Baba İsmail Tanış: "Namaz için seccadeyi yere serince düştüm, çocuklara bağırdım ama hepsi baygındı. Sürünerek evden dışarı çıkıp hava aldım ve yüzüme kar sürdüm. Sonra çocuklara kar getirip yüzlerine sürsem de fayda etmedi. Bağırıp komşulardan yardım istedim"

Erzurum'da karbonmonoksit gazından zehirlenen 4 kişilik aile, babanın sabah şiddetli baş ağrısıyla uyanıp evdekileri baygın halde fark etmesiyle ölümden kurtuldu.

Köprüköy ilçesi Ağcaşar Mahallesi'nde yaşayan İsmail Tanış ve ailesi, ısınmak için yaktıkları sobayı gece söndürmeden uyudu.

Gece saatlerinde eşi Cemile Tanış'ın baş ağrısı şikayetiyle uyanan ve sobadan sızan karbonmonoksit gazından etkilendiklerini ilk başta anlamayan İsmail Tanış, eşinin tansiyonu düştüğünü tahmin ederek birkaç kaşık toz şeker verip tekrar uyudu.

Daha sonra sabah namazına şiddetli baş ağrısıyla uyanan ve namaz kıldığı esnada baygınlık geçiren Tanış, zehirlendiklerini anladı.

Sürünerek evden dışarı çıkan ve yüzüne kar sürüp kendine gelmeye çalışan Tanış, vakit kaybetmeden evdeki çocukları Yusuf (21) ve Murat Tanış (15) ile eşini uyandırmaya çalıştı.

Komşuların yardımıyla olay yerine çağrılan 112 Acil Servis ekiplerince Köprüköy Devlet Hastanesine kaldırılan aile, buradaki ilk müdahale sonrası sevk edildikleri Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Yakutiye Araştırma Hastanesinde tedavi altına alındı.

Doktorların erken müdahalesiyle hiperbarik oksijen tedavisi alan aile, hastanenin acil yoğun bakım ünitesinde 2 günlük tedavileri sonrası hayati tehlikeyi atlatarak taburcu edildi.

Baba İsmail Tanış, AA muhabirine yaptığı açıklamada, akşam sobaya kömür ilave ettikten sonra uyuduklarını belirterek, gece etkili olan fırtına nedeniyle kömürün tutuşmaması ve sobanın bacasının dumanı çekmemesi nedeniyle eve sızan karbonmonoksit gazından zehirlendiklerini söyledi.

"ALLAH'A ŞÜKÜR KURTULDUK"

Ölümden kıl payı kurtulduklarını anlatan Tanış, "Gece eşimin baş ağrısıyla uyandım, tansiyonu düşmüştür diye biraz şeker verdim, sonra hanımın uyuduğunu zannettim ama bayılmış. Namaz için uyanmasam hepimiz ölmüştük, Allah'a şükür kurtulduk." dedi.

Sabah namazına şiddetli baş ağrısıyla uyandığını aktaran Tanış, güçlükle abdest aldığını dile getirdi.

Tanış, namaz kılacakken baygınlık geçirdiğini ve zehirlendiklerini anladığını belirterek, şöyle devam etti:

"Namaz için seccadeyi serince yere düştüm, çocuklara bağırdım ama hepsi baygındı. Sürünerek evden dışarı çıkıp hava aldım ve yüzüme kar sürdüm. Sonra çocuklara kar getirip yüzlerine sürsem de fayda etmedi. Bağırıp komşulardan yardım istedim, Allah razı olsun sesimi duyan komşular yardıma geldi ve ambulans çağırmış. Özellikle soba kullananlar akşam sobayı söndürüp öyle uyusun."

Aile olarak olayın etkisinden kurtulamadıklarını ifade eden Tanış, üniversite hastanesinin acil servis ve yoğun bakım servislerinde gördükleri sağlık hizmetinden memnun olduklarını belirterek, doktor ve çalışanlara teşekkür etti.

"HASTANEYE İLK GETİRİLDİKLERİNDE AİLENİN HAYATİ TEHLİKELERİ VARDI"

Hastanenin Acil Tıp Ana Bilim Dalında görev yapan Dr. Öğretim Üyesi Abdullah Osman Koçak da, Tanış ailesinin hastaneye getirildiklerinde bilinçlerinin kapalı olduğunu ve hayati tehlikelerinin bulunduğunu belirterek, "Aileyi hemen hastanemizin bünyesindeki hiperbarik oksijen tedavisine aldık ve uyguladığımız tedavilerle hayati tehlikeyi atlattılar." dedi.

Koçak, zehirlenme vakalarında hastaları klinik olarak izleyip tamamen iyileşme görüldüğünde taburcu ettiklerini belirtti. Tanış ailesinin de bir süre yoğun bakımda tedavi gördüğünü aktaran Koçak, tedavilerinin ardından taburcu edildiklerini söyledi.

SOBA KULLANANLARA UYARILAR

Koçak, sobadaki karbon içeren bileşenlerin tam olarak yanmaması sonucu ortaya çıkan karbonmonoksit gazının zehirlenmeye sebep olduğunu belirterek, şunları kaydetti:

"Karbonmonoksit gazından zehirlenmeye maruz kalmamak için gece yatmadan önce sobanın tamamen söndüğüne emin olmak ve baca temizliğine dikkat etmek gerekiyor. Kışın çok ciddi anlamda karbonmonoksitten zehirlenme vakası oluyor. Soba kullanımının yaygın olduğu yerlerde bu konularda halkın eğitilmesi de önemli."