Bugün artık sağır sultan bile duydu ve biliyor ki; yetişkinlikteki hayatımızı yönlendiren, bizi biz yapan çocukluğumuzda yaşadıklarımızdır!
Başarılar, başarısızlıklar, kırgınlıklar, şiddet, uyumsuzluk, adaptasyon güçlükleri, hayata uyum sağlama gibi bizi mutlu veya mutsuz edecek olan biz kendimiziz ve kaynağımız, ilhanımız, rehberimiz ise çocukluğumuz!
Çocuklar birçok konuda ana babayı, aile büyüklerini, öğretmenlerini, yakın çevrelerini iyi veya kötü yönleriyle modelliyorlar!
Yanımızda bir çocuk varsa o halde davranışlarımızı, konuşmalarımızı daha bir dikkate almalıyız!
Aslına bakarsanız çocuğun yanında veya çocuğun yanında değilken yapılması/ yapılmaması gereken durumlar iki ayrı durum gibi görünse de; her zaman olmamız gereken doğru ve düzgün insan modelidir. Bunun dışına çıktığımız durumları hiç olmazsa çocukların yanlarında yapmamamız gerekenleri not düşüyorum!
- Çocukların yanında yalan söylememeliyiz!
- Çocuklarımıza hiç kimse için kin tutmalarını sağlayacak konuşmalar yapmamalıyız. Gelecek hayatları için onlara büyük zararlar vermiş oluruz!
- Çocuklarımızın yanlarında küfür, dedikodu, şiddet içeren kelimeler kullanmamalıyız!
- Çocuklarımızın yanlarında kötü alışkanlık içeren başta sigara, içki gibi maddeleri kullanmamalıyız.
- Çocuklarımızın yanlarında dedikodu, başkalarını küçük görmek, alay etmek, aşağılayıcı tenkit içeren konuşmalardan kaçınmalıyız.
- Ben ve ego odaklı, danışmayan, araştırmayan, beğenmeyen, burun kıvıran, adalete itiraz eden, asosyal konuşmaları yanlarında yapmamalıyız!
- Olumsuz düşüncelerimizi ve olumsuz kelimeleri yanlarında kullanmamalıyız.
- Düşmanlıklarımızı, kinlerimizi onlara belli etmemeliyiz!
Çocuklarımıza adaleti, ana babaya, akrabaya ve yakın uzak fakirlere yardım etmeyi, hasta ziyaretleri yapmayı, yatalak uzak yakın hastalara yakından bakmayı, refakatçi kalmayı, kötü fena işlerden uzak durmayı yaşayarak, model olarak öğretebilmeliyiz.
Çocuklarımıza en büyük iyiliğimiz onların yanında kitap okuyarak, yazı yazarak onlara model olabilmektir.
Çocuklarımıza helal olan on liranın haram olan bin liradan daha bereketli, daha adil olduğunu yaşayarak rol modellerle anlatabilmeliyiz.
Onların prens, prenses değil, onların gerçek ilim adamı olmaları yönünde motive edebilmeliyiz.
Soru sormalarını sağlamalıyız, niçin, neden, niye sorularını hayatlarına geçirmeleri konusunda örnek olabilmeliyiz.
Mutluluğun paraya dayalı değil, paylaşıma, kanaate, akraba, dost ve arkadaşlarla doğru seviyede sımsıkı bağlara bağlı olduğunu anlatabilmeliyiz..