Erzurum'u çevirin güneşe..!

Atatürk, ‘’Ülkenin kalkınması için Doğuda bir üniversite kurulması gerekir’’ derken, Kenan Evren, ‘’Oralara adam gitmez, hayat zor’’ diyordu. ‘’Erzurumlular gelsin batıda yatırım yapsınlar. Oralarda yapılmaz’’ diyen de Turgut Özal’dı… Erzurum ve çevresindeki 9 kentten sadece yurtdışına 374 bin 566 kişi gitti. Göç olmasaydı Erzurum’un nüfusu 1 milyon 893 bin 946 kişi olacaktı.

Giden gitti kalanlara bakmak lazım. Hem sır çoklukta olsaydı bir kaşık yoğurt, bir kazan süte maya olmazdı..! Erzurum, bir kış şehri. En büyük gideri ısınma. Daha önce ‘Güneş topla cebin için’ başlıklı yazımda, Erzurum’un güneş konusunda en avantajlı şehir olduğunu anlatmıştım. Şimdi de diyorum ki, yüzümüzü neden güneşe dönmüyoruz?

Hem ısıdan hem de ışıktan avantaj sağlamak için güneş cepheli evleri neden yapmıyor, tüm imar planlarımızı neden güneye göre ayarlamıyoruz? Mesela; Yatağınız pencereye paralel, yatak başı kapıya bakacak şekilde olursa, güneşten olabildiğince çok faydalanırsınız. Konut tasarımlarından, binaların yönüne ve yüksekliklerine, cadde genişliklerine, sokaklara dikilecek ağaçlara kadar her şeyin bir hesabı var.

Şehir plancıları Erzurum için diyor ki; ‘’Bina yüksekliği beş katı geçmemeli, doğu batı yöneliminde yapılaşma yapılmamalı, kuzey-güney yönelimli caddelerde binalar arası mesafe geniş olmalı, güneydoğu açılı olmalı. Sokak yönleri güney batı yönündeki hâkim rüzgâr yönüne paralel ve hava koridorları açık olmalı’’.

Erzurum gibi sert kış yaşayan kentlerde; ‘’Sokaklarda ısıyı tutmak için binaların güney yönünde yaprak döken, kuzey ve batı taraflarında ise iğne yapraklı ağaçlar tercih edilmeli. Sıcağı sokakta tutmak için sarıçam gibi yaprak dökmeyen ağaçlar dikilmeli. İmar planları, güneşe dönük yapılırsa, şehirdeki hava kirliliği de son bulur. Aksi halde hava tıkanır. Doğalgaz kullanımı da çözüm olmaz’’.

Erzurum eylem planında da yer alan bu tavsiyeler, ne kadar uygulanır bilemem. Ancak şehrin üç korkusundan birisi olan kış, 21 Aralık itibariyle başladı. Diğerleri de Rus ve Ramazan. Onlar da yolda..!

Şehir olarak yüzümüzü güneşe dönmezsek, doktora dönmek zorunda kalırız. Çünkü; ‘’Güneş girmeyen eve doktor girer’’.