Seneler önce dostlarla Ankara Keçiören’de hem ulaşım hem de turistik gezi hizmeti veren teleferik ile bir tur atmıştık.
Yanımdaki Erzurumlu arkadaşıma “Palandöken kayak tesislerinde birkaç kez binmiştim teleferiğe, şehirliye değil, ama şehre tepeden bakmak hiç de fena bir keyif değil!” demiş ve eklemiştim : “Erzurum’da isabetli bir şekilde tespit edilecek hatlara benzer bir tesis kurulsa iyi olmaz mı? ”
Neden olmasın, dedi: “Nerede güzel bir proje, yararlı bir uygulama görsen hemen Erzurum’a uygulamak, uyarlamak düşüyor aklına. Bari bunu da yaz köşende, paylaş kamuoyu ile.”
Öyle yaptım. Aziziye Tabyasının “Nenehatun Savunma ve İstiklal Müzesi” olarak değerlendirilmesini ve bu tarihi mekân ile şehir arasına gondol-teleferik tesisi kurulmasını önerdim birkaç yazımda. Benim gibi düşünen başka arkadaşlarım olduğunu yazılara gelen yorumlardan anladım. İlgili bürokratlar ve kent yöneticilerinin proje dağarcığında da yer almıştır muhtemelen benzer planlar. Aklın yolu bir, benzer ihtiyaçlar, benzer çareler düşündürür insana.
Teleferik-Gondol projesini bir de “Sağlık Turizmi” bağlamında gündeme taşıdığımı, şu mealde şeyler yazdığımı hatırlıyorum: “Dünyanın en harika kayak pistlerinde keyifle üşüyen misafirlerimizi, dünyanın en şifalı kaplıcalarında ısıtsak, ne güzel olur.
Bunun için de kış turizmine hizmet veren oteller ile Aziziye’de hayata geçirilecek ‘süper termal sağlık merkezi’ arasına bu sistemi kursak ne güzel olur.”
Ayrıca; “teleferik-gondol hattından bir tane de mesafesi pek uzak olmayan havalimanı ile oteller arasına inşa etsek” diye şöyle alçak sesle bir şeyler fısıldamıştım, dost kulaklara…
Şimdi diyeceksiniz ki durup dururken nereden hatırına geldi bu konu.
Gönlümüz şanlı takımımızın şampiyonluk sevince ile şenlenmişken dün okuduğum haber neşemi katbekat artırdı: “Avrupa'nın en büyük canlı hayvan pazarı Erzurum'da açıldı”
Hayata geçirilen bu önemli projeden ötürü Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Sekmen ve ekibini canıgönülden kutluyorum. Olay budur! Erzurum’a Avrupa’nın, Dünyanın en büyük eserleri yakışır.
Üretim ve istihdama katkı sağlayacak işte böyle büyük adımlarla şehri geleceğe taşıyabiliriz. En büyük hayvan pazarını açarız, onu ileri teknoloji ile donanmış gıda ve hayvancılık tesisleri, fabrikaları takip eder. Bir bakarsınız hayalimiz gerçek olmuş, Erzurum ülkenin ve Avrupa’nın en büyük hayvancılık merkezi haline gelmiş. Markalaşan ürünleri tedarik zincirinde, raflarda hak ettiği yeri almış…
Bu büyük işleri başaran değerli yöneticilere, onlarla her zaman destek veren siyasi heyete ve şehrin yaratıcı girişimci sınıfına köşe yazılarımızda uyuya kalmış bir başka hayalimizi hatırlatmış olduk bu vesileyle…