Türk Eğitim-Sen, ataması yapılmayan öğretmenlerimiz için büyük bir yürüyüş ve miting gerçekleştirdi. Şubat’ta 30 bin öğretmen ataması yapılması için gerçekleştirilen mitinge, Türkiye Kamu-Sen ve Türk Eğitim-Sen Erzurum İl Temsilciliği desteği ile Erzurum’dan da katılım sağlandı. Miting öncesinde Ankara’ya giden öğretmen adayları ile bir araya gelen Türkiye Kamu-Sen İl Temsilcisi K.Müfit Bayraktar, ataması yapılmayan öğretmenlere hitap etti. Bayraktar: “Sizler bugün soğuğa aldırmadan, cebinizde paranız olup, olmadığına bakmadan Ankara’ya yola çıktınız. Okulunuza bin bir zorlukla girdiniz, büyük emek verdiniz, aileniz de dişinden tırnağından artırdı, sizi okuttu. Artık mezunsunuz. Öğrencilerinize bilgilerinizi aktarmak, onları yetiştirmek için heyecanla atanmayı bekliyorsunuz. Ama önünüze yığınla engel çıkarıyorlar. Bir bakıyorsunuz ki, yıllar birbirini kovalamış ve siz 5 yıldır, hatta 10 yıldır hala atanamamışsınız. Geriye dönüp baktığınızda koskocaman bir boşluk sizi karşılıyor. Derken kiminiz farklı mesleklere yöneliyor, kiminiz hala işsiz, kiminiz rızkını çıkarabilmek için pazarda çalışıyor, şoförlük yapıyor ya da geçici işlerde çalışıyor. Ama o dikiş bir türlü tutmuyor. Çünkü elinizde diplomanız, kalbinizde yığınla hayal kırıklığı ile bir başınıza kalıyorsunuz. Böyle mi olmalı bu gençlerimizin sonu? Pırıl pırıl evlatlarımız sokak köşelerine terk edilecek kadar, kahvehanede okeye dönecek kadar ya da hayatlarından vazgeçilecek kadar değersiz mi?
Bakanlık ‘atamama’ konusunda ne kadar inatçıysa, biz de ‘öğretmen ataması yapılması’ konusunda bir o kadar kararlıyız.
Doğru düzgün bir öğretmen atama politikası oluşturulamadı. Bizler meydanlarda ‘gençlerimiz gözümüzün önünde eriyor, yazıktır, günahtır’ diye bas bas bağırdığımızda, bizi görmezden geldiniz. Eleştirilerimize kulak vermediniz. Şimdi ise işin içinden çıkamıyorsunuz. Beceriksiz bakanlarınız, bürokratlarınız sayesinde, meydanlar, ataması yapılmayan öğretmenlerin sesleri ile inliyor, öğretmenler ellerinde tebeşir yerine pankart tutuyor. Milli Eğitim Bakanlığı öğretmen açığını gidermek için ücretli öğretmenler çalıştırıyor. Kim bu ücretli öğretmenler? Girdiği ders başına ücret alan, aylık maaşı 300-500 TL arasında olan, hiçbir güvenceye sahip olmayan öğretmenler. Üstelik açık öğretim mezunları, iki yıllık meslek yüksekokulu mezunları, su ürünleri mezunları da ücretli öğretmenlik yapabiliyor. Yani öğretmenlik formasyonu olmayan insanlar öğrencilere ders veriyor. Dolayısıyla eğitimde kalite ve verim düşüyor, eğitim-öğretim sağlıklı bir şekilde yapılamıyor, öğrenciler, veliler mutsuz oluyor. Ne acıdır ki; Bakanlık ücretli öğretmenliği neredeyse asal istihdam modeli haline getirmiştir. Buradan Milli Eğitim Bakanı Dinçer’e soruyorum: Madem öğretmen açığımız var neden ücretli öğretmen yerine kadrolu öğretmen istihdam etmiyorsunuz? İngiltere’den ithal ettiğiniz Maliye Bakanından bu kadar mı çekiniyorsunuz? Başbakana, Maliye Bakanına baskı yapacak güce de mi sahip değilsiniz? Şubat ayında 30 bin olmak üzere, 2013 yılında asgari 100 bin öğretmen ataması yapılmasını istiyoruz.”
Editör