Son dönemlerde ata sporumuz güreşte çevrilen dümenler, aklımızı beynimizi döndürdü.
Hatırlayacaksınız bundan aylar önce Erzurumlu hemşehrimiz Yakup Gör, hak ettiği halde ikinci kez olimpiyat kotası seçmesine tabi tutulunca, hakkı gasp edilmiş ve Rio 2016 Yaz Spor Olimpiyatları’na katılma hakkı elinden alınarak, başka bir pehlivan götürülmüştü, BREZİLYA’ya…
Gerçekten de ata sporumuz adına bir rezillik yaşanmıştı.
Olayın üzerine Pusula olarak gittik, Yakup Gör’ün haksızlığa uğradığını haykırdık.
Hatta konum eski İçişleri Bakanımız Sayın Efkan Ala ile Sağlık Bakanımız Sayın Prof. Dr. Recep Akdağ’a kadar da ulaştı.
Ancak 15 Temmuz’daki hain darbe girişimi nedeniyle, artık kimsenin bu olayla ilgilenecek ne hali ne de vakti kalmayınca, Yakup Gör vakası minderde kaynadı gitti.
Olan, bizim garip Dadaş Pehlivan Yakup Gör’ün muhtemelen kazanacağı olimpiyat madalyası ve devletimizden alacağı peşkeşe oldu.
Yakup’un hayallerini işgüzar antrenörler yıktı.
Yakup Gör’ün uğradığı haksızlık ve minderde yaşanan bu vukuatın yankıları küllenmeden ata sporumuz minderde ikinci bir skandal daha yaşandı.
Minderde bir kez daha haksızlığa uğrayan ve hakkı gasp edilen diğer  güreşçi Erzurumlu Ahmet Ertürk oldu.
Aynı zamanda Erzurum Büyükşehir Belediyesi Gençlik Spor Kulübü’nün milli güreşçisi olan Ahmet Ertürk, 74 kiloda Üniversitelerarası Türkiye şampiyonu oldu. Babalar gibi de Üniversiteler Dünya Şampiyonası vizesi aldı.
Ancak, Ertürk’ün vizesi Üniversiteler Güreş Milli Takım Teknik Patronu Mehmet Türkmen tarafından veto edildi.
İddialara göre Türkmen, Kahramanmaraşlı hemşehrisi olan 19 Mayıs Üniversitesi öğrencisi Nuri Temur’u Üniversite Milli Takımı kadrosuna dahil etti.
Hoppala…
Olduysa Maşallah…
Olmadı tabi koskoca öğretim görevlisi spor adamına yaptığı yakışmadı.
Hocam, tamam Ahmet Ertürk’ü kadrodan çıkartmayı kafana koydun, o zaman niçin Ahmet’le daha önce Çorum’da Türkiye finali yapan diğer Erzurumlu  güreşçi olan Bartın Üniversitesi öğrencisi Muhammet Lütfi Küçükyıldırım’ı niye ‘es’ geçtin.
Onu niye arada kaynattın.
Madem bir seçme yapacaktın, o vakit sesleseydin, üç güreşçiyi o anda bir seçme yapsaydın.
Olmadı! Mehmet Hocam, yakışmadı yaptığınız hareket size…
Sadece size değil tüm Güreş Federasyonu camiasına sesleniyorum.
Erzurum, Ata sporumuz güreşin beşiğidir.
Dadaşlar Diyarı’nda dünyaya gelen çocuk mutlaka güreş yapmıştır.
Bu yüzden onlarca Milli pehlivan bu topraklardan çıkmıştır.
Zaten milli takıma çağrılan pehlivanların çoğu da Erzurumlu değil mi?
Ama sizler böyle haksızlıklar yaparsanız Dadaşlar da ‘pes’ edecektir.
Burası Pehlivanlar otağıdır. Ata sporumuz güreşin beşiği ve kalesidir.
Unutmayın, Erzurum’da güreşi bitirirseniz, güreşin kalesi düşer.
Kaybeden de Erzurum değil Türkiye olur.
*** 
Minder de yaşanan skandala nokta koyduktan sonra, Atletizmde Erzurum adına elde edilen iki başarılı dereceyi sizlerle paylaşmak isterim.
Samsun’da yapılan Kulüpler Kros Ligi birinci kademesinde Erzurum Büyükşehir Belediyesi Gençlik Spor Kulübü, Küçük Erkekler Atletizm takımı, birinci olarak göğsümüzü kabarttı. Geçtiğimiz sezonun Türkiye şampiyonu olan takımı ve başarılı antrenörler Yavuz Bayram ile Orhan Güngör’ü tebrik ediyorum.
Bir tebrik de Tekmanlı minik yüreklere gönderiyorum. Tekman’ın küçük kızları da antrenör Mustafa Esen nezaretinde birincilik kürsüsüne çıktı. Tebrikler minik sultanlar…