Geçen Cumartesi 10 kişi kalan Erzin’e 3-1 gibi farklı bir skorla yenilmişti, BB Erzurumspor…
Taraftar erkenden konuşmaya baladı: “Bu takım mı şampiyon olacak.”
İşte bu söylemler altında, geçti, dört gün… Beşinci günde BB Erzurumspor evinde Düzcespor’u konuk etti. Rakip, tanıdık bir teknik adam Ekrem Al’ı getirmişti göreve…Ekrem Hoca ile maç öncesinde hasbihal olduk, Kazım Karabekir Stadı’nda… Eski adıyla A Kategorisi, yeni adıyla PTT 1. Lig’de Erzurumspor’un hocalığını yapmıştı Ekrem Hoca…
O dönem bize büyük de heyecanlar yaşatmıştı, yaptığı transferler oynattığı futbolla bugün bile hafızalarımızda ki, yerini korumaktadır. Fenerbahçeli eski futbolcu Tuncay Şanlı, Sakaryaspor’da parladığı dönemde, Erzurumspor’da o yağmurlu havada çamurla kaplı zeminde 40 metreden golü atmasaydı, Ekrem Hoca ve talebeleri Süper Lig sevinci yaşayacaktı ama olmadı, nasip değilmiş… Ama bir gerçek var ki, Ekrem Hoca ile Erzurumspor önemli işlere imza atmıştı. Mesela İbrahim Ege, Ekrem Al döneminde parlamış ve Trabzonspor’a tranfser olmuştu.
İşte o, Ekrem Al, şimdi Düzce’nin başında ve takımını ligde tutmaya çalışıyor. Tecrübeli teknik adam bunu başaracak güçte…
Evet!... Biz geçelim dünkü maça…Düzcespor son sıralarda yer alan ve kümede tutunmaya çalışan bir takım. Erzurum ise şampiyonluk yarışı veriyor. Her ne kadar da istemediğimiz skorlara zaman zaman imza atsa da, bugün halen daha şampiyonluk şansı var. Hafta içi mesaisinde BB Erzurum’un rakibi Düzcespor’du… Bahardan kalma bir günde güneşli bir havada yemyeşil çimlere sahip Kazım Karabekir Stadı’nda karşılaşma başladı.
Tam da Deniz Ateş Bitnel’in bir anda Galatasaray-Trabzonspor maçı sonrasında gündemi değiştirdiği haftada MHK, Erzurum’daki maça Saroğlu’nu atamıştı. Bu sezon ilk kez bu kadar başarılı bir maç yöneten hakem gördük, Kazım Karabekir Stadı’nda…
Verdiği kararlarla iki takımdan da en ufak bir tepki çekmedi. Düzce’nin attığı golle savunma hatasından çıldıran Erzurum Teknik Direktörü Ahmet Yıldırım’ın el kol hareketlerini görmesek, sanki tiyatro izliyormuşuz gibi bir görüntü vardı, Kazım Karabekir Stadı’nda… Gerçi hafta içi olması ve takımın Erzin’den mağlup dönmesi tribündeki taraftar sayısını bir hayli etkilemişti.
Evet!...Maçın orta hakemi Sertaç Şaroğlu dört dörtlük bir maç yönetti. Yardımcıları Gürcan Çalışkan ve Aykut Onar da, çok iyi yardımcılık yaptılar. Şaroğlu’nun tansiyonu düşüren mimikleri, düzgün Türkçesi ve diksiyonu ile pozisyonları futbolculara izah etmesi, yıllar önce amatör kümede benimde maçlarımı yönetmiş olan A. Vahit Doğar’ı bir anda hatırlamama neden oldu. Vahit Hoca da, yüksek tansiyonlu maçlarda bile futbolcunun ‘gazını’ almayı başarırdı.
Dünkü maçın hakemi Sertaç Şaroğlu da, iki takım oyuncularına yaklaşımı ile takdir topladı.
Dünkü müsabaka da Teknik Direktör Ahmet Yıldırım, kadroda mini bir revizyon yaptı. Doğan Can Otman’ı ilk onbirde sahaya sürdü. Genç savunmacı da güveni boşa çıkarmadı. Müthiş oynadı, güzel futbolunu bir de golle süsledi. Doğan Can kendisine güvenenleri mahcup etmedi. Dünkü maçta oynaması isabet oldu. İnşallah, başarısı aynen devam eder.
Kaptan Mehmet Albayram, kafası yarılmasına rağmen, kan revan savaşmaya devam etti. Teknik Patron Yıldırım’ın mecburiyetten sağ bekte ısrar ettiği Ferit Erişçi ve sol kanatta Doğa İşeri hatasız oynadı. Erhan Çelenk’in erkenden alınması hataydı, ama Yıldırım’ın, Kızılcabölük maçını da düşünerek süper solağı oyundan alması bir taktik olabilir.
Fahri Tatan, hem güzel bir gole imza attı. Hem de verdiği paslarla olumlu işlere imza attı, ama temposunu yükseltmesi ve daha çok sorumluluk alması gerekir. Çünkü Fener’de Beşiktaş’ta oynamış bir tecrübeden beklentimizin büyük olması da normal…
Serdar Deniz, iki golle galibiyete katkıda bulundu. Serhat Akyüz golde hata yaptı, ancak yinede tecrübesi ile demorelize olmadı. Kaleci Ahmet Altın rahat bir maç çıkarttı. Savaş Tağa ve Fatih Gül günün çalışkan isimleri arasındaydı.
Ancak, başlığımda da belirttiğim gibi Düzce galibiyeti bizim için ölçü değil. Alınan 4-1’lik farklı galibiyet bizi aldatmasın. Erzurum gibi şampiyonluğa oynanayan bir takımın rakibi ısırması ve boğması gerekir.
Dün, Dadaş’ta bu güç ve tempoyu göremedik. Belki Erzin hezimiyetinin moral bozukluğu ve dört gün aralıkla iki maç oynamanın vermiş olduğu bir yorgunluk da söz konusu olabilir.
Ancak biz mazeret ürtme dönemlerini çoktan geride bıraktık. Çünkü maratonun sonununun yaklaştığı bir ortamda mazeret üretme lüksümüz kalmadı. Çünkü puan kaybına tahammülümüz yok.
Teknik Patron Ahmet Yıldırım ve talebeleri bunu bilmeli. Ona göre hareket etmeli. Onun için diyorum ki, Düzce maçı bizim için ölçü değil.