Memur sendikaları ve devlet arasında yapılan görüşmeler neticesinde oldukça eski düzenlemelere sahip devlet memurluğu çalışma sisteminde önemli değişiklikler yapılması planlanıyor. Henüz yasalaşmamasına rağmen tasarı halinde bile farklı hareketlenmelere neden olan değişikliklere bakacak olursak;
Sözleşmeli personel için yiyecek yardımı yapılması düşünülmekte; bununla birlikte, emeklilere ödenmekte olan tazminattaki gösterge rakamında artış planlanmakta. Buna göre çalışanlara emekli olduklarında verilen tazminatlarında artış görünüyor.
Ailelere yapılacak olan “aile yardımı ödeneği” hazırlığı ise bir diğer eklenti. Buna göre burs alan veya devletçe tarafından okutulan çocuklar için aile yardımı ödeneği verilmesi hesaplanmakta.
Ayrıca birçok çalışanı ilgilendiren seyyar görev tazminatı ödemelerinde ise il sınırı esas olarak alınacak.
Bunların yanı sıra kurum ve kuruluşların belediye ve mücavir alan sınırları dışında olan konutlarının hizmet tahsisli konut kapsamına alınarak bu konutlardan kira bedeli alınmaması düşünülmektedir.
KİT’lerde yıl üzerinden yapılan kıdem ücretinin hesabının ay hesabı üzerinden yapılması planlanmakta.
Diğer düzenlemelere sıra ile göz atacak olursak;
-İtfaiyeci kadroları genel idare hizmetleri olarak, Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndaki ‘enformasyon memuru’ kadro unvanı ise ‘turizm araştırmacısı’ olarak değiştirilecek;
-Yükseköğretim kurumları disiplin kurullarında sendika temsilcisi istenmekte;
-İLKSAN üyeliği tüm Milli Eğitim Bakanlığı çalışanları açısından isteğe bağlı hale getirilecek;
-Sözleşmeli personel dahil olmak üzere Sağlık Bakanlığı 112 Acil sağlık hizmetlerinde görev yapan sağlık hizmeti personelinin ek ödeme oranı artırılacak;
-Yataklı tedavi kurumlarında normal mesai saatleri dışında nöbet tutan sağlık personeline verilen nöbet ücretinin dini bayram günlerinde yüzde 20 artırımlı ödenmesi sağlanacak;
- Ek ödemenin tabip dışı personele herhangi bir katkıya bağlı olmaksızın her ay aylıklarıyla birlikte ödenmesi mümkün olacak;
-TRT’nin verici istasyonları ve haber müdürlüklerinde bilfiil çalışan personele koruyucu gıda yardımı verilecek;
-Yayında ve verici istasyonlarında çalışan personele ise giyim yardımı yapılacak;
-PTT’de görev yapan dağıtıcılardan aynı zamanda araç kullanarak dağıtım yapanlara aylık ilave 20 lira ödenecek;
-Tapu ve kadastro kadrolarında ve sözleşmeli personel pozisyonlarında bulunanlardan kadastro hizmetlerinde görevlendirilen ve arazide fiilen çalışanlara kadastro tazminatı ödenecek;
-Devlet Demiryolları personeline ve yakınlarına demiryollarında yılda iki kez ücretsiz seyahat hakkı tanınacak;
-Devlet Tiyatroları ve Devlet Opera ve Balesi’nde çalışan sözleşmeli personele fazla çalışma ücreti verilecek;
-Orman yangınları ile bilfiil mücadele edenlere koruyucu giyim ve donanım malzemesi sağlanacak ve yangınlarda hava vasıtalarında fiilen görev yapanlara yangın tazminatı verilecek;
-Normal çalışma saatleri dışında orman yangınlarına doğrudan bilfiil müdahale edenlere döner sermaye bütçesinden karşılanmak üzere fazla çalışma ücreti ödenecek;
-İmam-hatip ve müezzin-kayyımlara, dinî bayram günlerinde fiilen çalıştıkları her gün fazla çalışma ücreti verilecek.
Görüleceği üzere bir çok mali hakkın getirilmesinin planlanmakta. Ancak önemli bir hususun gözden kaçırıldığı kanaatindeyim. Şöyle ki yapılan düzenlemeler memurların çalışma ortamlarına ilişkin ve işyerinde amirlerin tacizini, psikolojik baskısını engelleyici herhangi bir düzenleme bulunmamakta. Bu nedenle her ne kadar mali ve çalışma ortamına ilişkin rahatlatıcı olduğu düşünülse de asıl sorun olan üstlerin astlarına yaptıkları baskıları hukuksal olarak frenleyici bir değişiklik görünmemekte.