Telefon icat edildiğinde anlamsız bir oyuncak diye küçümsenmişti. Aptal denilerek okuldan atılan şahısta ampulü icat etmişti. Eleştiri, kibir ve bazen de dehşete düşüren cehaletle kendi değerlerimizi yok ediyoruz. Sonrada, ‘’Bizden bir şey olmaz. Bütün icatları batılılar yapıyor’’ diyoruz.
Hayatı kolaylaştırıcı aletleri yapan, insanlığın hizmetine sunan insanlara mucit yaptığına da icat deniliyor. Erzurumlu motor ustası Sabit Çalışır, bir mucit. Kimsenin bugüne kadar yapamadığı, saatte 1 litre mazot ve yağla yol alan Gümüş isimli bir araba yapmıştı geçmiş yıllarda. Kimin kapısını çaldıysa, ‘’İcat çıkarma’’ denilerek çevrildi.
Sabit Çalışır’ın istediği desteklenip alet edevat sağlanmak, atölyesinin de bilim merkezine dönüştürülmesi. Eski sağlık bakanı Recep Akdağ başta olmak üzere Erzurum siyasileri, işyerinin bilim merkezine dönüştürüleceğine dair söz verip, atölyesini istimlâk ettirdiler. İlçenin çıkışında dağ başında bir dükkân verdiler. Ne bilim merkezi oldu ne de arayan soran.
Yaşadıklarına içerleyen Sabit usta, cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a istediklerini, beklediklerini, kimlerin gerçek vatansever kimlerin ihanet içerisinde olduklarını anlatan bir mektup yazıp gönderdi. Bir de baskı aşamasında olan kitap yazdı. Yakında kapış kapış edilecek..!
Ömrünü ve servetini icatlara harcayan Sabit Çalışır’ın artık sabrı taştı. Yani, ‘’Tas itti mezhep karıştı’’…