Yüksek bir terbiye ve görgüyü ifade eder şahsiyeti ve yaşama üslubuyla.
Varlıklı bir ailenin tek erkek çocuğu olmasına rağmen gençlik döneminde hiçbir uçarı hareketi görülmemiş, mahalleli tarafından yeni yetişen nesle örnek genç olarak gösterilmiştir.
O yüksek bir edep ve haya sahibi, çelebi yaratılışlı bir insan.TRT'de görev yaptığı yıllarda kurum içinde sevgi, hoşgörü ve dayanışma mimarı olmuş, kurumda "doğana beşik ölene de mezar olma" özelliğiyle tebarüz ederek, TRT çalışanlarının danıştığı bir şahsiyet olarak görevini sürdürmüştür.
Cihat ağabeyi Erzurum'un sayılı barbaşı'larındandır.
Barı oynarken adeta yaşar.Hançer Barını oynarken, onun Erzurum'u remz eden çift başlı kartal gibi edasını gözlemlememek mümkün müdür?
O barı yaşayan ve belki de barla yaşayan son nesil Erzurumlulardandır.
Duruş, insanın aynasıdır.
Cihat ağabeyi mert, samimi duruşuyla, Erzurumluluk tipinin ve bunun içindeki Çelebilik motifinin belki de son temsilcilerinden birisi olmuştur.
Söylemekten çok dinlemeyi tercih eder.
Muteriz olanlarla ünsiyeti olmamıştır.
Munis, bugünkü deyimle efendi olan insanlar kuşatmıştır çevresini.
O her insanı yürekten şerefli bir varlık olarak kabul eder.
Terbiye sınırlarını zorlayan davranış sahiplerine yüreğini ve muhitini kapamıştır.
Merhum babası Orhan Demirceylan'da öyleydi.
Hal komisyoncusuydu rahmetli.
Yüzünden tebessüm hiç eksik olmaz, eli de cebinden çıkmazdı.
Hayır ve hayrat sahibi biriydi Orhan amca.
Halin eşrafındandı.
Erzurum'a kendisi gibi, yüksek edep ayarı hiç bozulmamış bir evlat, Cihat ağabeyi armağan etti.
Annesi Fatoş teyze, mahallenin başı darda olanlarının annesiydi.
Yoksul aile kızlarının cehizlerini tamamlamak görevini üstlenmişti..
Orhan amca da Fatoş teyze de iftar sofralarına misafir oturmazlar, Orhan amca kimsesizleri bulur sofrasına taşırdı.
Böyle yüksek bir ailenin çocuğu olan Cihat ağabeyi de aynı yolda.
Güzel insan Cihat ağabeyi.
Özü, sözüyle..
Sireti ve suretiyle.
