O meşum günün üzerinden dört yıla yakın bir zaman geçti.
Ama birçoğu hâlâ hayıflanıp duruyor:
“Darbe teşebbüsünü akşam değil de, sabaha karşı yani kahır ekseriyet uykudayken yapmış olsaydık, kesin başarırdık!”
Sanıyorlar ki sabaha karşı olsaydı, aynı halk sokağa çıkıp direnmeyecek, babayiğitler tankların altına yatıp, göğüslerini kurşunlara siper etmeyecekti…
Zavallılar…
Kuyruk acısıyla kıvranıp dururken bu kez de imdatlarına Korona yetişti!
Ne alaka?
Şöyle bir alaka…
Hani CHP’nin “teröristsevici” İstanbul il başkanı Canan Kaftancıoğlu yumurtladı ya:
“İktidar iyi yöne gitmiyor. Bu da önümüzdeki süreçte bir erken seçimle veya başka bir şekilde.. Bu ülkenin gerçekten halkının gözü açıldı.”
İşte buradaki “…veya başka bir şekilde” ifadesi, CHP tabanında, PKK nezdinde olmasa bile firardaki FETÖ’cülerden acayip alkış topladı!
Hatırlayın lütfen, ne diyordu bu ülkedeki yeminli müzmin Tayyip düşmanları:
“AKP gitsin de gerekirse Türkiye’de kan gövdeyi götürsün, Tayyip gitsin de gerekirse Türkiye elli yıl açlıktan kıvransın.”
Aynı kafa yine sürümde…
Üstelik Pensilvanya’daki esvaplı şeytan da asla melun düşüncesinden vazgeçmiş değil.
Bulduğu her fırsatta artık darbe yapamayacaksa bile Türkiye’ye ölümcül hasar vermek istiyor.
Yani düşmanlıklarında, ihanetlerinde ve kalleşliklerinde istikrârlılar!
Dolayısıyla…
Kaftancıoğlu’nun, “… veya başka bir şekilde” ifadesi, bu alçakları yeniden ümitlendirdi!
Kendi kendilerine gelin güveyi olmaya başladılar bile…
“Korona nedeniyle halk sokağa çıkamıyor, bu da darbe için ideal bir ortamdır.”
Hani 15 Temmuz’da herkes sokaktaydı diye, darbe başarılı olamamıştı ya, şimdi de umuyorlar ki halkın yüzde doksan beşi evlerindeyken tıpış tıpış bir darbe yapabiliriz!
Akıl…
İzan…
Feraset…
Vicdan…
Bunlar bir insandan firar etmeye dursun, artık o kimseden başkasına hayır gelmez…
Kemal bey, ne düşünüyor bilemem, lakin bendenizin gördüğü şudur:
CHP’de, Canan Kaftancıoğlu ve Engin Özkoç gibi “kurmay partililer” olduğu sürece, ne iktidar yüzü görebilir, ne de siyaseten iflah olur.
O değil, FETÖ’cülerin hevesleri de kursaklarında kalacak!
Ne de güzel, “ortamın müsait” olduğuna iyiden iyiye inandırmışlardı kendilerini!
Sahi bunlar daha eskisi gibi rüya filan da görmüyorlar galiba…
Oysa hemen her hafta “kurtuluş çan’ları” bunlar için çalıyordu…
Canım sen de ciddiye alma ramazan hali, de geç işte diyeceğiz…
Fakat be mübarek ne Canan’ın ne de FETÖ’nün ramazanla bir ünsiyeti yok ki…
Anlaşılan şu sıralar Korona’nın altında inim inim inleyen Amerika’dan yine birileri bunların kulaklarına “iyi bir haber” üfledi!
Gezi öncesinde de…
17-25 Aralık darbe girişiminde de…
15 Temmuz’da da…
Hep aynısı olmuştu, önce kulaklarına “iyi haber” üflenmişti, ardından da alayında birden kayış kopmuştu.
FETÖ’ye de bu yakışır doğrusu…
Daha önce şeytanla ve teröristlerle aynı yatakta halvet olmuştu, şimdi de Korona’yla sarmaş dolaş…
Bakalım bu defa nasıl bir “piç” peydahlayacak?