MÜLTECİLERİN DRAMI BUZA YANSIDI

Erzurum Atatürk Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Kavukçu, eksi 30 derece soğukta buzla yaptığı 'Sınırların Sınırsız Çığlığı' adlı sanat çalışmasıyla mültecilerin dramını ele aldı.

SALİH YILDIRIM
SALİH YILDIRIM
11 Şubat 2016 Perşembe 17:41
MÜLTECİLERİN DRAMI BUZA YANSIDI

Erzurum Atatürk Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Kavukçu, eksi 30 derece soğukta buzla yaptığı 'Sınırların Sınırsız Çığlığı' adlı sanat çalışmasıyla mültecilerin dramını ele aldı. 
Son günlerde tüm dünyanın gündemi haline gelen mülteci dramı, Erzurum'da buza yansıdı. Mültecilerin dramına dikkat çekmek isteyen Atatürk Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Kavukçu, fakültenin bahçesinde yaklaşık 20 gün çalışarak soğuk havayı suyla bütünleştirip buzdan bir çalışma ortaya koydu. Tel örgülerin buzla kaplandığı, buzdan kulelerin yapıldığı ve bir mülteci kampı görünümü kazandırılan çalışma, görenleri şaşkına çevirdi.
Daha önceden de buzdan sanat eserleri yapan Atatürk Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Kavukçu, 'Sınırların Sınırsız Çığlığı' adlı çalışmasıyla mültecilerin dramını ele aldığını belirtti.
Prof. Dr. Kavukçu, "Bu projede dünyanın en büyük sorunlarından biri haline gelen mülteci kavramına dikkat çekmek ve bazı biçimsel yapılandırmalar ile bu kavrama göndermeler yapmayı amaçladım. Projenin uygulama aşamasında oluşturulan sınır hattı ile yaşama dönük bazı biçimlerin ilişkisi sorgulanmaktadır. Çalışmada mülteci kavramı metaforik olarak korkuluk göndermeli ile ifade edilmektedir. Minare, çadır, saman ve ot balyaları gibi yaşama dair nesnelerin yer aldığı dramatik bir çalışma söz konusudur. Projede mültecilerin yaşamları ve süregelen kültürleri ile ilgili dinsel ve politik göndermeler elbette vardır. Kompozisyon içinde yer alan semboller ve biçimler mültecilerin geçmişten günümüze kültürlerini dillendirmektedir" dedi.
Buzdan korkuluklara da değinen Prof. Dr. Kavukçu, "Projede üzerinde durulan kavramlardan biri olan korkuluk kavramı, korkan - korkutan ilişkisini vurgulamaktadır. Bu korku ve korkan - korkutan ilişkisi bütün kültürler için geçerlidir. Bu ilişki içerisindeki her kültür için de mültecilik bir 'ötekilik' içermektedir. Mülteci kavramındaki bu olumsuz durum korkuluklar buzlanarak, korkuluk kavramında var olan korkan ve korkutan yaklaşımı ile ortadan kaldırılması amaçlanmaktadır" diye konuştu.
Prof. Dr. Kavukçu son aşamada boya, farklı figürler ve objeler kullanarak bir performans çalışması sergiledi.

Editör

Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.