Allahım bir daha göstermesin.
İnşallah bir daha öyle stres dolu, sıkıntılı bir süreci yaşamayız.
Kabus dolu günlerdi yaşadığımız.
Bir yıl önce yaşanacakları biri söyleseydi hiçbirimiz de inanmazdık.
Her ne kadar tehlike henüz geçmemiş olsa bile bir şekilde normalleşmeye başlanan günümüzde korona zulmünden etkilenmeyen yoktur herhalde.
O kadar sıkıntılı bir süreç yaşadı ki insanoğlu, yeri geldi, sevdikleriyle günlerce görüşemedi.
Evlere tıkıldık, kendimizi izole ettik, o kötü günlerin bitmesini bekledik.
Kuşkusuz yaşanan o sıkıntılı süreçte çoğumuz da etrafımızda olup bitenlerden haberdar olamadık.
Komşuya bile selamın mesafe ile verildiği o dönemlerde bir çok yakınımız da hayatını kaybetti.
Haberimiz ya olmadı, ya da geç oldu.
Her yerde olduğu gibi Erzurum’da da o dönemde korona dışında yaşanan ölüm hadiselerine kayıtsız kalındı.
Binlerce seveni olan insanlar bile vefat ettiğinde sosyal mesafe için apar-topar cenaze namazları kılındı, mezarlıkta 3-5 kişinin bulunduğu halde toprağa verildi.
Taziyeler yerinde olmadı, uzaktan, telefonla ya da mesajla yapıldı..
Gerçekten olağanüstü günlerdi..
***
İşte koronaya kurban giden acı haberlerden birisi de İhsan Beyköylü’nün vefatıydı.
Aynı mahalleden olmamıza rağmen çok sonra duydum efsane sendikacının vefatını.
O İhsan Beyköylü ki, bir zamanlar Erzurum’da adı en çok anılan isimlerden biriydi.
Belediye İş Sendikası’nın başkanıydı.
Türk-İş’e bağlı Belediye İş Sendikası’nın uzun süre Erzurum Şube Başkanlığını yapmıştı.
Tam bir işçi dostuydu.
Nazik, yol-yordam bilen, sadece işçinin değil, işverenin de hakkını gözeten gerçek bir sendikacıydı.
Binlerce insanda emeği vardı.
Toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde çoğu belediye başkanı, sırf İhsan Beyköylü’nün o beyefendi tavrı nedeniyle ücret artışı yüzdesinde bonkör davranırdı.
Arabulucuya giden sözleşme görüşmesi onun zamanında ender yaşanmıştır.
İlişkileri hep seviyeliydi, hakkında akçeli işler ile anıldığına dair en küçük bir dedikodu dahi olmadı.
Son günlerde yürüme güçlüğü çekiyordu.
Bayağı bir rahatsızdı.
Cenazesi tıpkı bir çokları gibi o da sessiz sedasız Şehir mezarlığına defnedildi.
Ben şahsen razıydım, rabbim de razı olsun...
TUTTUĞUM BABA SÖZLER : Sen ol da, ister ‘yar’ ol, ister ‘yara’. Lütfun da başım üstüne, kahrın da. (Şems Tebrizi)
DUVARIN DİLİ : Giden gitmiş. Hüznü ayaklandırmak boşuna.
merhum babamı kaleme almanızdan sonsuz derece memnun olduk .gerek şahsım gerekse beyköylü ailesı adına saygılarımızı sunarız