Vedat REFAYELİ

Büyükşehirin de büyük derdi oluyor.

Bunlardan birisi elbette ki trafik.

Son yıllarda zaten kendini iyice hissettiren o bildik mesele.

Ve o trafik ile ilintili bir sorun da park sorunu.

Yeterince park yeri olmadığı için her daim şehirler için bu konu adeta bir zulüm, işkence.

İşte o zulmü, işkenceyi yaşayanlardan biri de hiç kuşku yok ki Erzurum!

Gelişigüzel park, burada da insanları çileden çıkartmaya yetiyor da artıyor bile.

Hele de hem de park yasağı olan, park edilmesi mümkün olmayan yerlere yapılan parklar yok mu, en fenası da bu işte.

Mesela şekil A’da görüldüğü gibi.

Sürücü aracını bırakmış, işine gitmiş.

Oysa aracını bıraktığı yer bir parkın önü Park ettiği yerin hemen yanıbaşında bariyer olduğunu görmemesi mümkün değil.

Hem de Öğretmenevi’nin önü.

Güvenlik görevlisinin dakikalarca aramasına rağmen rahat sürücüden haber yok.

İçeride Öğretmenevi Müdürü Abdullah Nehir, adeta kan süzüyor.

Park halindeki araçlar çıkacak, önünde ki o araç yüzünden yerinden kıpırdamıyor bile.

Bu nasıl bir rahatlık, anlaşılır gibi değil.

Ve sanıyorum bu fotoğraf park konusunda geldiğimiz noktayı çok iyi anlatıyor.