Bazı değerler vardır ki, dünya var olduğu müddetçe kendi hayatta olmasa da sevenlerinin gönlünde ilelebet yaşar.
Aynen Erzurumspor gibi…
***
Erzurumspor, gönlümüz Paşası, kalbimizin sultanı, futbol yaşantımızdaki tek aşkımız 50 yıl önce doğmuştu bugün…
Tarihler 29 Ocak 1968’i gösterirken Mavi-beyaz aşk dünyada vücut bulmuştu.
***
‘Her şehrin ortak bir değeri vardır, bizimde bir ortak paydamız olsun’ diyerek yola çıkan Dadaşlar, Erzurumspor’u oluşturmuşlardı, Aziziye ve Su Spor karışımından…
29 Ocak 1968’de ‘Bir sevda doğdu’ Dadaşlar diyarında.
Formasına Mavi-beyaz renkler kondu,
Göğsüne de ‘çift başlı kartal’ arması…
***
Gök yüzünün mavisini, karın beyazı ilham kaynağı olmuştu, o kutsal formanın oluşumunda…
29 Ocakta artık yer yüzündeki Dadaşların da bir temsilcisi vardı futbolda.
Adı da Erzurumspor’du…
***
O günlerde kırk kanaat içinde ve büyük fedakarlıklarla Erzurumspor’u kuranlardan rahmetli olanlara Allah’tan Rahmet, hayatta olanlara da sağlık, sıhhat ve esenlikler diliyorum.
***
Evet!... Bizim bir Erzurumspor’umuz vardı, Dadaş’ın maçı olduğunda Gürcükapı’ndan “Haydi Maça, maça, maça” diye bağırdığında dolmuş muavini Sanayi’nin altında duyulurdu. Şükrüpaşa’da, Kars Kapı’da, Mahalle başında yankılanırdı bu ses…
Koşardık Kazım Karabekir Stadı’na…
***
Kıyma dürümcüler, ciğerciler, köfteciler bayram yapardı Dadaş’ın maçı olduğunda…
Yüzleri gülerdi seyyar satıcıların.
Tabi atkıcısı, formacısı, kaşkolcusu da kazanırdı maç günleri…
***
Öylesine büyük bir sevdaydı ki, Erzurumspor aşkı engel tanımazdı.
Baksanıza, daha aramızdan erken ayrılan ve Erzurum’da yedeği olmayan Dadaşlardan biri olan Rahmetli Ciğerim Fuat (Elaldı) ağabey de bir röportajında şunu dememiş miydi?: “Anam teneşirde olsa yine Erzurumspor’un maçına giderim.”
***
Evet!...Ölümüne bir sevgiydi Erzurumspor.
Bir sevda, bir aşktı Erzurumspor.
***
Yıldızları, gol krallarını, efsane kalecileri bünyesinden çıkaran kulübün adıydı Erzurumspor…
7 yaşındaki Ahmet’in de 77 yaşındaki Mehmet dedenin de ortak aşklarıydı Erzurumspor…
Erzurumspor’la sevinir, Erzurumspor’la üzülürdük bu şehirde.
Erzurumspor, adeta bir toplanma merkeziydi.
Dadaşın maçı olduğunda Ramazan Bayramı’nda, Kurban Bayramı’nda Milli bayramlarda Kazım Karabekir Stadı’nda bayramlaşırdı binlerce insan…
Rahmetli Demirel’in profesyonel lige aldığı Erzurumspor, 1973 senesinde namağlup şampiyon olunca gönüllerde taht kurmuştur.
***
Profesyonel futbol liglerinin rengi olan Erzurumspor, esas büyük patlamayı 1990’lı yıllarda birlikte yapmıştır.
Rahmetli Kıyasettin Yüksel’in fedakarca yürüttüğü Erzurumspor bayrağını Hamza Cimmilli’ye devretmesi ile birlikte Dadaş daha da büyük düşünmeye başlamıştır.
1996-1997 sezonuna kadar Hamza Cimilli başkanlığındaki yönetimle iki kez Süper Lig’in kapısından dönen Dadaşlar.
Efsane başkan Cemal Polat ile tam 30 yıl aradan sonra ‘Ahan da Süper Lige’e çıktık” cümlesini tüm dünyaya haykırmamış mıydı?...
***
Efsane teknik direktör Sadi Tekelioğlu, 30 yıl sonra Dadaşlara şampiyonluk sevinci yaşatmamış mıydı?
Sadi Hoca’nın öğrencileri adeta tarih yazarak, rekorlara imza atarak, içeride dışarıda kazanarak Süper Lig’e çıktı.
İşte o Erzurumspor, üç sezon top koşturduğu Süper Lig’in ardından 10 yıl yaşam mücadelesi verdi.
***
İşte O Erzurumspor’un bundan 8 yıl önce fişi çekildi.
Binlerce Dadaşın Mavi-beyaz aşkı öldürüldü. Hem de göz göre göre…
Bugün trilyonlarca borcu olan takımlar yaşatılırken, o gün 3 milyon borç yüzünden intihara sürüklendi Erzurumspor.
2010 yılında öldürüldü, Erzurumspor.
Kapısına kilit vuruldu Dadaş’ın…
***
O gün Erzurumspor’un kapısına kilit vurdular, ama gönüllerimizdeki Mavi-beyaz aşka da kilit vuramazlar ya!...
Evet!...Kalbimizde aşkı küllenmeyen ve bir kor ateş gibi yanan Mavi-beyaz sevgimiz ömür boyu sürecek.
Dünya var olduğu sürece “Biz Erzurumsporluyuz”…
Göğsümüzden Çift Başlı Kartal armasını kimse söküp alamayacak.
O armanın sahibi biziz.
Doğum günün kutlu olsun Erzurumspor…
Yaşasaydın bugün 50 yaşında olacaktın.
Ama sevgin bizde ölümsüz Erzurumspor…
Ant olsun ki, adını yaşatacağız senin…