan da soluğu ülkenin metropollerinde alıyor. İstanbul, İzmir, Bursa gibi iller sürekli olarak, Erzurum insanıyla dolup taşarken, Erzurum her geçen yıl biraz daha boşalmaya, biraz daha yalnızlaşmaya, ülkenin batısına uzak şehir olmaya devam ediyor. Yanlış anlaşılmasın, küçümsemiyorum hatta takdir ediyorum ancak sadece bir alanda spor alanında başarılı olmak bir şehri ayakta tutmaya yetmiyor. Yetmediği ve yetmeyeceği de çok aşikar bir şeklide ortada değil mi?
Yeni yatırımlara, yeni sektörlere, insanlara aş olacak, iş olacak gelişmelere bu şehrin diğer tüm şehirlerden daha fazla ihtiyacı var. Nerede olursa olsun tüm Erzurumluların başlarını elleri arasına alıp, bir kez daha düşünmeye ve harete geçmeye ihtiyacı var. Gidenler eminim ki geri gelmeyecek fakat kalanların da kalmaları için sebepleri olmalı. Daha doğrusu sebepler oluşturulmalı. Çünkü, Anadolunun tarih boyunca en muhkem kalesi olan bu kentin gözardı edilme, kendi haline bırakılma gibi bir lüksü yok..!
Veee. Bu gidişat; hiç mi hiç iyi değil..!
