İspir, Erzurum’da pek çok ilçenin olduğu gibi AK Parti’nin kalelerinden biriydi.
Recep Akdağ’ın İspirli olması elbette bu “kale”nin temel taşlarını oluşturuyordu.
Ne var ki geçtiğimiz yerel seçimde bilindiği gibi İspir, Cumhur İttifakı kapsamında MHP’ye bırakılmıştı, tıpkı Uzundere gibi…
AK Parti, o seçimde ahde vefasızlık etmedi, MHP adayının müstakilen seçilme ihtimalinin olmadığı İspir’de Ahmet Coşkun’a oy verdi, MHP’nin kazanmasını sağladı.
Buraya kadar bir sorun yok, her şey ittifak protokolüne uygun ilerledi.
Seçimler yapıldı, İspir Belediyesi Meclisi adeta karpuz gibi ikiye bölündü, 12 üyeli meclisin yarısı MHP’li, yarısı da AK Partili…
Başkanın eşitlik halinde, hani iki oy kullanma hakkı var ya, Ahmet Coşkun işte bu avantaja çok güveniyordu.
Fakat evdeki hesap çarşıya uymadı; MHP’li iki meclis üyesi sürekli AK Partili üyelerle birlikte hareket etti ve kendi partisinin belediye başkanının kararlarının hilafına oy kullandı.
(Başkan Coşkun o iki üyenin taleplerini karşılamış olsaydı, tabii ki bu durum söz konusu olmayacaktı)
Nitekim o iki üye daha sonra MHP’den ihraç edildi.
İspir’de AK Parti gerçeği var ve bu AK Parti gerçeğinin de ete kemiğe bürünmüş ismi AK Parti İspir İlçe Başkanı Fatih Efeoğlu…
O ne diyorsa AK Partili meclis üyeleri o doğrultuda adım atıyor!
İttifak gereği seçimde aksi yönde hareket etmeyen AK Partililer, niyedir bilinmez seçimden sonra MHP’li başkan Ahmet Coşkun’a karşı betondan bir cephe oluşturdu.
Muhtemelen İspir eski belediye başkanı Osman Çakır’ın bu bloklaşmada, alenen olmasa da dolaylı etkisi oldu.
Ahmet Coşkun’u önce belediyelerin hurdalarını el altından satmakla ve kendine çıkar elde etmekle itham ettiler.
Sonra belediye meclisinde alınan prensip kararlarına rağmen, yeni başkanın personel üzerinde yaptığı tasarrufu ve atamaları etkisiz hale getirdiler.
Mesele, savcılık soruşturması ve dava konusu olmaya kadar gitti…
Yani, AK Partili üyeler, MHP’den yanlarına çektikleri iki üyenin de desteği ile daha yolun başındaki belediye başkanını “madara” etmenin yollarını arayıp, bu uğurda amel ettiler.
İspir’deki bu durum, esasında hem MHP’nin, hem de AK Parti’nin bilgisi dahilinde…
İspir AK Parti ilçe Başkanı Fatih Efeoğlu, MHP’li belediye başkanını halkın gözünden düşürmek ve İspir’de o güne kadar sürüp giden düzenin devam etmesi için, manevra üstüne manevra yaptı.
Eski belediye başkanı Osman Çakır, İspir’de kurduğu şirketler eliyle İspir ve Yusufeli civarında iş yapan müteahhitler üzerinde söz sahibi kimseydi.
Osman Çakır’ın belediye başkanı iken devam eden şirketleri vergi rekortmeni oluyordu!
Ahmet Coşkun’la birlikte İspir Belediyesi’nin müteahhitler nezdinde artık bir yaptırımı yok…
Çünkü, yeni belediye başkanının beton, akaryakıt ve parke şirketleri bulunmuyor.
İspir’de yaşanan ama hiç de Cumhur İttifakı’nın ruhuna uymayan bu süreç, esasında her iki partinin de il teşkilatları tarafından biliniyor, hatta yakından izleniyor.
Buna rağmen İspir’de AK Parti adına hareket ettiğini ilan eden bir ilçe başkanı ve eski belediye başkanı, yönlendirdikleri meclis üyeleri eliyle İspir Belediyesi’ni neredeyse iş yapamaz duruma getirdi.
Buna rağmen Ahmet Coşkun, 8 ay gibi kısa bir zamanda İspir’de emsaline az rastlanır bir hizmete imza attı.
İspir’in yüzden fazla köyüne hizmet götüren Coşkun, İspir Panayırı ile de ülke çapında İspir’in adını bayraklaştırmayı başardı.
Elbette eksikleri vardır, lakin İspir’in MHP’li belediye başkanı Ahmet Coşkun, İspir üzerine vizyonel bir bakışla büyük düşünüyor.
Özellikle İpekyolu projesi bu düşüncenin en önemli adımlarından biri…
Zahir Ahmet Coşkun, İspir’de uzun yıllardan beri sürüp giden bir düzenin tekerine çomak soktu ki, belediye meclisinde böylesine hırpalanmak isteniyor.
