Efsane tarihçinin günlükleri doğru zamanda doğru ellerde...
Günlük yazmanın önemi çoktur.
Bir çok faydası vardır.
Hele de bu tutulan günlükler çok özel yaşamlara, yaşayanlara ait ise bu, balın yanında kaymaktır.
Esasında Atatürk Üniversitesi’nin efsaneleri arasına da girmeyi başaran bir isim de olan tarihçi Enver Konukçu’nun sayısız kitabı ve makalelerinin yanısıra sanıyorum bu günlükler de özellikle sonraki nesillerin işine çok yarayacak.
En çok da tabii ki tarihçilerin..
Yarım asrı aşan bir dönem tarih ile anılan Konukçu hocanın tuttukları bu günlükleri ele geçirmek, paha biçilmeyen antikalara ve hazinelere benzer.
Kozmik oda gibidir o günlüklerin yeraldığı ortamlar.
Elbette ki böyle bir hazineyi bulup çıkarmak da o işe kafa veren ve gönül koyan adamların işidir.
Hazine doğru zamanda doğru adamın eline geçmeli.
Son yıllarda Erzurum’un yetiştirdiği önemli tarihçilerden Prof.Dr.Murat Küçükuğurlu hocam, işte o dosdoğru isimdir.
Küçükuğurlu, tarih denince ilk akla gelen isimlerden olan ve emekli olduktan sonra köşesine çekilen Enver Konukçu hocanın izini takip etti, ona ve günlüklerine nihayet Aydın’da ulaştı.
Günlük derken, hazineden bahsediyorum.
***
Yazdığı sayısız kitaplar ile Erzurum’un iz bırakan isimlerinden olan ve aynı zamanda ETÜ rektör yardımcılığı görevinde bulunan Murat Küçükuğurlu hocam, simge isim Enver Konukçu hocayı hem de Aydın’da ki evinde ziyaret etti ve yazdığı günlükleri almayı başardı.
Aslında Küçükuğurlu hocamın uğraşmasına gerek yoktu, o lafın gereği, Enver hoca o günlükleri en iyi şekilde değerlendireceğine inandığı için bizzatihi ona verdi.
Erzurum’a ilk ayak bastığı andan, gittiği güne kadar Enver hocanın yazdığı günlükleri getiren Murat Hoca, şimdilerde onları fotoğraflar ile derleyip toplu bir kitap haline getirecek.
Gerek günlükleri ve gerekse Konukçu hocadan kalan ve çoğu da siyah beyaz olan fotoğraflarını basında ilk benimle paylaşan Murat hocanın adına çok sevindiğimi söylemeliyim.
Görevdeyken ben de çok kez haberini yapmışımdır Enver hocanın.
Onun günlükleri bir hazinedir ve o hazine şimdi ne güzel ki doğru eldedir.
Murat hocama kolaylıklar dilerken, rahatsız olan Enver hocama da sağlık, mutluluk diliyorum.
TUTTUĞUM BABA SÖZLER : En iyi makine en iyi fotoğrafı çekseydi, en iyi daktiloya sahip olan da en iyi romanı yazardı! (Ara Güler)
DUVARIN DİLİ : Konu adamlığa geldi, sen kalk istersen!