Türkiye Yazarlar Birliği (TYB) Erzurum Şube Başkanı M. Hanifi İspirli, Erzurum Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen “Ramazan İkliminde Müzakereler” adlı programın konuğu oldu. Teravih namazı sonrası Yakutiye Medresesi’nde gerçekleştirilen etkinlikte İspirli, davetlilere “Sezai Karakoç ve Ramazan iklimi”ni anlattı. İspirli, burada yaptığı konuşmada, “Sezai Karakoç bizim mütefekkirimiz, şairimiz, bir anlamda 1950’den sonraki Türkiye’nin var oluşunda hamurumuz ve mayamızdır. Erzurum’da oruç binaların bile ruhuna işleyen, onu kendine benzeten bir eylemdir. Oruç, vahşi kapitalizme karşı duruşun ismidir” dedi.
İspirli, Karakoç’un şiirlerini de seslendirdiği sohbetinde, “Üstadın 1950’lerde başlayan Diriliş macerasında oruç, Ramazan ve diriliş noktasındaki yazıları, çalışmaları ‘Samanyolunda Ziyafet’ adında bir kitapta toplandı. Orucu metafizik boyutuyla ele alıp, bunu bize deruni bir şekilde anlatan kitap önemli bir kaynaktır” diye konuştu.
Sezai Karakoç’un oruçla ilgili bir yazısını da okuyan İspirli, sözlerini şöyle sürdürdü: “Sezai Bey ‘Oruç da acıkır’ diyor ve şöyle devam ediyor; ‘Oruç, hiç gecikmeden, yolunu şaşırmadan, tam saatinde, dinç ve genç, tarihin dinamizmini de özünde gaybın bir üfleyişi gibi taşıyarak geldi. Mademki geldi onu iyi tanımak gerek. Oruç, boş bir çerçeve olarak veya bir mevsim gibi sadece tabiatın bir parçası olarak gelmedi. Tarihin bir parçası olarak geldi. Dolu geldi. Kendindekini boşaltacak. Giderken de dolu gidecek. Dolu gitmeli…’ İşte mesele budur…” İspirli, “Orucun ruhu, sadece midenin boş bırakılmasıyla ilgili olmasın. Fuzuli’den Sezai Beye kadar bütün şairlerimizin, edebiyatçılarımızın vurguladığı Ramazan’da bir sevgi, kardeşlik, ümmet olmanın şuuru vardır. Bu şuuru Erzurumlular yaşıyor, Erzurum bunu bize çok iyi hissettiriyor” ifadelerini kullandı. TYB Erzurum Şube Başkanı Yazar İspirli, “Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Mehmet Sekmen’e, Ramazan’ın ve orucun ruhuna uygun ‘Ramazan İkliminde Müzakereler’ programını düzenlettiği için buradan çok teşekkür ediyorum. Bunların sayısının artmasının gerektiğine de inanıyorum. Çünkü Ramazan’ın ruhu işte budur” dedi.
İspirli, Karakoç’un şiirlerini de seslendirdiği sohbetinde, “Üstadın 1950’lerde başlayan Diriliş macerasında oruç, Ramazan ve diriliş noktasındaki yazıları, çalışmaları ‘Samanyolunda Ziyafet’ adında bir kitapta toplandı. Orucu metafizik boyutuyla ele alıp, bunu bize deruni bir şekilde anlatan kitap önemli bir kaynaktır” diye konuştu.
Sezai Karakoç’un oruçla ilgili bir yazısını da okuyan İspirli, sözlerini şöyle sürdürdü: “Sezai Bey ‘Oruç da acıkır’ diyor ve şöyle devam ediyor; ‘Oruç, hiç gecikmeden, yolunu şaşırmadan, tam saatinde, dinç ve genç, tarihin dinamizmini de özünde gaybın bir üfleyişi gibi taşıyarak geldi. Mademki geldi onu iyi tanımak gerek. Oruç, boş bir çerçeve olarak veya bir mevsim gibi sadece tabiatın bir parçası olarak gelmedi. Tarihin bir parçası olarak geldi. Dolu geldi. Kendindekini boşaltacak. Giderken de dolu gidecek. Dolu gitmeli…’ İşte mesele budur…” İspirli, “Orucun ruhu, sadece midenin boş bırakılmasıyla ilgili olmasın. Fuzuli’den Sezai Beye kadar bütün şairlerimizin, edebiyatçılarımızın vurguladığı Ramazan’da bir sevgi, kardeşlik, ümmet olmanın şuuru vardır. Bu şuuru Erzurumlular yaşıyor, Erzurum bunu bize çok iyi hissettiriyor” ifadelerini kullandı. TYB Erzurum Şube Başkanı Yazar İspirli, “Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Mehmet Sekmen’e, Ramazan’ın ve orucun ruhuna uygun ‘Ramazan İkliminde Müzakereler’ programını düzenlettiği için buradan çok teşekkür ediyorum. Bunların sayısının artmasının gerektiğine de inanıyorum. Çünkü Ramazan’ın ruhu işte budur” dedi.
Editör
